Eskişehir' de, yıllardır başarıların ön plana getirilmesi,
başarısızlıkların ve sorunların da göz ardı edilmesi, kente büyük zarar verdi. Kentin yönetiminden sorumlu Kişi/kişiler, kente gelen her bakan ve lidere, Eskişehir' in, sorunları değil de, şehirdeki başarılı çalışmaları aktardı. Daha sonra da Eskişehir, merkezi idareden gerekli desteği alamadığı ve sorunlar da çözülemediği zaman, şikâyetlerin ardı arkası kesilmedi. Maalesef bu strateji, Eskişehir'e, büyük zarar verdi. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün, geçen hafta Eskişehir' i ziyaretinde, bu tabloyu bir kez daha yaşadık.
Bakana, ilgiler tarafından, ne aktarıldı veya neler söyledi bilinmez ama Sayın ERGÜN' ün, Eskişehir'in, sanayi altyapısına, dikkat çekmesi, "bütün illere örnek olacak bir durum" diyerek, Eskişehir'e, övgüler yağdırması, her Eskişehirlinin duymak istediği sözler. Ancak Bakanın, bu sözleri, aynı zamanda, kentin sorunları ve çözümünden sorumlu, ilgili kişi/kişilerin bir istekte bulunulmadıklarının veya sorunların aktarılmadığının da işareti oldu.
Elbette Eskişehir' in, sanayide geldiği nokta asla küçümsenemez. Ancak Eskişehir' de, işler, hiçte bakanın tanımladığı boyutta değildir. Eskişehir Sanayisinin, çok ciddi sorunları var. Özellikle de kentin ulaşabilirlik ve erişebilirlik imkânları, arzu edilen boyutta değildir. Özellikle de Eskişehir-Bilecik-Osmaneli-Bursa -Gemlik-Mudanya hattındaki demiryolu projesi yıllardır gündemde olmasına rağmen, bir türlü hayata geçirilemedi. Aslından Eskişehir, Mudanya demiryolu' nun, gerçekleştirilmesi, çevre ilerin de gündemindedir. Nitekim Konya Ovaları Projesi (KOP) la ilgili, ulaşım önerilerinde, "Eskişehir-Bursa-Gemlik/ Mudanya demiryolu yapılmalıdır." önerisi yer almıştı. Çevre yollarında durum ise ortadadır.
Açılış töreninde, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün; "Eskişehir yetenekli iki üniversiteye sahip, koltuğuna sığmayan, Türkiye'nin medarı iftiharı olan bir şehrimizdir." sözlerine katılmak isterdik. Maalesef Eskişehir' de, her iki üniversitemizle de Üniversite-kurum/kuruluşlar ve "ÜNİVERSİTE- SANAYİ" işbirliği, istenen boyutta değildir. Bu durumu, yıllarca da köşemizde ve sohbetlerde, gündeme getirdik ama bir arpa boyu yol alınamadı. Oysa bu işbirliğinin sağlanamamasından, her iki taraf da yakınıyor. Sanayi nitelikli elaman bulamadığından ve danışmanlık hizmeti alamadığından, Üniversitelerde, sanayicilerin ilgisizliğinden şikâyetçidir. Hâlbuki bu işbirliğinde, her iki tarafında büyük yararı var.
Sayın Ergün' ün, "Teknoparkların olması ve Ar-Ge faaliyetlerin yaygınlaşması, ilin rekabet gücünü günden güne artırıyor. " görüşüne de katılmak istedik. Ancak Eskişehir' deki, ne işletmelerimiz, ne de üniversitelerimiz bazındaki AR-GE çalışmaları, yeterli değildir. Bu tabloda, işletmeler ve üniversitelerimiz kadar, siyasi otoritenin de sorumluluğu var. Bu durumun da Eskişehir deki ilgiller tarafından, Bakanın kedisine, Eskişehir' in, Ar-Ge ve Teknoparklarla ilgili merkezi idareden beklentilerini, en azından sözle aktarılmasını beklerdik.
Yine 5350 Sayılı Kanun'la daha önce 36 ilde uygulanmakta olan 5084 sayılı yasanın kapsamı genişletilerek, Eskişehir' in, komşu ileri teşvik kapsamına alınırken, Eskişehir, ilgililerin yanlış politikaları ve stratejileri sayesinde, bu kapsamın dışında tutuldu. Hatta bu durum, ilgiler tarafından şikâyet konusu da yapıldı. Her nedense, bu haksızlık karşısında bakana tek söz söylenmedi. Oysa en azından, bu teşvikin bölge değil de sektör bazda verilmesi kendisine pekâlâ söylenebilirdi. Çünkü Eskişehir' de, pek çok KOBİ güç durumdadır.
Nitekim Eskişehir' de, KOBİ'lerin, teknoloji, pazarlama, planlama, finansman gibi alanlarda ciddi. sorunları vardır. Bu alanlardaki sorunlar üzerinde, Bakana bilgi verildi mi bilinmez ama KOBİ'ler, finansman yetersizlikleri nedeniyle, gelişmiş teknolojilere sahip olamamakta, eski teknoloji ile çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Bu da ürettikleri malın kalitesine olumsuz yansımaktadır. Kalitesiz üretim, KOBİ'lerin satış gücünü, dolayısıyla büyük işletmelerle rekabet gücünü engellemektedir. Bu sorunların ortan kalkmasında da merkezi idareye, önemli görevler düştüğünden, bu durumun, bakana hatırlatılması gerekirdi.
Eskişehir' de, kentin yönetiminden sorumlu kişi/kişiler, özellikle de Belediyeler, Valilik, ESO ve ETO, Pati il teşkilatları ve sivil toplum örgütleri hatta vatandaşlar, hem kent, hem de görevli oldukları alanlarla ilgili sorunları, merkezi idarede görevli bürokrat, Bakan ve Başbakanla paylaşmak zorundadır. Ayrıca iyi bir yönetici başarı ve başarısızlıkları, paylaşan yöneticidir. Bu paylaşama, somut verilerle yapılmalı, hatta sorunlarla ilgili dosya hazırlanarak, ilgili bürokrat, bakan ve başbakana verilmelidir. Çünkü Eskişehir' in, sorunlarının çözümü, çözümden sorumlu kişi/kişilere, iletilmesi ile orantılıdır. Hala bu gerçeği göremeyen veya gözetmeyen, yöneticiler varsa ne denebilir ki?