1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Eskişehir'de sayısı artan lüks otomobiller dikkatinizi çekiyor mu?

Eskişehir, aleni olmasa da gizli zenginleri var olan bir kent.
Hiç tahmin etmediğiniz, yolda görseniz inanmakta zorluk çekeceğiniz bir sürü gizli zengini var.
Bu gizli zenginler, zengin gibi yaşamıyor.
En azından Eskişehir'de bu zenginliklerini gösterecek hareketlerin içinde yer almıyor.
Bu yaşam davranışları bindikleri araçlardan ve oturdukları evlerden bile belli oluyor.
Ancak...
Son günlerde sizin de dikkatinizi çekiyor mu bilmem?
Eskişehir'in Cadde ve sokaklarında son model lüks araçlar çoğalmaya başladı.
Bundan daha bir-iki yıl önce parmakla gösterilen 100-200 Bin Euro'luk lüks otomobiller cadde ve sokaklarda fink atıyor.
Özellikle gece faaliyet gösteren mekânların otoparkları lüks araçlardan geçilmiyor.
Aslına bakarsanız...
Müthiş bir değişim bu.
Bir yanda, ekonomik sıkıntı ve piyasalarda yaşandığı söylenilen adı konmamış kriz var.
Diğer tarafta, gencecik çocukların altında bir servet değerinde olan otomobiller.
Bu durumu nasıl yorumlayacağımızı cidden bilemiyoruz.
Ya: Eskişehir'in gizli zenginleri bu işten sıkıldı ve "Amaan, ölüp gideceğiz bu dünyadan. Bari kazandığımızı şöyle göstere göstere bir güzel yiyelim" demeye başladılar.
Ya da...
Bu işin içinde bilemediğimiz ve anlam veremediğimiz başka bir iş var.
İnanmıyorsanız, bir akşamüzeri Espark'ın önünde, ya da Kızılcıklı'da bir 5 dakika yoldan geçen araçlara ve bu araçların markalarına bir bakın.
İnanın, her 2-3 dakikada bir, adeta bir servet önünüzden geçip gittiğine şahit olacaksınız...
.......

Şu alışkanlıklarımız yok mu?
Günlük yaşamda sık tekrarlanan olumsuzlukları kaleme alıp, sürekli eleştiriyoruz.
Meğer yaptığımız eleştirilerin kaynağında Türk halkının alışkanlıkları yatıyormuş.
Yapılan bir araştırmada Türklerin çok sık başvurdukları ve anlam verilemeyen birçok alışkanlıkları varmış.
Ne mi bu alışkanlıklar? Okuyun siz de "vallahi doğru" diyeceksiniz...
İşte Türklere has alışkanlıklar...
-Faturaları son gün ödemek
-Yolda yürüyen arkadaşının üzerine araba sürmek
-Kimsenin bilgisinin olmadığı bir konuda yalan yanlış bilgi sahibi olmak
-Yeşil ışık yanar yanmaz kornaya basmak
-Koltukları yırtıp, yazı yazmak
Otobüsten illa ön kapıdan inmek
-Yaşanmayan olayları yaşanmış gibi anlatıp, bir de buna inanmak
-Ünlü birini görünce fotoğraf çektirip, samimiymiş görüntüsü vermek.
-Eğer ünlü uzaktaysa mutlaka el sallamak
-Yan yoldan çıkana kesinlikle yol vermemek
-Şerit değiştirdikten sonra sinyal vermek
-Trafikte sizi geçeni ne yapıp edip geçmek
-Reklam afişlerini yırtmak
Tuvalete kesinlikle bir şeyler yazmak
-İskambil kâğıdından yapılan kuleyi bozmak
Tiki olanla uğraşmak
-Cep telefonuyla bağırarak konuşmak
Gaz kaçağını çakmakla kontrol etmek,
-Ters yola girip, düz yoldan gelene ters ters bakmak
-Ambulansın hasta taşıdığına kesinlikle inanmamak
-Ev telefonunu arayıp "evde misin" diye sormak
-Kaza ve kazı alanı etrafına toplanmak
-Misafirlerin ayakkabılarını düz çevirmek
-Kavgaya "Sen kimsin olum" diye başlamak.
.....
Bu rakamlara AK partili başkan da isyan ederdi...
Yeni yasa ile, tüm il sınırları Büyükşehir sınırı oluyor.
Büyükşehir belediyesinin tüm il sınırlarına hizmet götürmesi karara bağlanıyor.
Özel İdare feshedilip, görevi ve personeli büyükşehir belediyesine geçiyor.
Bu değişiklikle Büyükşehir belediyesinin hizmet alanı yüzde 39 büyüyor.
Feshedilen Özel İdare'den 53 milyon TL borç Büyükşehir'e kalıyor.
Özel idarenin 7415 kalem makine ve teçhizatından Büyükşehir'e sadece 96'sı veriliyor, gerisi diğer kamu kurumlarına dağıtılıyor.
Ve bu durum karşısında Büyükşehir belediye Başkanı isyan edip "Dava açacağız" diyor.
Ne diyelim?
Bu rakamlar doğru ile, seçimlerde AK partili aday da seçilseydi, bu duruma isyan ederdi...
......

