4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

EROZYONLA MÜCADELE HAFTASI

Eskişehir' de, TEMA Vakfı Eskişehir Temsilciliği gönüllüleri ve Yavru ve Minik Tema Okulları işbirliği ile Erozyonla Mücadele Haftası, Kapsamında, Cuma günü, "Sessiz Toprağa Saygı Yürüyüşü" yaptı.
Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA), 11 Eylül 1992 tarihinde, Sayın Hayrettin Karaca ve A. Nihat Gökyiğit tarafından, Türkiye'nin, geleceğini tehdit eden erozyon ve çölleşme tehlikesine karşı, toplumsal duyarlılığı arttırmak ve bu mücadelenin, devlet politikası haline gelmesini sağlamak için kuruldu.
TEMA' nın, hedefi öncelikle ulusumuza, onun temsilcilerine, siyasal partilere ve hükümetlere, resmi ve özel kuruluşlara, eğitim kurumlarına, basın yayın organlarına, toprak erozyonunun nedenlerini, vahim sonuçlarını ve ülkemizin, çöl olma tehlikesini anlatmaktır. TEMA bu hedef doğrultusunda, siyasi güçleri, doğal varlıkların yok edilmesi ve erozyon sorununa çare bulmadan iktidar olamayacaklarına inandırma çabasındadır. Bu nedenle erozyon sorununa karşı, duyarlı, bilinçli ve etkin bir kamuoyu oluşturmaya çalıştırmaktadır.
TEMA Vakfı, Erozyonla Mücadele Haftası kapsamında, TEMA Vakfı temsilcileri ve gönüllü sorumluları tarafından, ülke genelinde, Toprağa Saygı Yürüyüşleri düzenlendi. Hafta boyunca, Erozyonla mücadelede gönüllü faaliyetlerinin, önemi vurgulanarak, verimli topraklar, yaşam veren su ve temiz bir hava için, gönüllü olun çağrısı yapılacak.
TEMA gönüllülerinin, hepsi birer isimsiz kahramandır. Çünkü "GÖNÜLLÜ OLMAK" herkesin, harcı değildir. Çünkü gönüllülük, bir yaşam biçimidir. Toplumsal projelere, karşılıksız katılmaktır. Herkes gönüllü olamaz. Çünkü gönüllüler, kendi kendisini motive etme yeteneğine sahip, başarmayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı, ilke edinmiş, iyi ve doğru olduğuna inandığı, bir amaç uğruna çalışan, emeğinin karşılığını, 'geleceği yakalayarak' alacağını bilen, nitelikleri olan, insanlarımızdır.
TEMA' ya, Türk insanı, sahip çıkmalı, imkânları ölçüsünde de her türlü fedakârlığı yapmalıdır. Çünkü Türkiye'de, erozyonla kaybedilen yıllık toprak miktarının 1.1- 1.4 milyar ton arasındadır. Bunun da 500-550 milyon tonunun tarım topraklarında, meydana gelmektedir. Ayrıca Türkiye'de, bir yılda 1 kilometrekare alandan taşınan ortalama toprak miktarı 600 tondur. Hatta bu miktarın, bazı araştırıcılara göre, 820 ton civarındadır.
Oysa dünya ortalaması için, bu değer yılda 368 ton, Avrupa için, yılda 90 tondur. Buna göre ülkemizde, erozyonla toprak kaybı miktarı, yaklaşık olarak dünya ortalamasının 2, Avrupa ortalamasının ise 7-8 katıdır.
Türkiye, topraklarının, yüzde 86'sında erozyonun cereyan ettiğini, bu oranın yaklaşık, yüzde 58'ini şiddetli ve çok şiddetli erozyonu oluşturuyor. Bunun anlamı, ülkemizdeki toprakların, yüzde 58'inde toprağa can veren üst toprağın hepsi, alt toprağın da yüzde 25-50'si tamamen taşınmış durumdadır.
Türkiye'de, her yıl tarım alanlarından, 500 milyon ton, tüm ülke yüzeyinden 1.4 milyar ton verimli üst toprağın, erozyonla kaybedildiğini, bu toprakların, 25 santimetre kalınlığında, yaklaşık 400 bin hektar genişliğinde, bir araziye eşdeğerdir.
Ülkemizde, 'Bitki örtüsü ve özellikle ormanlarımızın tahribi sonucu, toprak erozyonuyla, her yıl 1 milyar 400 milyon ton toprağımız, ya göllere ya denizlere taşınarak, ya da barajlarımızı doldurarak yitiriliyor. Bu her biri, 20 tonluk 70 milyon kamyon toprak demektir. Bu toprakların, 10 metre yükseklik ve 6 metre genişliği olacak biçimde yığılmasıyla, 11 bin 200 kilometre bir duvar, bir sur oluşturulabilir. Bu uzunluk Edirne-Kars karayolunun yaklaşık 6.5 mislidir.
Türkiye'de, akarsularla birlikte alandan taşınan toprak, ABD'nin, 7, Avrupa'nın, 17 ve Afrika'nın, 22 katı daha fazla düzeydedir. Erozyonla, Fırat Nehri yılda 108 milyon ton, Yeşilırmak, 55 milyon ton toprak taşımaktadır. Oysa Toprak, üretilemeyen bir kaynaktır. 1 santimetre verimli toprak, ortalama 500 yılda oluşur. 40 santimetre toprağın oluşması ise ortalama 20 bin yıl sürer.
TEMA Vakfı Eskişehir Temsilciliği, Sayın Dr. Halil GÜNGÖR ve gönüllüleri, sorumluluk anlayışıyla, çıkar gözetmeksizin bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, özgür iradeleriyle, TEMA' nın, amacı doğrultusunda kullanarak, erozyon ve ağaçlandırma alının da örnek çalışmalar sergiliyorlar. Ülke olarak, TEMA Vakfı ve gönüllerine, çok şey borçluyuz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi