
Vedat Alp
Eskişehir’in su kaynakları yok oluyor
ESKİ Genel Kurulu toplandı.
Toplantıda gündem dışı olarak da olsa su kaynakları gündeme geldi.
Eskişehir’in tek su kaynağı var.
O da Porsuk Barajı…
Onun da hali ‘’hal’’ değil…
Doluluk oranı her yıl düşüyor. Bu yılda bir yıl öncesine göre yüzde 20 azalmış durumda…
‘’Tehlike çanları çalıyor’’ demek yanlık olmaz…
Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, bu tehlikeye dikkat çekti.
Beraberinde de yıllar önce protokolü imzalanan projeyi anımsattı.
Anımsattığı, ‘’Sakaryabaşı’ndan Eskişehir’e su taşınması projesi.’’
‘’ Çifteler'deki Sakaryabaşı suyunun Eskişehir'e getirilmesi konusunda bir yatırım planlandı. Biliyorsunuz, geçen dönem meclisimizde bu konu gündeme geldi. Hatırlayanlar olacaktır. Neredeyse oy birliğiyle kabul edildi. Sadece Çifteler belediye başkanımız, belki bölgesiyle ilgili haklı gerekçelerle veto hakkını kullandı. Onun dışında herkes bu konuyu siyaset üstü bir mesele olarak gördü. Devlet Su İşleri ile protokol imzalandı.
Ama ben de size sormak istiyorum: Bu süreç neden bu kadar yavaş ilerliyor? Bir planlama ihalesi bu kadar mı uzun sürer? Üç yıldır, dört yıldır bir planlama yapılmadı. Resmen artık gıdım gıdım ilerliyoruz. Koşar adımlarla gitmemiz gereken bir yerde durmuş bekliyoruz. Açık konuşayım, bu iş çok yavaş ilerliyor. Bunu hızlandırmak hepimizin görevi. Bu şehirde bu konuda sorumluluk alması gereken herkesin görevi. Sakaryabaşı'ndaki su dışında şu anda başka bir çözüm yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Devlet Su İşleri’nin, ESKİ'nin, bakanlığın teknik insanları da bunu söylüyor.’’
Başkan Ayşe Ünlüce, söylediklerinde son derece haklı…
Proje ile ilgili protokol imzalanmasının üzerinden yıllar geçti.
Atılmış en küçük bir adım yok.
Proje ile ilgili adım atılmazken aradan geçen sürede ortaya çıkan büyük bir sorun var.
O da Sakaryabaşı’nın hali…
Eskişehir’in alternatif tek su kaynağı olan Sakaryabaşı’nın ‘’alternatif kaynak’’ olacak hali yok.
Göz göre göre yok oluyor.
Çifteler Belediye Başkanı Zehra Konakçı, acı gerçeği gözler önüne serdi.
‘’ Eskişehir’e su taşınması planlanan Sakaryabaşı, artık kendisine yetecek suya dahi sahip değildir. Sakaryabaşı’nda yer alan turistik rekreasyon havuzlarının ve tüm su kaynaklarının yönetimi DSİ’dedir. DSİ 3. Bölge Müdürlüğü ne yazık ki siyaset uğruna Sakaryabaşı’nıcezalandırmaktadır. Bu çok önemli su varlığına ve turizm bölgesine açık açık ihanet edilmektedir. Rekreasyon havuzlarındaki çatlak ve kaçakların tamiri için bir yıldır uğraşmamıza rağmen hiçbir adım atılmamıştır. Çifteler Belediyesi’nin sözlü ve yazılı resmi taleplerine rağmen DSİ uzlaşma yoluna gitmemiştir. Aksine, Sakaryabaşı’ndaki su krizini, henüz bir yılını dolduran Cumhuriyet Halk Partili Çifteler Belediyesi’ne yüklemeye çalışmaktadır. Özetle DSİ alternatif siyaset yapmakta ve Sakaryabaşı’nı kirli bir siyasete alet etmektedir.
Sakaryabaşı konusunda parti fark etmeksizin şehrin tüm seçilmiş ve atanmışları ortak mücadele ortaya koymalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın, bölgedeki tarımsal ürün desenini değiştirmesi gerektiği açıkça vurgulanmalıdır. Bölge çiftçilerinin gelir kaygısını önleyecek bir destekleme modeline geçilmeli ve bununla ilgili somut adımlar atılmalıdır. Konunun uzmanları ve bilim insanları incelemeler yapmalı, “Sakaryabaşı nasıl hayata döndürülür?” sorusuna cevap aramalıdır.
Eğer bir gün Sakaryabaşı yok olursa, bu yalnızca Çifteler’in değil, tüm bölgenin sorunu olacaktır. Habitat bozulacak, bitki ve hayvan türleri ile birçok canlı organizma yaşam alanlarını kaybedecektir. Ekosistem tamamen zarar görecek, bölgedeki kuraklık nedeniyle tarım ve hayvancılık bitme noktasına gelecektir. İlçe ve çevresindeki yaşam ciddi şekilde etkilenecek, insanlar bölgeyi terk etmek zorunda kalacaktır. Önemli bir sit alanı ve turizm bölgesi kaybedilecek, Eskişehir’in alternatif içme suyu kaynağı da yok olacaktır. Bu noktaya gelindiğinde ise geri dönüş mümkün olmayacaktır.’’
Çifteler Belediye Başkanı Zehra Konakçı’ın ortaya koyduğu tablo kap kara…
En küçük bir abartı da yok.
Sakaryabaşı gerçekten yok oluyor.
Evet…
Porsuk yok oluyor, alternatif su kaynağı olan Sakaryabaşı da yok oluyor.
Alternatif su kaynakları da yok.
Onlar yok olduğunda olacaklar belli…
Düşünmek bile insanı ürkütüyor.
Düşüncesi bile insanı ürküten sonucu önlemenin yolu belli…
Eskişehir’in tüm güçlerinin birleştirilmesi ve birleşik güçle ‘’kurtarma mücadelesi’’ verilmesi şart…
Hem acilen…
Bu işin şakası olmadığı gibi kaybedecek zaman da yok.