
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ESO VE TEKNOLOJİ
Teknoloji, çağa ayak uydurmak ve ilerlemek açısından gereklidir. Birçok ülke, teknoloji alanında, mükemmel altyapı kurmayı başarmış ve diğer uluslardan önce, gelişmiş teknoloji geliştirmesi nedeniyle de muazzam bir ilerleme kaydedilmiştir.
Teknoloji, makineler, ürün imalat şirketlerinin,düşük maliyetli ve çok miktarda kaliteli ürünler üretmesine yardımcı olmuştur. Bundan dolayı işletmeler, toplam ciro ve kar marjlarını artırdı. Sonuçta da ihracat ve istihdama, ciddi katkıda bulundu
çağımızda, bilimin, doğrudan, bir üretici güç haline dönüştüğü, sanayinin, teknoloji içeriğinin arttığı bir çağda,. Eskişehir’in, bu gelişmelere, ayak uydurması, ulusal ve global pazarlarda rekabet edebilmesi, bünyesindeki Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma ile orantılı olacaktır.
Ayrıca teknoloji, işletmelerin, gerek yerel pazarlarda, gerek uluslararası pazarlarda, rakiplerine karşı çeşitli üstünlüklere sahip olma gerekliliği doğmuştur. Rekabet gücü olarak nitelendirilen bu kavram, işletmelerin, hayatta kalabilmeleri için, sahip olmaları gereken temel özelliklerden biri olmuştur.
Şirketlerin, ulusal ve global pazarlarda, söz sahibi olabilmeleri için, inovasyon, Ar-Ge, tasarım gibi çeşitli faaliyetler de bulunmak zorundadır.. Bu çalışmada, inovasyon, Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerinin, birleşik rekabet gücü üzerindeki etkisi, olmazsa olmaz konumdadır.
ESO, Sayın Celalettin KESİKBAŞ’ ın, göreve başlaması ile birlikte, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma, alanlarda, dikkat çeken çalışmalar yapıyor. özelliklede ESO, icraatlarında, “Toplum Katılımı”, “Ortak Akıl” “Takım Ruhu” ve “Ortak Payda” gibi kavramları ön planda tutarak, eğitim, AR-GE ve inovasyon, alanların da sürekli proje üretmesi, umut vericidir.
Nitekim Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Meclis Salonu’nda, TüBİTAK Başkanı Sayın Hasan Mandal’ ın da katıldığı toplantıda, konuşan ESO Başkanı Sayın Celalettin KESİKBAŞ,. Sanayicilere düşen, en büyük görevin, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma süreçleri olduğunu belirtti.
ESO’ da, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma süreçlerinde, nitelikli bilgi ve nitelikli insan yanında, nitelikli bilgi ve nitelikli insan, olmadan da ülkemizin ve Eskişehir’ ,in, iddialı hedeflerine ulaşması güçtür. Nitelikli işgücü ise nitelikli ve uygulamalı eğitimle eşdeğerdir.
çağımızda, iş gücü kalitesini yükseltmeye yönelik yapılacak, tüm yatırımların, en önemlisi olarak kabul edilen, eğitim, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma, büyük önem taşır. Eğitim ise aynı zamanda, ekonomik kalkınmaya zemin hazırlayan politik, sosyoekonomik, kültürel ve teknolojik unsurlar açısından da stratejik bir yere sahiptir.
Ayrıca ülkemizin ve ESO’ nun, global pazarlarda, söz sahibi olması için, mutlaka yüksek teknolojili portföyündeki oranını arttırması gerekiyor. Ayrıca üniversite- sanayi tarafından, iddialı hedeflere ulaşmak için, bu iş birliği modelini, daha görünür ve sonuç odaklı yapmaları gerekiyor.
TüBİTAK Başkanı, Sayın Hasan Madal’ ın da söylediği gibi, gelişmenin yolu, araştırma, teknoloji geliştirme ve yenilik ekosisteminde, ulusal hedeflere odaklanmış nitelikli bilgi ve nitelikli insandan geçiyor
Türkiye, ekonomide, ilk 10’a girmek isteyen, bir ülke olarak, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşmayı, sürekli kalıcı ve sonuç alıcı olarak, gündemde tutmak mecburiyetindedir.. çünkü küresel rekabetçilik raporuna göre, 2017-2018 yıları arasında, Türkiye’nin, 137 ülke arasından 53. sırada yer aldı.
ülkemiz ve Eskişehir’ deki, işletmeler, kurum/kuruluşlar, özelikle de sanayi ve üniversiteler, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşma alanında, yapacakları çalışmalar, ciddi bir planlama, kararlı ve uzun vadede sabırlı, bir uygulama ile çözüme ulaştırılabilir.
Aslında AR-GE ve teknoloji alanında, da Eskişehir’ de, ciddi girişimler oldu. Nitekim ESO’ nun, gerçekleştirilmek istendiği, “Bilim Parkı”nın, temeli, 12 Nisan 1997 tarihinde, Cumhurbaşkanı Rahmetli Süleyman Demirel, tarafından atılmış, 1999 yılına kadar da bitirilmesi hedeflenmişti. Ancak planlanan şekilde gerçekleştirilemedi.
Yine 18 Eylül 1990 tarihinde, Anadolu üniversitesi, ESO ve EOSB’ de bulunan 16 şirket tarafından, ATAP A.Ş (Anadolu teknoloji Araştırma Parkı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi) kuruldu. Şirket, ulusal ve yerel sanayimizi, bir an önce gelişmiş ülkeler düzeyine çıkararak, ülkemizi ve Eskişehir’ i, global pazarlarda rekabet edebilecek güce eriştirecek, bilgiyi, uygulamaya dönüştürecek, , teknoloji hizmetinin sunulabilmesi içi de, üniversite ile sanayi arasındaki işbirliği, etkin bir hale getirilecekti. Ancak istenen başarı sağlanamadı.
Eskişehir’de, Bilim Parkı” ve, ATAP A.Ş hedeflerine ulaşsa, ESO, Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markalaşmada, ciddi mesafe alacak, global pazarlarda da söz sahibi olacaktı.