
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ESKİŞEHİR TÜKETİCİ KENT OLUYOR
Ülkemizde, Yerli ve uluslararası sermaye, perakendeciliğe soyundu. 140 milyar dolar olarak hesaplanan Türkiye perakende piyasası, büyük sermayenin iştahını kabartmış durumda. Süpermarketler ve hipermarketler giderek yaygınlaşıyor. Eskişehir'e yapılan ve yapılacağı söylenen, milyon dolarlık süper marketler de start aldı. Eskişehir'e, gelecek ve mevcut süpermarketler, kente yararı yanında, bazı tedbirler alınmaz ise zararının da dokunacağı ortada.
Eskişehir'de, her geçen gün sayıları artan süper marketlerin, özellikle bakkal ve manav başta olmak üzere, küçük esnafı bitirme noktasına getirdi. Hükümete yük olmayan, katma değer sağlayan esnaf kesimi, süper marketlerin, kent merkezinde açılmasından dolayı, son derece zor durumdadır. Tüm çaba ve girişimlere rağmen, kent merkezinde süper marketler açılmaya devam ediyor. İlgili kurumlar maalesef izin verilmemesi gereken yerlerde, süper marketlerin açılmasına onay veriyor. Kent ekonomisine katkıları yok. Çünkü bu marketler, Eskişehir' de sıcak para kazanıp, merkezlerinin bulunduğu yerlere götürüyorlar.
Nitekim Real Hipermarketleri'nin Genel Müdürü Ulf Groth, ekonomik potansiyeli nedeniyle Türkiye'de yatırımlarına hız verdiklerini ifade ettikten sonra, " İşler ne kadar hızlı ilerlerse o kadar çabuk mağaza açıyoruz" dedi. Türkiye'de perakende sektörünün büyüklüğünün 140 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini kaydeden Groth, ancak sektörde kayıt dışılığın da çok yüksek olduğunu ifade etmesi dikkat çekicidir.
Dikkat ediyoruz, Yabancı ortaklı süper marketlerde, sürekli yabancı menşeli mallar artıyor. Türk malları ise her geçen gün azalıyor. Aynı tablo, yiyecek, sebze ve meyvelerde de mevcut. Son yıllarda ise, yabancı sermaye, süper marketleri sevdi.
Velhasıl üreten değil, tüketen bir toplum olma yolunda hızla ilerliyoruz.
Bu kötü gidişe dur demek için, Hipermarketler kanun tasarısında veya kamuoyunda 'Büyük Marketler Yasası' olarak bilinen yasal düzenlemede, esnaf ve sanatkârlar, büyük marketler, tedarikçiler, üretici sanayiciler ve tüketicileri dikkate alınacak mı bilinmez ama esnaf ve sanatkâr ve tüketicilerimizi korumak zorundayız. Çünkü yabancı hipermarketlerle değil, ülke için büyük istihdam ve katma değer sağlayan marketler ve onlara mal veren tedarikçilerle, yani üretici sanayicilerle, üretici bir toplum olabiliriz. Ülkemizde üreticiyi ve tüketiciyi korumak, ekonomik ve ticari katma değer üretmeyi, istihdamı artırmayı ve işsizliği azaltmayı, hedef almak, siyasi iktidarlar için bir görev olduğu kadar bir ödevdir
Yine yabancı sermaye, devletin ve özel sektörün çıkardığı bonoları satın alıyor. Bunu tercih etmelerinin en önemli sebebi ise faizlerinin yüksek olmasıdır. Aslında bu tür yabancı sermayenin, ülkemiz için zararlı olduğunu siyasi otorite de biliyor ama cari açığı kapatabilmek için, bu tür yabancı sermaye girişine de, olumlu bakmak zorunda kalıyor.
Türkiye'ye gelen yabancı sermaye, kesinlikle yeni bir yatırım yapmıyor. Babadan kalma veya insanımız tarafından gerçekleştirilen, fabrikaları satın alıyor. Böylece de sektörde, iç pazarı ele geçirirken, insanımızın, global pazarlarda kendilerine rakip olmalarını da engelliyorlar. Bir taşla da, iki kuş vurmuş oluyorlar.
Eskişehir'e önümüzdeki yıllarda, üretime yönelik yabancı sermaye ve yatırımcı gelir mi veya gelmez mi bilinmez ama yılardır, bu alandaki söylem ve vaatler, hep gündemde oldu. Ancak arzu edilen yabancı yatırım ise bir türlü gelmedi. .
Hâlbuki yabancı sermaye için, Eskişehir cazip bir kent olabilir. Eskişehir'de dünya standardında rezerve sahip madenler var, bunlar pekâlâ yabancılarla birlikte, çıkartılabilir veya sanayinin motoru haline getirilebilir.
Eskişehir'de hassas mekanik alanında da, ciddi alt yapı bilgi birikimi ve yetişmiş insan gücü var. Bu alanda da, yabancı sermaye ile birlikte makro projeler hayata geçirilebilir Öte yandan Anakent ve alt belediyelerin, süpermarketlerle ilgili ne planları var; ne de stratejileri mevcut. Her isteyen, istediği yere süpermarket yapabiliyor. Hatta kentin en iyi yerleri, bu iş için adeta altın tepsi de sunuluyor. Esnaf zarar görecek, şehircik adına sorun getirecek ilgilerin umurunda değil.
Eskişehir' de ilgililer, üretime değil, tüketime yönelik, yabancı sermayeyi teşvik ediliyorlar. Oysa kente gelen yabacı menşeli süpermarketler, Eskişehir' deki, bu politika ve stratejilerle, tedbir alınmaz ise, sosyal, kültürel, ekonomik, en önemlisi de, şehircilik, sanayileşme ve istihdam açısından, ciddi sorunlar getirecektir. Bu duruma, önümüzdeki yıllarda, hep birlikte tanık olacağız.