1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Emine Hanım'ı bile nasıl rencide ettiler...

Seçimler bitti,AKP Eskişehir'de yenilgiye uğradı ya...
Bu yenilgi sonrası, seçim süreci boyunca yaşanan hikâyeler de ağızlardan dökülmeye başladı.
Anlatılan hikayelerden biri çok ilginç:
Emine Nur Günay Başbakan Davutoğlu'nun Ekonomi Başdanışmanıydı.
Eşinin de okul arkadaşı.
Eskişehir'den 3 ncü sıraya koydular kendisini.
-"Her defasında 3 çıkartıyoruz. Bu defa 4 çıkacak" dediler sürekli.
Emine Nur Günay aday olduktan sonra geldi Eskişehir'e.
Siyaset bilgisi haliyle yok.
Zaten son derece naif ve iyi niyetli hali, siyaset yapmasına da müsait değil.
Ne derlerse yapmaya başladı seçim sürecinde.
Parti içine sempati de toplamaya başladı.
Ancak...
O'nu bile bezdirmişler iyi mi Eskişehir'de.
Anlatılanlara bakılırsa seçimlere birkaç gün kala, Eskişehir'in yakın bir ilçesinin Belediye Başkanı haber göndermiş "İlçeden kadınları getireceğim. Bize kahvaltı versin" diye.
Ne yapsın? "Peki" demiş kadın.
Talimat vermiş "175 kişilik kahvaltı düzenlensin" diye.
Belediye başkanı bir gelmiş ki, neredeyse 300 kadınla.
Bakmış kahvaltı 175 kişilik, başlamış bağırıp çağırmaya.
Biraz sonra...
-"kahvaltı olmaz öğlen yemeği olsun" demeye.
Restaurant'ın görevlisi "bize Emine Hanım tarafından verilen sayı bu" dediyse de durmamış belediye Başkanı.
-"Bir daha da kimseyi getirmem" falan deyip, bir yandan da görevliye çemkirirken, biri çekmiş Belediye başkanını kenara.
-"Sen bu görevliye bağırıp çağırıyorsun ama, biliyor musun o Sare hanımın akrabası olur" deyince ne yapacağını şaşırmış belediye Başkanı.
Öyle bir dönüş yapmış ki sormayın gitsin.
Az önce bağırıp çağıran başkan süt dökmüş kediye dönüvermiş.
Anlatılan bu.
Ve bu anlatılan hikayenin ardından söylenen ise "Eskişehir'de Emine hanımı bile rencide ettiler" sözü...
Diğer anlatılan hikayeler gibi bu hikayenin sonunda da "Biz seçim sürecinde nelere şahit olduk nelere!" söylemi...

*************************************

Erdoğan Üniversiteye gitmeyince...

Hatırlarsınız...
Osmangazi Üniversitesi'nde, bundan üç ay önce senato bir karar almıştı.
Karar: Cumhurbaşkanı Erdoğan'a fahri doktora unvanı verilmesine yönelikti.
Bütün Eskişehir 7 Haziran seçimine kilitlenirken, meğer Osmangazi Üniversitesi Erdoğan'ın Eskişehir'e geliş tarihi olan 5 Haziran'a kilitlenmiş.
-"Acaba fahri doktorasını almaya gelecek mi?" diye Üniversite içinde toto oynanmaya başlanmış.
Gelebilir ihtimaline karşı alal acele Yoğun bakım servisi ve Otel açılışı hazır bekletilmiş.
Tüm bunlar, Ağustos ayında yapılacak olan rektörlük seçimiyle ilgiliymiş elbette.
Ancak...
Eskişehir'e gelen Erdoğan, Üniversiteye gitmeyince moraller altüst olmuş.
Hele bir de seçim sonuçlarında gemi karaya oturunca, moral falan sıfırlanmış...

***********************************

Erken bir seçimi,seçilmiş hiçbir milletvekili istmez...

CHP'den birinci sıra Milletvekili adayı seçilen Gaye Usluer'e soruyoruz:

-"Erken seçim olur mu?" diye.
Cevap veriyor:
-"Ben Ülkenin hükümetsiz kalacağına inanmıyorum" diyor.
"Bunun böyle olmasını, canınız böyle istediği için mi söylüyorsunuz? Eğer erken seçim olursa, milletvekilliğiniz 45 gün sürecek. Belki yeniden aday gösterilmeyeceksiniz? Milletvekilliğinden emekli de olamayacaksınız. Aday gösterilseniz bile, bu güne kadar yaptığınız çalışmayı sıfırdan ve yeniden yapmak durumunda kalacaksınız" diyoruz...
Yine cevap veriyor Gaye Usluer:
-"Samimi olmak gerekirse, erken bir seçim olmasını ne ben ne de benim gibi seçilen 550 milletvekili istemez. Yeniden aynı seçim çalışmasını yapmayı, gerçekçi olmak gerekirse kimse kolay kabullenmez. Ancak, eğer ülke menfaati erken seçimi zorunlu kılarsa, yapılacak da pek bir şey yok. Zira, kişi menfaatleri her zaman ülke menfaatlerinin üzerinde gelir"
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Seçim sonuçları karnedir...

AK partinin 2003 seçimlerinde Eskişehir'de ilk milletvekillerinden biri olan Fahri Keskin ile konuşuyoruz.
Seçim sonuçlarını soruyoruz haliyle...
-"Seçim sonuçları bir karnedir" diyor.
Ardından da...
-"Sınavlar kötü geçmiş olmalı ki, karne de kötü geldi" diye ekliyor.
Ne kadar kötü olduğunu soruyoruz karnenin?
-"Küçük bir İzmir yaratılmış kadar" diye anlamlı bir mesaj veriyor Fahri Keskin.
Hemen ardından da "Biz 2004 seçimlerinde sadece Büyükşehir'i 9 bin oyla kaybettik. O günden bu yana her seçim bir belediye kaybedildi. En son Milletvekili seçimi buna eklendi. Demek ki bu süreç kötü bir süreç" diyor.
-"Peki, ne olacak?" diye soruyoruz bu defa...
Cevabı kısa ve net oluyor:
-"Aslında çok basit. Eskişehir'in kaderini Eskişehirliler çizsin. Kendi insanlarımız çizsin" diyerek tamamlıyor sözlerini.

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi