CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Eskişehir’i ‘’komşu kapısı’’ haline getirdi.

Sıkça geliyor.

Dün yine Eskişehir’e geldi.

Kaç kez geldiğini kendisi söyledi.

Bu ‘’Bir yıl içinde yaptığı 7’nci ziyaret’’ imiş…

Kendisinden önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu için ‘’Eskişehir’e çok sık geliyor’’ denilirdi.

O bile bu kadar sık gelmemişti.

Özgür Özel daha şimdiden ‘’egale edilemeyecek bir rekor’’ kırmış durumda…

Neyse…

Özgür Özel, her gelişinde olduğu gibi yine Eskişehir’e ve 25 yıl Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Yılmaz Büyükerşen’e övgü yağdırdı.

“…Burası muhteşem bir üniversite kenti. Cumhuriyet Halk Partisi’nin en övünerek anlattığı kentteki öğrencilerin mutluluğundan, kentteki demokratik kültürün gelişmişliğinden en övünerek bahsettiğimiz kentteyiz…’’

Bu ve benzeri övgü dolu sözlerin yanı sıra söylediği iddialı bir söz daha var.

Diyor ki;

‘’…’Türkiye’yi nasıl yöneteceksiniz’ diye sorana Eskişehir’i nasıl yönetiyorsak, Türkiye’yi de öyle yöneteceğiz deyince, başka bir şey kalmıyor.’’

Bunu da ilk kez söylemiş değil…

Daha önceki gelişlerinde de aynı sözleri söyledi.

Bu kez ‘’Türkiye’ye örnek’’ olarak gösterdiği yönetimin özelliklerini de sıraladı.

‘’…Ortak akıl,

Demokrasi kültürüne sahip olmak,

Gençlere inanmak,

Kadrolarda yetkinliğe ve liyakate inanmak…’’

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ‘’Eskişehir’e sihirli değnek etkisi yarattı’’ dediği 25 yıllık yönetimde dair sıraladığı özellikler böyle…

Duyunca şaşırmamak elde değil…

Yılmaz Büyükerşen’in 25 yıllık Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde yapılan doğrular, yanlışlar tartışılabilir…

Doğrular, yanlışlardan fazla da olabilir…

Bu işin bir yanı…

İşin ‘’yönetim anlayışı’’ yanına gelince Özgür Özel’in söylediklerine katılmak çok zor…

Her şeyden önce, 25 yıllık dönemde ‘’ortak akıl’’ gibi bir olgunun izine rastlamak olanaksız…

‘’Üniversite kenti’’ denilen Eskişehir’deki üniversiteler arasında ‘’akıl danışılan’’ tek üniversite bile yok.

İstanbul’daki üniversitelere iş yaptırıldı da Eskişehir’deki üniversitelere ‘’danışma’’ gereği hiç duyulmadı.

Aynı şey meslek odaları ve sivil toplum örgütlenmeleri için de geçerli…

‘’Ortak akıl’’ arayışı olmadığı gibi çoğu zaman ‘’karşı karşıya geliş’’ yaşandı.

‘’Kadrolarda yetkinliğe ve liyakate inanmak’’ sözünü duyunca gülmemek elde değil…

Özgür Özel, bu sözleri gerçekten Eskişehir Büyükşehir Belediyesi kadroları için söylemiş olamaz…

Söylediyse birilerine inanmış olsa gerek… O birileri her kim ya da kimlerse kendisini fena kandırmışlar.

25 yıllık döneme hakim olan yönetim anlayışında ‘’demokrasi kültürü’’ diye bir şeyi görmek de olanaksız…

Eskişehir’de CHP ile ilgili kararların nasıl alındığını cümle alem biliyor.

Milletvekili adaylarını kim belirledi?

Belediye başkanı adayları nasıl belirlendi?

Aynı şekilde belediye meclisi üyesi adaylarını kim belirledi?

İl başkanlarının görevden alınmasını kim sağladı?

Türkiye genelini bağlayan genelgeler Eskişehir’de neden geçerli olmadı?

Tüm soruların yanıtı belli…

Özgür Özel bunları bilmiyor mu?

Hiç bilmez olur mu?

Çok iyi biliyor.

25 yıl boyunca Eskişehir’e hakim olan yönetim anlayışı için ‘’tek adamlık’’ demek yanlış olmaz…

Özgür Özel ‘’Eskişehir’i nasıl yönettiysek Türkiye’yi de öyle yöneteceğiz’’ diyor ya…

Kendisine ‘’pek siz Türkiye’yi tem adamlık ile mi yöneteceksiniz’’ sorusu yöneltilirse ne yanıt verecek?