
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ESOGÜ' DE REKTÖR ADAY ADAYLARI BELLİ OLDU
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Tıp, Mühendislik-Mimarlık ve Fen Edebiyat Fakülteleri ile 1970 yılında kurulmuştur. 18 Ağustos 1993'te çıkan 496 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 1993 yılında, Osmangazi Üniversitesi adıyla yeniden yapılanmıştır.
Son yıllarda, dinamik, çağdaş aynı zamanda da bilimsel birikimi ve akademik çalışmaları ile dikkat çeken üniversite, kıt imkânlarına rağmen, büyük atılım içinde.
Üniversitenin, hedefleri arasında olan ve slogan haline de gelen, "bilgiye ulaşan, bilgiyi kullanabilen, araştıran, sorgulayan, paylaşımcı, ülke ve dünya sorunlarına duyarlı, kendi kedini sorgulayabilen, mesleğini ve ülkesini seven gençler yetiştirme ilkesi" diğer üniversitelere örnek teşkil edecek niteliktedir. Gençleri yetişmesinde, ciddi sorumluluk taşıyan üniversite, kaliteli ve nitelikli öğretim ile birlikte, çeşitli sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif aktivite olanakları ile de dikkat çekiyor.
Yeterli midir? Elbette değildir. Öğretim görevlileri ve öğrencileri ile yaptığımız görüşmelerde, daha pek çok imkân ve olanağın, özellikle de kadro ihtiyacının, sağlanması gerektiğini, gerekçeleri ile birlikte, ifade ediyorlar.
Oysa demokrasinin gelişmesi ve partilerin siyasi faaliyetlerini, dürüst ve şaibesiz sürdürülmesini sağlamak amacıyla, 5 partiye 207 yılı içinde hazineden, yılbaşında 108 milyon YTL, Seçimler dolayısıyla da bu ay içinde 216 milyon YTL yardım yapıldı ama aynı cömertlik, demokrasinin de olmazsa olmazı olan "EĞİTİM" için yapılmıyor.
Şu günlerde ise gerek Eskişehir kamuoyunda, gerekse üniversite çevresinde gündem, Haziran ayı içinde yapılacak rektörlük seçimidir. Rektörlük için, Gaye Usluer, Erol Göktürk, Cem Keçik, Ruhi Uyar, Fazıl Tekin, Rüstem Kaye, Cemil Öğretir ve Hasan Gönen, aday adayı olduklarını açıkladılar. Ancak rektörü, öğretim görevlileri, YÖK ve Cumhurbaşkanı sürecindeki, gelişmeler belirleyecektir. Rektörlük seçimleri ile Eskişehir kamuoyu ve öğrenciler de yakından ilgileniyor. Hatta konuştuğumuz öğrencilerin, rektörlük seçimleri ve nasıl bir rektör istedikleri hususundan, dikkat çeken görüş ve düşünceleri var.
Öğrenciler, rektörün, üniversite bünyesinde, ulusal ve uluslararası alanda, etkili ve söz sahibi olabilmesi için, yönetici değil de, "LİDER" olmasını, rektörlük seçimlerinde kendilerine de hak tanınmasını istiyorlar. Rektörlük seçimlerinde, önümüzdeki yıllarda, öğrencilere hak tanır mı bilinmez ama Rektör, liderlik vasıflarını taşımalıdır. Çünkü yönetici ile lider arasında, farklılıklar vardır. Yönetici sadece yönetir, mevcut durumu korur. Sistemler ve yapı üzerinde durur. Lider ise, yönetirken yenilik yapar, orijinaldir, meydan okur, risk alır. ve insanların üzerine eğilir.
Lider, nereye ve niye gitmek istediğini bilmeden veya sorgulamadan hedefe varmaz, başarılı olabilmesi ise meslek sevgisi ve tutkusu ile eşdeğerdir. Bütünlük ve risk, lider için, olmazsa olmaz konumdadır. Yönetici, kısa vadeli düşünür, baskı ve kontrol icraatına yön verir, nasıl? Ve ne zaman? Kaygısı içinde olur. Taklit eder. Lider ise, uzun vadeli düşünür, kendine güvenir, çevresine de güven verir, İcraatın da Ne? ve Niçin? Sorularını gündemden düşürmez. Her yaptığı işi de önceden sorgular.
İyi bir lider, kendini tanır. Bunun içinde kendisi sorumluluk alır. Başkalarından çalmaz. İlgi duyduğu her şeyi de öğrenir. Başarılı olduğu en iyi icraatı ise kendi tecrübe ve deneyimleridir.
Lider, çevresine karşı güleryüzlü, saygılı, ciddi ve alabildiğine vakurdur. Üstün idraki, cesaret ve kararlılığı, sabır ve metanetiyle, her zaman çevresinin tek dayanağı ve ümit kaynağıdır. Adaletli olduğu kadar, merhametlidir de. Kendine özgü bir kişiliği de vardır.
Aslında rektörlük için, liderlik kriterleri de yeterli değildir. Çünkü çağımızda, Liderin tanımı da değişti. Karizmatik bir kadronun temsilcisi insanlar üzerinde odaklanan reklâm kampanyaları, yerel ve ulusal bazda hala pirim yapıyor ama rektör, "EKİBİ", "PROĞRAMI", "DÜŞLERİ" ve "PROJELERİ" lider ve rektördür. Haziran ayı içinde yapılacak rektörlük seçimlerinde, kimin rektör, olacağını seçmen durumda olan öğretim görevlileri, YÖK ve Cumhurbaşkanı süreci belirleyecektir. Şayet öğrencilerin istediği, lider vasıflı bir rektör seçilir; Üniversiteye, İyi bir ekiple, takım ruhu, program, proje, hoşgörü ve diyalog gibi kavramları da hakim kılar, Ar-Ge çalışmalarına değer verir, kurum/kuruluşlarla da işbirliği içinde çalışırsa, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, ulusal ve uluslararası alanda, hak ettiği yere mutlaka gelecek, söz sahibi de olacaktır.