Kasım ayı içinde, bir işadamımız, AFYONKARAHİSAR İli içinde Termal tesisi veya tatil köyü yapmak için yer aradı. Bu geziye, bizde katıldık. İlgililer, ciddi ilgi gösterdi ve termal bölgelerini de gezdirdiler. Afyonun büyük bir bölümünde, sıcak su var. Özellikle de Gazlıgöl, Sandıklı-Hüdai, Ömer-Gecek ve Bolvadin-Heybeli Termal Turizm Merkezleri Termal Turizmi ve yatırımları için önemli yerler.
AFYONKARAHİSAR, termal turizmi için, her türlü imkân ve olanaklarını seferber etmiş, yatırımcılar içinde her türlü kolaylığı gösteriyor. Son yıllarda, bu alana ciddi yatırımlar yapılmış, sürekli de yapılmaktadır. Ancak ilin termal turizm bölgelerine yönelik bir mastır planının olmayışı, ağaçlandırma çalışmalarına gerekli özenin gösterilmeyişi, gelecekte bu alanda ciddi sıkıntılara yaratacaktır.
Her türlü olumsuzluğa rağmen, komşu iller olan AFYONKARAHİSAR ve KÜTAHYA termal turizmi ciddi ivme kazandı. Eskişehir ise aynı imkânlara sahip olmasına ve hidroterapi merkezinin sürekli gündemde tutmasına rağmen, bir adım yol gidemedi. Son yıllarda gündeme gelen KIZILİNLER bölgesinde, aranan suyun istenilen debi ve sıcaklıkta çıkmasıyla umutlandık ama bugüne kadar, her şey sözde kaldı. Hatta yapılan uygulamalarla kafalar karıştı.
Sayın ÇALIŞICI döneminde, KIZILİNLER mevkii, 08.12.2006 tarih ve 26370 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 20.11.2006 tarih ve 11264 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla Termal Turizm Merkezi olarak ilan edilmişti. Valimiz Sayın KILIÇLAR' da, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca turizm bölgesi ilanını müteakip altı yapı çalışmalarının sürdürüleceğini söylemesi ise zihinlerde soru işareti yarattı.
Elbette KIZILİNLER Termal Turizm Merkezi ile ilgili proje/projeler ve vaatler bugüne kadar, niçin gerçekleşmedi, en iyi ilgililer bilir ama bugünkü tablo, hiçte hayra alamet değildir. Çünkü Kızılinler Köyünde, gözle görülür, elle tutulur bir gelişme yok.
KIZILİNLER' deki termal bölgesinde, hazineye, şahıslara ve ormana ait araziler mevcut olduğu, arazilerin Kültür ve Turizm Bakanlığı'na tahsisine ve altyapı eksikliklerinin tamamlanmasına çalışıldığı söyleniyor. Hatta Avrupa'daki gibi, sıcak sudan sağlık turizminde faydalanabilmek için, burada termal bölge yapmayı hedeflendiği de vurgulanıyor. Bunlar çok güzel öneri, vaat ve söylemlerdir. Ancak ne yapılması gerekli ise bir an önce yapılmalıdır. Çünkü Eskişehir' de, Termal Turizmine yatırım yapacak olan insanlarımız bile başka illerde girişimlerde bulunuyorlar.
KIZILİNLER Bölgesi, Termal Turizme açılacaksa, gelişmelerin hızını ve niteliğini doğru yönlendirmek için bir an önce "MASTIR PLAN" yapılmalıdır. Bölge için yapılacak bir mastır plan, hem bölge, hem de bölge dışından gelecek yatırımcılar için rehber olacaktır.
Eskişehir' in, doğru planlama ve tanıtımla, termalde dünyada ve ülke bazında marka olma şansı var. Ayrıca da Eskişehir' i, yerli ve yabancı yatırımcılar için cazip hale getirmek içinde her kesim elini taşın altına koymalıdır. Ancak bu noktada ulaşım başta olmak üzere altyapı yatırımlarının tamamlanması ve tanıtıma büyük önem verilmesi gerekir.
Eskişehir termal bölgelerinde, ciddi fizibilite çalışmaları yapılmalı, suların nitelik ve nicelikleri belirlenmeli, Termal kaynakların boşalım debilerini, kuyuların pompasız ve pompalı olarak emniyetli üretim debileri ile maksimum-minimum üretim debilerini kuyu testleri ve ölçümlerle, tespit edilmelidir.
Özellikle son yıllarda, ülkemizde termal tedavi konusu üzerinde durarak, bu doğal şifa kaynaklarından, yararlanmak amacıyla termal bölgelerine yoğun bir ilgi gösterdikleri izlenmektedir. Eskişehir' de, termal turizminden pay alabilmesi için, şifa bulmak ve rekreasyon amacıyla gelen müşterilerin beklediği kalitede, çağdaş işletme ve standartlara, uygun hizmet açığının tamamlanması gerekir.
Kent merkezindeki, sıcak sular bölgesinde, oldukça yüksek debili sıcak su kaynağı ile ilgili hidroterapi merkezi yıllardır kentin gündeminde, Ancak bir türlü gerçekleştirilemedi. Sivrihisar Belediyesi'ne ait Çardak Kaplıcası'nın termal suyu, Türkiye'nin birinci derecede önem ve öncelikli maden suları arasında olmasına rağmen, tesis harabe halindedir.
Dünyada, ilk yedi ülke arasında yer alan Türkiye'nin, termal suları, hem debi ve sıcaklıkları, hem de çeşitli fiziksel ve kimyasal özellikleri ile Avrupa'daki termal sulardan daha üstün nitelikler taşıyor. Ancak ekonomik getiri açısından, arzu edilen seviye de değildir. Nitekim Almanya'da bulunan 200 termal kaynağı değerlendiren 250 civarındaki tesislerde, geceleme sayısı 65 milyon, ziyaretçi sayısı ise 12 milyondur. Termal turizmin, ülke ekonomisine katkısı ise 30 milyar dolar civarında gerçekleşiyor. Türkiye ve Eskişehir' de, Pekâlâ bu pastadan pay alabilir. Yeter ki bünyesindeki zengin termal sularını değerlendirebilsin.