
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ÇOCUKLAR GİBİ ŞENDİLER...
CUMARTESİ GÜNÜ, Anemon Otel'de, Bölgesel Gönüllü Toplantısı yapıldı. Toplantıya, TEGV Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Cengiz SOLAKOĞLU, Genel Müdür Nurdan Şahin ve diğer ilgililer katıldı. Gönüllülerin, coşkusu görülmeye değerdi. Hepsi de çocuklar gibi şendi. Anakent Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. Yılmaz BÜYÜKERŞEN, toplantıda, gönüllülerden büyük alkış aldı.
Gönüllülük, herkesin yapacağı bir iş olmadığı gibi, harcı da değildir. Gönüllüler, herhangi bir karşılık, ya da çıkar beklemeksizin, bir işi yapmayı kendiliğinden üstlenirler. Gönüllüler, genellikle de, TEGV gibi sivil toplum örgütlerinde çalışırlar. Ancak birey olarak gönüllü, aktivitelerinde bulunan kişilerde vardır. Kavram olarak, kişinin özgür iradesiyle yakından ilgili olduğu için, bir gönüllünün yapmak istediği gönüllülük aktivitesini, bireysel mi yoksa grupsal mı yapacağı kendi hür iradesi ve tercihi ile ilgilidir.
Aslında gönüllülük, kutsal bir görevdir. Herhangi bir işe etki edebilmek, zaman vermek, sorumluluk almak ve bunu hiçbir ücret talep etmeden yapmak da herkesin yapacağı bir iş de değildir. Ayrıca herkes, gönüllü olamaz. Gönüllülük, bireylerin toplumsal sorumluluk anlayışıyla, çıkar gözetmeksizin, bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, kendi özgür iradeleriyle, bir sivil toplum kuruluşunun amacı doğrultusunda kullanmaları olarak tanımlanabilir. Toplumun, her zaman gönüllülerin desteğine ihtiyacı vardır.
Gönüllülük sayesinde, kendinizi toplum karşısında, "faydalı" hissetmenin hazzını yaşarsınız. Karşınızdaki kişinin, gülümsemesini görmenin ve bunda sizin de katkınız olduğunu bilmenin, hazzına, paha biçilmez. Çünkü insanı, değerli kılan sadece mezun olduğumuz okullar, sahip olduğu maddi zenginlik ve bulunduğu makamlar değil, aynı zamanda yaşadığımız toplum için, ürettiğimiz değerlerdir.
Ayrıca TEGV gönüllüleri, birer isimsiz kahramandır. Ayrıca TEGV gönüllüleri, kendi varlığında, yalnız kendi kendisine karşı sorumluluk taşıyan insanlar değildir. Onlar geleceğimiz olan nesillerin, şöyle veya böyle, şu veya bu vasıflarda olmasının, şu veya bu meziyetlerde yetiştirilmesinin de sorumluluğunu taşıyan insanlarımızdır.
TEGV Eğitim parklarında, görev alan gönüllülerde, "SEVGİ EĞİTİMİ" ön plandadır. Çünkü çocukları sevmeden, mesleğini sevmeden, insanları sevmeden insanlar yaptıkları işlerde başarılı olamazlar. O nedenle de sevgi eğitimi gereklidir. TEGV' de, çalışmalara katılan çocuklarımız, topluma yararlı, sorumluluklarını kavramış, doğayı seven, koruyan, güzeli gerçeği, doğruyu arayan bireyler olur. TEGV' de görev alan gönüllüler, toplumda yaratıcı, üretken, demokratik, bilimsel düşünebilen, hoşgörülü, çağdaş ve toplumsal bilinci kazanmış bireyler yetiştirmede, önemli görevler üstlendi. Başarılı da oldular.
TEGV ve gönüllülerinin, hedefi, çocuklarımızın; Cumhuriyet temel ilke ve değerlerine bağlı, akılcı, sağduyulu, özgüven sahibi, düşünen, sorgulayan, kendi iç yaratıcılığını harekete geçirebilen, barışçı, farklı düşünce ve inançlara saygılı, insan ilişkilerinde cinsiyet, ırk, din, dil farkı gözetmeyen bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunacak, okul dışı eğitim programları oluşturmak ve uygulamaktır.
TEGV' de, çocuklarımız bilgi ve beceri yönlerini tanırlar, bedensel, duygusal, düşünsel ve sosyal yeteneklerini kendisi ve toplum için, en uygun şekilde geliştirir, kendisi için gerekli ve yararlı donanımları kazanır, bireysel farklılıklarını görür, güçlü, sınırlı yönlerini anlar. Eğitim parklarındaki çeşitli aktiviteler ve yaşantılar içinde kendini keşfeder.
TEGV ve görev alan gönüllüler, sorumluluk, çalışkanlık, fedakârlık örnekleri sergilerler. Onlar cumhuriyetimizin, fikir taşıyıcıları, bütün vatan sathında, "ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCENİN" ışığı ve meşalesi ile çocuklarımıza, ışık ve bir yön oldular. Her türlü zorluğa rağmen, çalışma azimlerinde iradelerinden, hiçbir şey kaybetmediler. Cumartesi günkü toplantıda, o dost canlısı yüzlerinde, mütevekkil, insanlara yaraşan o dost canlısı yüzlerinde kutsal bir görevi yapmanın huzuru vardı.
Gönüllülerin, bir serencam-ı ömürlerinde, daha neler neler vardı kimbilir. İçlerinde taşıyorlardı. Anılarını sadece "gönül dostlarına" anlatıyorlardı. Dikkat ettik, içlerinde müthiş bir özgüven vardı. Fakat bunu, hiç belli etmediler. Biliyorlar ki mütevazilik onların ilkesiydi.
TEGV' in, Bölgesel Gönüllü Toplantısı, özelikle de gönüllerin sergiledikleri birliktelik ve coşku, kişi/kişilere ve kurum/kuruluşlara, örnek teşkil edecek niteliktedir. O nedenle de bu tür etkinliklere, tüm kurum kuruluşlar icraatlarına yer vermeli veya TEGV' e katkıda bulunmalıdır. Çünkü gelecek çocuklarımıza, onlar ise bize emanettir.
İYİ Kİ TEGV VAR...