4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ESOGÜ EMİN ELLERDE

ESOGÜ rektörlüne atanan, Sayın Prof. Dr. Hasan GÖNENLİ ve rektör yardımcıları ile ESOGÜ' de yeni bir dönem başladı. Elbette işleri, kolay değildir. ESOGÜ ve diğer üniversitelerin, yönetim, araştırma fonu, yayın kalitesi, altyapı, nitelikli öğrenci bulma, yüksek lisans, doktora eğitimi, bilgiye erişim, İletişim ve haberleşme, kongrelere ve sempozyumlara katılma ve bunları düzenleme, , öğretim üyelerinin özlük hakları, özellikle de Bilim Politikası ve Bilimsel Araştırma Programı ve imkân yetersizliği ve nitelikli öğretim üyesi ve elemanı bulma gibi ciddi sorunları var.
Ancak Sayın Prof Dr. GÖNEN ve rektör yardımcıları Sayın Prof. Dr. ÜNLÜOĞLU, Sayın Prof. Dr. ŞİŞMAN ve Sayın Prof. Dr. KONUK, bu zorlukları aşabilecek tecrübe ve deneyime sahiptirler. Ayrıca sade, duru, pak ve moral verici tavırları ile dikkat çekerler. ESOGÜ' nün, sorunlarını çok iyi biliyorlar. İyi gözlem yapıyorlar, her zaman güven ve ihtiyaç duyulan, işlerinin ehli insanlar.
Şu bir gerçek ki ESOGÜ, her fakültesinde, güçlü bir öğretim kadrosuna sahiptir. Üniversite rekabetçi, özgürlükçü ve bireysel ortamıyla, öğrencilerine kendilerini geliştirmeleri için, imkânlar ölçüsünde her türlü olanağı sunar. Hemen her fakültede, internet salonu vardır. Son yıllarda üniversite Seçme Sınavlarında dereceye giren öğrencilerin, tercih ettiği bir üniversitedir. Nitekim geçen ve bu yıl ilk tercihte dolan 12 üniversite arasındandır.
Ebette üniversite; özgür düşünceyle "gerçeğin" arandığı, sorgulamanın, tartışmanın, eleştirici düşünmenin öğretildiği, bilimsel düşünmenin, yani aklın üstünlüğünün ortaya konduğu, toplum ve ülke sorunlarına çözüm üreten eğitim kurumlarıdır. O nedenle de üniversiteler, ülke ve insanımız için, çok önemli eğitim kurumlarıdır.
Ayrıca ESOGÜ' nün, teknoloji ve bilgi üretmede önünde kuşkusuz bazı engeller vardır: Bunlar, töreler, yasalar, ideoloji, değerler dizisi, özelikle de bilim adamlarının kendileridir. Bacon'ın dediği gibi "bilgi güçtür". Bu gücü bilginler kullanamıyorlarsa, öncelikle kendilerini sorgulamalıdırlar.
ESOGÜ ve diğer üniversitelerimizin, en önemli sorunlarından biri de, "ÖZERKLİK" tir. Ancak ülkemizde neden bilinmez, bu alanda bir çalışma olmadığı gibi sözü bile edilmiyor. Oysa Üniversitelerin, bilgi ve teknoloji üretmeleri ve ülke sorunlarını çözmeleri açısından, "ÖZERKLİK" bir zorunluluktur.
ÖZGÜR ÜNİVERSİTE, kendisini ilgilendiren bütün seçim ve atamaları bizzat kendisi yapar. Okutacağı öğrencilerin seçimi tümüyle bizzat kendine ait olur. Eğitim programlarını bizzat kendisi hazırlar, vereceği diploma ve belgelerin hangi düzeydeki bilgi ve maharet karşılığı verilmesi gerektiğini kendisi tayin eder. Bunlar kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenmiş olsa da, hazırlanmalarında temel sorumluluk ilgili üniversiteye verilmesi gerekir.. Araştırma programlarını istediği gibi düzenler.
ESOGÜ, CITATİON INDEX yayınlarında, Anadolu Üniversitesi' nin önündedir. Yeni ekiple, bu alandaki başarı, daha da ileri boyutlara taşınacaktır. Anca daha da başarılı ve düzeyinin yükseltilmesi için, ulusal hatta bölgesel ölçekte, 'stratejik plânlama' konusu olarak ele almalı ve bu alandaki çalışmalar da teşvik edilmelidir. Elbette bu alandaki stratejik plânlamanın ilk adımı ise "teknoloji öngörü"dür. Ayrıca modern teknolojinin kaynağı bilim olduğu ve pek çok alanda bilimle teknoloji arasındaki sınırlar belirsizleştiği için, teknoloji öngörülerinin, aynı zamanda bilim için de bir öngörü olduğu da bir gerçektir.
ESOGÜ' nün, CITATİON INDEX Yayınları, yeniliğe kapı açan, her türlü fikrin tartışılabildiği, yaratıcılığın gerçekleştirildiği, unvan ve makamların fazlasıyla önem taşımadığı, hiyerarşinin bulunmadığı, bilimsel özgürlüğün ve bilgi birikiminin oluştuğu bir ortamın yaratılmasına da ciddi katkıda bulunacaktır. Ancak bu yayınlar, yerel ve ulusal bazda projelerle desteklenmelidir.
ESOGÜ OSB - sanayi iş birliğinde, ortak hareket etmeli, birbirlerine güvenmeli, sanayiciler de bütçelerinden, Ar-Ge´ ye pay ayırmalıdırlar. Elbette, Üniversitenin, sanayiden gelecek tüm taleplere yanıt verilebilecek güçte olması mümkün değildir. Bu nedenle, üniversite ve araştırma merkezleri, işbirliği içerisinde olurlarsa, sanayicilerin istekleri, daha sağlıklı ve çabuk kolaylıkla karşılanabilir. Ancak ESOGÜ-kurum/kuruluşlar, özellikle de sanayi alandaki işbirliğinin, kurumsallaşması da şarttır.
ESOGÜ, Sayın Prof. Dr. Hasan Gönen ve ekibi sayesinde, ulusal ve uluslar arası alanda mutlaka hak ettiği yeri alırken, ESOGÜ, her alanda üretken bir üniversite de olacaktır. Çünkü üretkenlik, ülkemiz ve insanlık için, en büyük hizmettir. Üretmek, ülkemizin gücü ve zindeliğidir. Eskiye karşı yeninin, karanlığa karşı aydınlığın zaferidir.
Sayın Prof. Dr. GÖNEN ve ekibine. yeni görevlerinde başarılar diliyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi