4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ESKİŞEHİR VE ÜRETİM

TÜLOMSAŞ' ın, ulusal ve global pazarlarda söz sahibi olması, "ÜRETİME" ve TEKNOLOJİ" ye, yönelik stratejileri ve uygulamaları, ÜRETİME ve teknolojiye yönelik çalışmaların, kadar önemli olduğunu gösterdi. O nedenle de Eskişehir, "TÜKETEN" değil her alanda "ÜRETEN" kent olmak zorunda. Ancak bu alanda, arzu edilen boyutta bir gelişme yok. Üretim ve Ar-Ge çalışmalarında, üniversite-sanayi işbirliği bit türlü sağlanamadı.
Son yıllarda, kentte, bakkal dükkânı gibi, süper marketler açılıyor. Her geçen günde sayıları daha da artıyor. Bu tablo sonucu, Eskişehir, "ÜRETEN" değil, "TÜKETEN" kent oluyor. Kent esnafı, büyük zarar görürken, Belediyeler ve meslek odaları ise bu duruma seyirci kalıyor.
Hal böyle iken, ESO ve ETO gibi meslek odaları ve belediye başkanları, "SÜPERMARKETLER", özellikle de" ÜRETİM"e yönelik, proje/projelerle ilgili ve ESKİŞEHİR' in, geleceğe yönelik, tek kelime söylemiyorlar. Oysa Eskişehir, "ÜRETEN veya "TÜKETEN" kent mi olacak, artık karar vermek zorundadır. Çünkü yarın, çok geç olabilir.
Başkent Üniversitesi Rektörü, Sayın Prof. Dr. HABERAL' ın söylediği gibi, " ÜRETMEZSEK, BAŞKALARINA MUHTAÇ OLURUZ."
Ülke ve Eskişehir, son yıllarda, tüketen bir toplum olma yolunda hızla ilerliyor. Her geçen gün, ekonomik olarak, kötü bir noktaya doğru sürükleniyor. Bu tablo sonucu, cari açık büyürken, iç ve dış borç artıyor. Esnaf ve sanatkârımız çok zor şartlarda geçinmeye çalışıyor. Son yıllarda, yapılan ekonomik hatalar nedeniyle, yalnız Eskişehir değil, ülkemiz de üreten değil, sadece tüketen bir toplum haline geldi.
Diğer yandan Eskişehir, şehircilik stratejilerinde, çok geç kaldı. Bu nedenle de çarpık kentleşme gündemden düşmedi. Süper marketlerle ilgili yanlış stratejiler ise kötü gidişin tuzu biberi oldu. Ancak zararın neresinden dönersek kardır deyip, meslek odaları, Belediye Başkanları, Eskişehir' in, geleceğe yönelik şehircilik stratejilerini ve vizyonunu tekrar değerlendirmek, gerekli tedbiri de almak zorundadırlar. Ayrıca belediyeler ve meslek odaları, Eskişehir'in geleceğini, "ÜRETEN" veya "TÜKETEN" kente mi görüyorlar; bunlara açıklık getirmelidirler.
Aslında Eskişehir' in, geçmişinde üreten kente olması için önemli hedefler belirlenmişti. Özellikle de Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU, Eskişehir' deki gelişmelere, bölgecilik yerine, Türkiye merceği ile bakmış, ilk "ANADOLU SANAYİ "deyimini de o kullanmış, bugünkü Anadolu Kaplanları' nın da mimarı olmuştu. Eskişehir' i, "ORTA VE İÇANADOLU 'NUN TİCARET MERKEZİ" yapmayı da hedef olarak düşünmüştü. Ancak Rahmetli ZETİNOĞLU' ndan sonra gelen, ESO ve ETO başkanları, bu hedeflere sahip çıkmadı. Belediye Başkan ve meclislerinin de, "Tek Merkezli" kentte ısrar etmesi, yanlış şehircilik politikaları, Eskişehir'i, tüketen kent haline getirdi.
Oysa yıllardır, Eskişehir, sosyal, ekonomik ve kültürel ortamı, konumu, yetişmiş insan gücü, iki üniversitesi, OSB' si, tarım alanları, altın, boraks, krom, manganez, asbest, dolomit, cips, kaolen, manyezit, perlit, Eskişehir Taşı(Lüle Taşı), talk, toryum, mermer gibi, madenleri ulaşabilirlik ve erişebilirlik imkânları ile her dönem dikkat çekti
Rahmetli Mümtaz ZEYTİNOĞLU, döneminde maden ve tarımın sanayinin motoru olması hedef olarak gündeme gelişti. Özellikle de, Etibank Kırka Boraks İşletmesi tarafından çıkarılan bor tuzlarıdır. Söz konusu madenin Dünya üzerindeki rezervlerinin %60'ı ve Türkiye'deki rezervlerin tamamı Eskişehir'de bulunmaktadır
Bunca imkâna rağmen, Eskişehir' i, yönetenler, Rahmetli ZETİNOĞLU, gibi makro düşünmedikleri ve kentte takım ruhu gerçekleştiremedikleri için de Eskişehir, bir türlü atılım yapamamış, sürekli de kan kaybetmiştir. Eskişehir, geçmişte ülkemizin, altıncı kenti iken, bugün geldiği nokta ortadadır.
Son yıllarda Eskişehir, bölgedeki etkinliğini kaybetti. Afyon, Kütahya gibi çevre illere verilen teşvikler ise yatırımları azalttı. Hatta Eskişehir'deki yatırımlar bile, bu illere kaydırıldı. Hâlbuki yerli ve yabancı sermaye için bile Eskişehir cazip bir kent olabilir. Eskişehir'de dünya standardında rezerve sahip madenler var, bunlar pek ala yabancılarla birlikte, çıkartılabilir veya sanayinin motoru haline getirilebilir. Eskişehir'de hassas mekanik alanında da, ciddi alt yapı bilgi birikimi ve yetişmiş insan gücü var. Bu alanda da, yabancı sermaye ile birlikte makro projeler hayata geçirilebilir.
Eskişehir' de, yabancı veya yerli yatırımların ivme kazanması için, bir "MASTER PLAN" şarttır. Bölge için yapılacak bir" Mastır Plan," hem bölge sanayicisi için, hem de yerli veya yabancı yatırımcı için rehber olacaktır.
Ayrıca Eskişehir, tüm üretim sektörlerine sahip çıkmalıdır. Çünkü ÜRETMEDEN TÜKETEN TOPLUMLAR, NİHAYETİN DE YOKSULLUĞA MAHKÛMDUR.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi