Geçen hafta, İstikbal gazetesi' nin , " Vaat değil, proje yarıştırın " manşeti, adaylar ve seçmen tarafından dikkate alınacak mı bilinmez ama çağımızda toplumların, kentlerin ve kurum/kuruluşların zenginliği, bünyesindeki proje/projelerle eşdeğerdir. Hal böyle iken, meydanlara çıkan, ne siyasi parti liderleri, ne de belediye başkanları, proje/projelere ve kentlerin geleceğe yönelik, tek kelime söylemiyorlar. Oysa Eskişehir, "ÜRETEN veya "TÜKETEN" kent mi olacak, artık karar vermek zorundadır. Başkent Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. HABERAL' söylediği gibi " ÜRETMEZSEK, BAŞKALARINA MUHTAÇ OLURUZ."
Ülke ve Eskişehir, son yıllarda üreten değil, tüketen bir toplum olma yolunda hızla ilerliyor. Her geçen gün, ekonomik olarak kötü bir noktaya doğru sürükleniyor. Cari açık büyürken, iç ve dış borç artıyor. Esnaf ve sanatkârımız çok zor şartlarda geçinmeye çalışıyor. Son yıllarda, yapılan ekonomik hatalar nedeniyle, ülkemiz üretmeyen ve sadece tüketen bir toplum haline geldi.
Diğer yandan Eskişehir, şehircilik stratejilerinde, çok geç kaldı. Bu nedenle de çarpık kentleşme gündemden düşmedi. Ancak zararın neresinden dönersek kardır deyip, Yerel seçimlere katılacak olan Belediye Başkan Adayları, Eskişehir' in, geleceğe yönelik şehircilik stratejilerini ve vizyonunu açıklamak zorundadır. Bunu istemek ve tercih sebebi yapmak, her seçmenin hakkıdır. Bu nedenle de adaylar, bu alandaki düşüncelerini ve proje/projelerini, kamuoyu ile paylaşmak zorundadır
Belediye Başkan Adaylar, Eskişehir' i, "TEK MERKEZLİ" olmasında kararlı mı? Yoksa "ÇOK MERKEZLİ ve KESİMLİ" kent olarak mı düşünüyorlar? Veya Eskişehir'in geleceğini, "ÜRETEN" veya "TÜKETEN" kente mi ı görüyorlar; bunlara açıklık getirmelidirler. Çünkü Eskişehir, "çok merkezli ve kesimli", ve "Üreten" bir kent olmadığı sürece, ne şehircilik, ne de ekonomik sorunları ve işsizliğe, çözüm bulur, Bilakis var olan sorunlara, yenileri eklenir.
Aslında Eskişehir' in, geçmişinde üreten kente olması için önemli hedefler belirlenmişti. Özellikle de Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU, Eskişehir' deki gelişmelere, bölgecilik yerine, Türkiye merceği ile bakmış, ilk "ANADOLU SANAYİ "deyimini de o kullanmış, bugünkü Anadolu Kaplanları' nın da mimarı olmuştu. Eskişehir' i, "ORTA VE İÇANADOLU 'NUN TİCARET MERKEZİ" yapmayı da hedef olarak düşünmüştü. Ancak Rahmetli ZETİNOĞLU' ndan sonra gelen ESO ve ETO başkanları, bu hedeflere sahip çıkmadı. Belediye Başkan ve meclislerinin de "Tek Merkezli" kentte ısrar etmesi, yanlış şehircilik politikaları, Eskişehir'i tüketen kent haline getirdi.
Eskişehir' deki, fiziki, biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel ortamı, konumu, yetişmiş insan gücü, iki üniversitesi, OSB' si, tarım alanları, altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Eskişehir Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenleri ulaşabilirlik ve erişebilirlik imkânları ile her dönem dikkat çekmiştir.
Bunca imkâna rağmen, Eskişehir' i, yönetenler, Rahmetli ZETİNOĞLU, gibi makro düşünmedikleri ve kentte takım ruhu gerçekleştiremedikleri için de Eskişehir, bir türlü atılım yapamamış, sürekli de kan kaybetmiştir. Eskişehir, geçmişte ülkemizin, altıncı kenti iken, bugün geldiği nokta ortadadır.
İsteriz ki belediye başkan adayları, bu tabloyu değerlendirsinler, kısır çekişmeleri ve geçmişin hesabı da bir tarafa bıraksınlar, yapacakları hizmetleri ve gerçekleştirecekleri proje/projeleri seçmene anlatsınlar. Çünkü kısır çekişmelerin, vaat ve söylemlerin, özellikle de "ÜRETMEYEN" bir Eskişehir' in, insanımıza hiçbir faydası yoktur.
Eskişehir' deki Sosyo-politik gelişme sonucu, kamu yatırımları düştü. Ticaret ağırlık kazandı. Finansman ve girdi maliyetleri yükseldi. Kente verimlilik artışı sağlanamadı. Sonuçta da Eskişehir, bölgedeki etkinliğini kaybetti. Afyon, Kütahya gibi çevre illere verilen teşvikler ise yatırımları azalttı. Hatta Eskişehir'deki yatırımlar bile, bu illere kaydırıldı. Belediyelerin imar yanlışlıkları ise kenti tek merkezli kent haline getirdi.
Yerel seçimler, Eskişehir' in önündeki en önemli fırsattır. Seçmen, futbol takımı gibi parti tutmayı, duygusal davranmayı, bir tarafa bırakmalı, "ÜRETEN", en önemlisi de "ÇOK MERKEZLİ ve KESİMLİ" kent için, proje/projeler olan, adaylara yönelmelidir. Çünkü üretmeyen ve tek merkezli bir Eskişehir, sürekli kan kaybeder. Oysa Eskişehir, bu tabloya ne layık, ne de mahkûmdur. Eskişehir ' de, YAPILAMAYACAK İŞ DE YOKTUR" yeter ki takım ruhu içinde çalışan, makro düşünen, çok merkezli ve kesimli ve üretken kenti hedefleyen, adaylar iş başına getirilsin.
