Şehrin göbeğinde, tarihi bir bina var.

Tepebaşı Belediyesi, yıllarca hizmet binası olarak kullandı bu binayı.

Konumu itibariyle, tarihi kadar da değerli bir yapı!

Tepebaşı Belediyesi ayrılınca, özel sektör eliyle otele dönüştürüldü.

çokta iyi edildi.

Turizm kenti olan Eskişehir’in konaklama meselesini de bu tür girişimlerle çözmesi gerekiyor.

Büyükşehir Belediyesi zaten bu eksikliğin farkında!

Yeni konaklama alanlarının oluşması için elinden geleni yapıyor.

Bu binayı da kendisine bağlı bir konukevi haline getirerekte, şehrin turizminde önemli bir iş yapmışa benziyor.

+++

öyle ki;

Geçtiğimiz günlerde adı “Porsuk konuk Evi” olarak değişen binanın sorumlusu Suat Uzan ile karşılaştık.

Kısa bir sohbet etme imkânı da bulduk.

Konukevi’nin şu an için tam kapasite olarak çalıştığını söyledi.

Hatta öylesine bir doluluk yaşanıyormuş ki;

“Taleplere yetişmekte zaman zaman zorlanıyoruz” dedi.

+++

Personeli, kurulmuş sistemi, işleyişi ile doğru işler yapılmış yani Konuk Evi’nde.

Tam da her şey Eskişehir’in konaklama sorununun çözümüne yönelik olmuş.

Ve artık gerek yurt dışı, gerekse yurt içi turizmde Eskişehir’e gelmek isteyenlerin ilk adresi haline gelen bir işletme ortaya çıkmış.

Kısacası;

Yaptığı her işte kaliteyi öncelik edinen Büyükşehir Belediyesi, konukların ağırlanması meselesinde de yine kalitesini ortaya koymuş.

Yani istenince, doğru işler yapılınca ve doğru kişilerce yönetilince her şey sözünü ettiğimiz üst düzey kaliteye geliyor.

Konuk Evi’ni tercih eden ziyaretçiler de, bir daha gelmek için Eskişehir’den ayrılıyor.

Kutluyoruz…

BöYLE DEMİRYOLU BAŞKENTİ Mİ OLUR?

Gar’lar kentlerin vitrinidir.

Trenden indiğiniz zaman, nasıl bir şehre geldiğinize dair ilk izlenimi oralarda edinirsiniz.

Ancak, bizim şehrimiz ile şehrimizin garı tam anlamıyla bir çelişki oluşturmuş durumda.

öyle ki;

Yerin altında 3-5 bilet satış gişesi, 3-5 tane bank tamam.

Eskişehir’e trenle indiğinizde, bir kasabaya mı çıkıyorsunuz yoksa bir Büyükşehir’e mi çıkıyorsunuz belli değil!

Karşısında ardiyeler, eski fabrikalar, terk edilmiş şantiyeler, insan yaşamına dair en ufak bir iz yok.

Herhangi bir toplu taşıma aracı geçiyor mu geçmiyor mu belli değil!

Eminim ki, İstanbul, İzmir, Ankara gibi kentlerdeki metro istasyonları dahi Eskişehir’in istasyonundan daha büyüktür!

+++

İstasyonun yeni düzeni eğer böyle gidecekse, yıllardır her yerde afişleri olan şu yeni istasyon binamızın gündeme gelme zamanı gelmedi mi?

çünkü mevcut düzen gerçekten de Eskişehir gibi, demiryolunun merkezi konumundaki şehre yakışmıyor.

“Ankara’daki uzay üssü gibi yapılan İstasyon binasından sonra Eskişehir’de inenler acaba ne düşünüyordur” diye sormadan edemiyorum.

Oysa;

Sözde yıllarca tartışmadık mı biz bu şehirde?

“Yeni istasyon binası nereye yapılacak?” diye.

Yok Enveriye’ye taşınsın, yok yerinde kalsın...

Sonuç istasyon binasız, peronlara talim Eskişehir!

Demiryolunun başkenti dediğimiz kente hiçte yakışmayan bir Eskişehir Gar’ı…