
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
ES-ES VERGİ BORÇLARINDAN KURTULAMAZ MI?
Anadolu Üniversitesi'nin müthiş bir geliri var.
Açıköğretim Fakültesi sağ olsun adeta para basıyor.
Üniversiteye kalan paranın yıllık 600 Milyona yakın olduğu ifade ediliyor.
Elbette bu para devletin!
Anadolu Üniversitesi her ne kadar özerk bir yapıda yönetilse de, bir kamu kurumu...
Devletin ilgili organlarına bağlı...
Bu yüzden de ekonomisi daha çok devleti ilgilendiriyor.
Devlet bütçeden üniversiteler için sürekli para ayırıyor.
Fakat Anadolu Üniversitesi farklı!
Üniversiteye bırakın yeni bütçe ayırmayı, üniversite kendi elde ettiği gelirle kendisini uzun yıllar idame ettirebilir.
O derece güçlü bir ekonomik yapıya sahip!
+++
Fakat ne yazık ki, Anadolu Üniversitesi kendisini büyütüp, geliştirecek projeler üretmekte biraz geri kalıyor.
Yeni projeler ortaya çıkmayınca da, devlet yukarıda bahsettiğimiz parayı üniversiteden alıp kendi bütçesine dahil ediyor.
Bunun yakın geçmişte örnekleri var.
Maliye Bakanlığı Anadolu Üniversitesi'nin bu denli büyük meblağdaki parasını "Bu parayı harcayacak projeniz ya da yatırımınız yok!" diyerek kendi kasasına koydu.
+++
Durum böyle olunca bizim ahali "O zaman proje yapalım üniversitenin parasını şehirde bırakalım" dedi.
Bunun içinde Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı aracı olarak kullanıldı.
Ve bu sayede yeni stadyumun parası olan 130 Milyon TL üniversite bütçesinden alınarak, TOKİ'ye devredildi.
Böylece Eskişehir hem yeni bir stadyuma kavuştu, hem de yapılacak olan kent meydanına...
Bir taşla tam anlamıyla iki kuş vuruldu.
+++
Durum böyle olunca, üniversitenin bu parasının şehirde kalabileceği ortaya çıktı.
Bu yüzden de, ne zaman şehrin paraya ihtiyacı olsa gözler artık Anadolu Üniversitesi'ne çevrilir oldu.
Çünkü artık üniversitenin kentteki olası oluşumlara bütçesini aktarmasının yasal zeminin olduğu gözlendi.
Bahsettiğimiz gibi Türk Dünyası Ajansı bunun bir örneğiydi.
+++
Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehirspor içinde önemli bir avantaj sağladı.
Formanın kol kısmında yer alan logo için Eskişehirspor'a önemli paralar sağlandı.
Elbette bu paranın miktarını ve boyutunu bizler biliyoruz.
Sağlanan katkı az buz değil yani!
Öyleyse, 'bu formül kullanılarak başka adımlar atılabilir' fikri hemen herkesin aklında kolayca oluşmaya başladı.
+++
Eskişehirspor'un mali durumunu konuştuğumuz bir ortamda, bir dostumuz bu konuyu açtı.
Dostumuz, "Devletin oluşturduğu bir ajans aracılığı ile devletin parası yani Anadolu Üniversitesi'nin parası bir başka devlet kurumuna yani TOKİ'ye aktarılıyor.
Bu durumda devlet bir hizmet yaparken zaten kendi parası olan bir bütçeyi, sağ cebinden çıkarıp sol cebine koyabiliyor.
Hem devletin zararı oluşmuyor, hem de bu sayede bir şehir stadyum ve meydan gibi önemli bir hizmetin sahibi olabiliyor.
Pekiyi, bu formül Eskişehirspor'u vergi borçları için hayata geçirilemez mi?" diye sordu.
'Nasıl yani?' diye konuyu sürüklediğimizde ise dostumuz şunları söyledi;
"Eskişehirspor'un 42 milyona yakın vergi borcu var.
Bugünkü borcun büyük kısmını vergi borçları oluşturuyor.
Öyleyse hazır Türk Dünyası Vakfı varken A.Ü.'nün bütçeden bu borç miktarı kadar para alınıp, Maliye Bakanlığı'na borçlar karşılığı aktarılamaz mı?
Bu yapılırsa tıpkı stadyum gibi bir durum ortaya çıkar.
Devlet A.Ü.'deki kendi parasını alır, Maliye Bakanlığı'ndaki kendi bütçesine aktarır.
Arada Eskişehirspor vergi borçlarından kurtulmuş olur!"
+++
Dostumuzun bu söyledikleri ne kadar hayata geçirebilir bilinmez.
Ancak stadyum örneği gibi bir örnekte önümüzde dururken, olmayacak bir iş değil gibi geldi bize.
Elbette bunun için tarafların bir araya gelmesi gerek.
Yoğun bir de görüşme trafiği sağlanmalı.
İlgili bakanlıklar ve elbette Anadolu Üniversitesi de bu işe önce olur vermeli.
Kısacası;
Olmayacak bir iş değil!
Olursa da kimsenin itiraz edeceği bir ortam da oluşmaz.
Öyle değil mi?