4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ESKİŞEHİR VE YENİ YIL

2011 yılı, geride kaldı. Yeni yıl, Eskişehir'de büyük beklentiler ve yeni umutlarla karşılandı. Ancak 2012 yılında, dünya ve ülkemizde olduğu gibi, Eskişehir'de de pek çok sorun çözüm beklemektedir. Kent olarak, 2012 yılında, Eskişehir' in her alandaki sorunları, "Takım Ruhu","Toplum Katılımı" ve"Ortak Akıl" kavramları ekseninde, taraflar arasında sağlanacak mutabakat, uyum ve işbirliği ile pekâlâ aşabiliriz
2012 yılında, madencilik ve tarım sektöründe verimliğin artırılması, ihracatının geliştirilmesi, yatırımların teşvik edilmesi, Ar-Ge çalışmalarının hayata geçirilmesi, üniversitelerle, kurum/kuruluşlar arasında işbirliğinin, mutlaka sağlanması, hatta kurumsallaştırılması, Eskişehir'i hak ettiği yere taşıyacaktır.
Aslında Eskişehir, konumu doğal zenginlikleri, yetişmiş insan gücü, demografik yapısı, iki Üniversitesi, kamu yatırımları, sanayi kuruluşları, bilgi birikimi, ulaşabilirlik ve erişebilirlik imkanları, geçmişindeki misyon ve vizyonu ile Türkiye'nin önde gelen kentleri arasındadır. Geçmiş yıllarda, çok partili dönemde, hükümetlerde devamlı bakan bulundurdu.
Ne var ki, 1980'den sonra, kentte siyasi güç, her geçen yıl zayıfladı. AKP' nin, iktidar olması ile birlikte siyasi güçteki erozyon, doruk noktaya ulaştı. AKP döneminde yeteri kadar kamu yatırımı alamadı. AKP'nin, Eskişehir'e vaat ettiği her hizmet, vaat ve söylemde kaldı. İldeki diğer parti teşkilatlarının tutumu ise kötü gidişin tuzu biberi oldu. Hatta olumsuz gidişe, ivme kazandırdı.
Elbette AKP kadar, ildeki diğer siyasi parti il örgütlerinin, kurum/kuruluşların, Sivil toplum örgütlerinin, kişi/kişilerin, özellikle de Vilayet, Anakent, Odunpazarı, Tepebaşı belediyelerini de, olumsuz gelişmelerde, az veya çok payı vardır. Çünkü Eskişehir'de bir türlü takım ruhu yaratılamadı. Kurum/kuruluşlar, özellikle de Üniversitelerle işbirliği sağlanamadı. Kültür merkezinin yapımı, termal turizmi, Firg Vadisi, Eskişehirspor, belediye hizmetleri ve daha pek çok alanda, vaatlerde bulunuldu. Hamasi söylemler oldu. Hatta makro hedefler gösterildi ama gözle görülür, elle tutulur bir gelişme olmadı.
Eskişehir'in ulaşabilirlik ve erişebilirlik imkânlarına, ciddi katkıda bulunacak olan "HAVA ALANI", kısır çekişmeler sonucu, yaz-boz tahtasına dönüştü.. Sonuçta da Eskişehir, bu alandaki avantajını, Kütahya'ya kaptırdı.
Son yıllarda, Eskişehir, SÜPER MARKETLER" kenti oldu. Bu sayede, Eskişehir " ÜRETEN" değil "TÜKETEN" bir kent haline getirildi. Önümüzdeki yıllarda, iş yerleri kapandıkça, işsizlik arttıkça ve şehircilik açısından problem çıktıkça, yapılan hatalar anlaşılacak ama iş işten geçecek, son pişmanlık da fayda vermeyecektir.
Süper marketlerin ve iş yerlerinin, tek bölgede toplanması, çağdaş şehircilik anlayışına aykırıdır. Bu uygulamalar, gelecekte de, Eskişehir'e, şehircilik alanında, büyük problemler yaşatacak, özellikle de trafik ve park sorunu, vatandaşı ve ilgilileri, güç durum bırakacaktır. Özellikle de Eskişehirli esnaf güç durumda kalacaktır.
Eskişehir'de işsizlik arttı; gelir dağılımındaki dengesizlik daha da belirgin hale geldi. Kent, her alanda göç verdi. Kentte bakkal dükkanı gibi. açılan süper marketler, esnafı zor durumda bıraktığı gibi trafiği de aksattı.
Dünya ve ülkemizde, "TAKIM" " ve "EKİP" ruhu ve "GÜÇ BİRLİĞİ" kavramları, ivme kazanırken, Eskişehir'de bu kavramlar, gerektiği şekilde hayata geçirilemedi, üniversiteler ve Kurum/kuruluşlar, özellikle de üniversite-sanayi işbirliği, bu yılda gerçekleştirilemedi. Sanayi kuruluşlarımız arasında, "ÇATI" ve "SEKTÖREL" şirketler oluşturulamadı. Ar-ge çalışmaları ise yok denecek kadar azdır.
Kentte, ister çok ortaklı şirket olsun, isterse aile şirketi, ortaklar arasındaki uyumsuzların yaratığı olumsuzluklar, oldukça önemli boyutlarda idi. Bu nedenlerden dolayı da, Eskişehir'de ekonomik alanda, güç birliği bir türlü gerçekleştirilemedi.
Diğer yandan, kamu yatırımları düştü. Ticaret ağırlık kazandı. Finansman ve girdi maliyetleri yükseldi. Kente gerekli beceri gösterip, verimlilik artışı sağlanamadı. Sonuçta da Eskişehir, bölgedeki etkinliğini kaybetti. Afyon, Kütahya gibi çevre illere verilen teşvikler ise yatırımları azalttı. Hatta Eskişehir'deki yatırımlar bile, bu illere kaydırıldı.
Eskişehir halkı isterse, mevcut kaynaklardan istifade ederek, pekala her türlü umutsuzlukları, 2012 yılında umuda dönüştürebilir. Yeter ki Eskişehir'de, Vilayet, Anakent ve alt belediyeler, diğer Kurum/kuruluşlar, Siyasi Partilerin İl teşkilatları, ETO, ESO, ESİAD gibi sivil toplum örgütleri, "TAKIM RUHU" içinde çalışınlar, ortama da, "DİYALOG" ve "HOŞGÖRÜ" gibi kavramları hakim kılsınlar.
2012 yılının, YUNUS EMRE diyarı ESKİŞEHİR' de, " SEVGİ" ve "HOŞGÖRÜ" kavramlarını, sürekli yüreğimizde hissedeceğimiz, ümitlerinizin hiç bitmeyeceği, sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir yıl olmasını diliyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi