AK Parti ve MHP'yi zaten ayrı tutuyoruz.
Lafımız CHP'lilere...
CHP içinde siyaseti samimi olarak yapan ve her daim parti içi demokrasiyi savunanları ayrı tutuyoruz elbette.
Kesinlikle genelleme yapmıyoruz.
O yüzden...
Lafımız özellikle "Ben bir yerlere geliyorsam her şey demokratik, ben gelemiyorsam her şey antidemokratik" diye düşünen CHP'lilere.
Hatta...
Hani şu, muhalefetteyken parti içi demokrasiyi ağızlarından düşürmeyip, yönetmeye geldiklerinde parti içi demokrasiyi ağızlarına bile almayanlara.
Şimdi...
Adaylar ön seçim ile belirlenirse:
-Aday adayları gücünü genel başkandan değil, partinin üye ve delegesinden alır...
-Hesabını genel başkandan önce, partinin üye ve delegesine verir.
-Genel başkanın emir eri değil, partilisinin emir eri olur.
-Genel merkezin istediklerini partililerine dayatma yerine, partililerin istediklerini genel merkeze dayatır.
Ve...
-Bir daha seçilmek adına genel başkanın gözüne girmek yerine, partililerin gözüne girmek için çaba harcar.
Adaylar ön seçimle belirlenirse:
-Hiç kimse kendisini partinin üzerinde göremez.
-Hiç kimse genel başkana başkasının adaylığı için ricada bulunamaz.
-Hiç kimse genel başkanla bir başkasının adaylığı için pazarlık yapamaz.
Ve...
-Hiç bir genel başkan, konumu ne olursa olsun, hiç kimseyle adaylık pazarlığı yapmaz.
Eğer adaylar ön seçimle belirlenirse...
-Bu şehirde siyaset yapanlar bu şehrin temsilcisi olur.
-Bu şehrin hassasiyetlerini bilenler bu şehir insanlarının sesi olur.
-Bu şehirde partilisine güvenenler aday adayı olma cesareti bulur.
Ve...
-Bu şehirde birilerinin kuyruğunda siyaset yaptıklarını zannedenlerin adaylığı ancak hayalden ibaret olur.
Eğer ki adaylar ön seçimle belirlenirse...
-Partinin yolunu bile bilmeyenler, aday adayı olmaya cesaret bile edemez.
-Hayatında Eskişehir'i görmemiş insanlar tepeden paraşütle inemez.
-Hamamyolundan bıraktığınızda Vilayet'i bulamayacak insanlar bu şehrin temsilcisi olamaz.
Ve...
-Seçimle gelen en kötü isim, atamayla gelen en iyi isimden şüphesiz daha iyi olur.
Sonuç olarak...
Adaylar ön seçimle belirlenirse...
-Ön seçimden çıkan isimler dimdik çıkar.
-Yolda yürüyüşü değişir.
-Aday adaylarının vereceği adaylık mücadelesi, partiyi canlandırır,dinamik kazandırır.
Ve...
-CHP'yi diğer partilerden ayıran en önemli özelliğin, adaylarını hakim huzurunda ön seçim ile belirlemek olduğunu cümle alem görmüş olur.
Tüm bunlara rağmen...
CHP, kendisini diğer partilerden özel ve demokrasi söylemlerini gerçek kılacak şekilde aday belirleme yöntemini ön seçim olarak belirlerse, ne ala...
Yok, belirlemez ve illa merkez yoklaması diye tutturursa...
Zaten o zaman tüm bu yazdıklarımızı da unutun gitsin...
*****************************

Maşallah dediğimiz bir ay bile yaşayamadı.


Bir önceki oturumda, Büyükşehir Belediye Meclisi'nde ulaşım ile ilgili konu oy birliği ile kabul edilmişti.
Halk otobüslerinin tamamının Belediye şirketine devredilmesi ile ilgili madde, AK Partililerin de oylarıyla karara bağlanmıştı.
Şaşırmıştık tabii...
Olası bir durum değildi bizim için.
Kaldı ki, büyükşehir belediye meclisi başladı başlayalı böylesine bir oy birliği görememiştik.
Bu durum bizde ister istemez "Galiba Mecliste yavaş yavaş uyum sağlanıyor" düşüncesi de doğurmuştu.
Olumlu bulmuştuk bu durumu.
"Sevindik" bile desek, yalan olmaz.
Ama gelin görün ki her şey o güne özelmiş.
Önceki gün yapıldı Büyükşehir Belediye Meclisi.
Red oyları, Veto'lar, yargıya gitmeler adeta havalarda uçuşmuş maddeler görüşülürken.
Ne AK Partililer CHP'lileri ikna edebilmiş, ne de CHP'li üyeler AK partilileri.
Güç gösterisinin tavan yaptığı bir meclis oturumu olmuş salonda.
Ne diyelim?
Maşallah dediğimiz bırakın üç ayı, bir ay bile yaşayamadı iyi mi?
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Davutoğlu kimleri dinleyecek?

AK parti 7 Aralık tarihinde il kongresi yapıyor.
İl Başkanlığı için tek isim var o da mevcut il başkanı Dündar Ünlü.
Çok olağanüstü bir durum olmadığı takdirde yeniden aday olacak ve güven tazeleyecek.
bir anlamda...
Atanmış il Başkanı olmaktan çıkıp, seçilmiş il başkanı olacak.
İl kongresinin diğer bir özelliği de, kongreye Başbakan ve Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun katılacak olması.
Davutoğlu, Damat olduğu şehre gelecek kongreye katılmak üzere.
Katıldığı kongrelerde olduğu gibi, Milletvekilleri, parti yöneticileri, Belediye Başkanları ve büyük ihtimalle, Belediye Başkan adaylarıyla da görüşecek.
Her görüştüğü isim kendisine bir şeyler söyleyecek.
Her dinlediği isimden bir kanaat elde edecek.
Kongreden ve Eskişehir'den ayrıldığında da, kafasında mutlaka Eskişehir ile ilgili bir tasarruf olacak.
Büyük ihtimalle de...
Bu tasarruf doğrultusunda önümüzdeki seçimin Eskişehir tablosu oluşacak.
B:akalım kimler Davutoğlu'nun gözüne girecek? Kimler Davutoğlu'nu ikna edecek?
Hatta...
Kimler Davutoğlu'na antipatik gelecek?
Hep birlikte göreceğiz galiba...