Kazım Kurt, Küçük
sanayi sitesinin kaldırılmasında kararlı...
Küçük Sanayi sitesinin kaldırılması, Kazım Kurt'un seçim öncesi en çok ön plana çıkan projesiydi.
Şehir merkezinde kalan sitenin kaldırılması konusunda son derece kararlı olduğunu söylüyordu.
-"İki yıl içinde hallederiz" diyordu.
Seçimler yapıldı ve Kazım Kurt Odunpzarı Belediye Başkanı oldu.
Belediye Başkanlığı görevinde neredeyse 2,5 ayı dolduran Kazım Kurt'a, Küçük Sanayi sitesi ile ilgili aşamanın hangi safhada olduğunu sorduk.
Bugüne kadar, küçük sanayi sitesinde bulunan mülk sahibi ve kiracılarla iki ayrı toplantı yapılmış.
-"Her iki toplantıda da kendilerine meseleyi anlattık. Yüzde 80'i bu bölgede yeni bir düzenleme yapılması taraftarı. Yani, bizim projemize destek olacaklarını söylüyorlar" dedi önce...
Ardından da...
-"Söz konusu alan 700 dönüme yakın büyüklükte bir alan. İçinde 1700'e yakan dükkân var. Bu bölge için daha önce çizilmiş bir proje mevcut. O projeyi çizen müellifi Eskişehir'e çağırdık. Önümüzdeki günlerde gelecek ve proje üzerinde yeniden bir gözden geçirme yapacağız. Sonra da bir ekip oluşturarak, bu ekibin bölgedeki mülk sahipleri ve kiracılara projeyi detaylı bir biçimde anlatmasını sağlayacağız. Tüm bunların ardından da uygulamaya geçilecek" dedi.
Küçük Sanayi Sitesi'nde faaliyet gösteren mülk sahibi ve kiracıların sayısının ellerinde veri olarak bulunduğunu söylüyor Kurt.
Zaten birçoğunun Tornacı ve Oto Tamirciler sitesinde de işyerlerinin bulunduğunu ifade ediyor.
-"Gerekirse, bir site yapılması için de önayak olabiliriz" diyor.
Sonuç olarak...
Kazım Kurt, Küçük Sanayi Sitesinin kaldırılmasıyla ilgili seçim öncesi vaadini unutmamış.
Aksine...
İlk iş olarak bu sitenin öyle kademeli olarak falan da değil, tamamen kaldırılması için kolları sıvamış.
Bu iş için de kendisine en az 1 en çok da 2 yıl süre koymuş...
......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Temel uzun bir seyahate çıkar, yoluna gece de devam eder,
geç saatlerde mola verir ve karnını doyurmak için bir tesise girer. Tesisin lokantasında sadece bir porsiyon balık kalmıştır. Tam o sırada kelli felli bir müşteri daha gelir ve balığa oda taliptir. balık temelin hakkıdır ama adam pek bırakacak gibi değil, temelinde itiraz edecek cesareti de yok.. Aşçı devreye girer ve ikisine eşit pay etme fikrini söyler. Adam bu paylaşıma razıdır, çünkü sonradan gelmiştir, temel pek razı değildir, balığa bir bakar ve bunun yarısı beni doyurmaz diye düşünür.. Sonradan gelen adama dönerek:
-Arkadaş bu baluğun kafasini ben yiyeyim gövdesini sen ye.! Adam işkillenir ve sorar:
-Neden sen kafasını yiyorsun?
—Balığın kafasını yiyince insanın kafası çalışır,akıllanır..! o yüzden ben balığın kafasını yiyecem..
—Olmaz kardeşim balığın kafasını ben yiyeceğim gövdesini sen ..!
—Yok, abi mümkünatı yok ben gövdeyi sana bıraktım..! —Uzatma lan ben yiyecem kafasını..! temel nihayetinde pes etmiş görünür ve gövdeyi indirir mideye,karnını doyurur, adam ise doymamıştır ve temele:
-Bu işin içinde iş var, sen beni kandırdın, bak sen doydun ben aç kaldım... temel:
-Bak gördün mü nasıl başladın akıllanmaya, dedim ya kafayı çalıştırır, hemen etkisini gösterdi...!

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi