Bir yerde okumuştum. Evin birinde  televizyon arıza yapmış, yapacak bir şey olmadığından televizyon tamircisini çağırmışlar..

Tamirci gelip televizyonun arkasını açmış ki, bir sürü ekmek kırıntısı... Arızaya bu ekmek kırıntılarının sebep olduğunu hemen anlamış tabii ki .
Bu işi kimin yaptığını anlamak çok da zor olmamış aile için. Bu işin tek sorumlusu evin dört yaşındaki yaramaz kızı.

Anne , tamircinin yanında yaramaz kızını yanına çağırmış, sinirlenmeden ,bağırıp çağırmadan güzellikle sormuş ..

- Evladım, bu ekmek kırıntılarını niçin televizyonun arkasına atıyorsun, bak tamirci amcan televizyonun bu yüzden bozulduğunu söylüyor.. Eğer bir daha bunu yaparsan televizyonumuz bozulur ve izleyemeyiz.. Hem o ekmek kırıntılarını neden oraya attın ki.. ?
-

Yaramaz çocuk öyle ibretlik bir cevap verir ki : Annesi hüngür hüngür ağlamaya başlar..

çocuk der ki :

Anneciğim, televizyonda açlıktan ölmek üzere olan Afrika’lı çocukları gördüm.. Bizim evimizde her şey var, her istediğimizi yiyebiliyoruz.. Fakat onların bir parça ekmeği bile yok.. Bende onları görünce televizyonun içine ekmek parçaları attım ki , en azından açlıktan ölmesinler …