ESOGÜ, son yıllarda, düzenlediği kongre ve "BİLGİ ŞÖLENLERİ" ile diğer üniversitelere örnek teşkil edecek niteliktedir. Nitekim İzmir'de bulunduğum süre içinde, ESOGÜ tarafından düzenlenen, Ulusal Ali Numan Kıraç Tarım ve 17. Ulusal Ergonomi Kongresi' hakkında, çok olumlu görüşlere tanık olduk.
ESOGÜ, kongre ve sempozyum çalışmalarına devam ediyor. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ESKAM) tarafından 0608 Mart 2012 tarihlerinde, Kongre ve Kültür merkezinde 1. KADIN ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU gerçekleştirdi.
Sempozyumda, Eskişehir'den ve Türkiye'nin pek çok kentinden toplam 121 bildiri sunuldu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Aşkın Asan'ın da konuk olarak katıldığı sempozyumda ayrıca tamamı Eskişehirli olan ressamların gülen kadınların fotoğraflarından oluşan, " Bir Tebessüm" ve "50 Öncü Türk Kadını" isimli 2 fotoğraf sergisi açıldı Senfoni Orkestrası tarafından bir de konser verildi.
Üç gün boyunca, oturumlarda, Ailede Kadın, Bilimde Kadın, Dinlerin Kadına Bakış Açısı, Edebiyatta ve Sanatta Kadın, Eğitimde Kadın, Engelli Kadın, Farklı Kültürlerde Kadın, Göç Olgusunda Kadın, Hukukta Kadın, İktisatta Kadın, Kadın Psikolojisi, Kadın Sağlığı, Kadına Yönelik Şiddet, Kitle İletişim Araçlarında Kadın ve Mimaride Kadın, konuları işlendi ve tartışıldı. Bazı oturumları, izleme fırsatı bulduk.
KADIN ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU ile Türk kadınının sesi oldu. Özellikle de 8 Mart Kadınlar günün de yapılması sempozyumu, daha da anlamlı kıldı. ESOGÜ' ye de yakıştı. Diğer Üniversitelere de örnek oldu. Çünkü üniversiteler, bilgi ve teknoloji üreten ve ülke sorunlarına, çözüm bulan kurumlardır.
KADIN ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU' da, sunumlar, güncel konulardan seçilmiş, çeşitli kaynaklardan faydalanılmıştır. Katılımcıların, ciddi, ağırbaşlı, jest ve mimiklere, sahneyi rahat bir şekilde kullanmaları, ses ve kelimeleri doğru telaffuz etmeleri, Sunum yaparken görsel malzemelerden ve teknolojik cihazlardan yararlanmaları, örnek teşkil edecek nitelikteydi.
KADIN ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU' na katılan kadın akademisyenler, sunumlarıyla, gelecek açısından umut verdiler. Artık kadınlar, kendi kurallarıyla, mücadele ediyorlar. Kadınlar artık, kadın olmanın bilinciyle yükseliyorlar. Önlerini çıkan setleri, birlikte yıkarak, geleceğin yolunu açıyorlar. Kariyerleri, güvenceleri ile de bizde varız diyorlar. Kadınlar artık kendi başlarının da çaresine bakıyorlar.
KADIN ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU' da, gördük ki, kadınlar geliyor, hem de oldukça donanımlı, hazırlıklı, bilinçli ve kadın olarak geliyorlar. Yaşadıklarını ve yaşananları sorgulayarak, bunlardan ders çıkartarak, kendi çocuklarını da bu bilinçte yetiştirerek, kadınlarla ilgili olumsuz toplumsal kuralları ve önlerindeki engelleri, bilgileri ile yıkarak geliyorlar.
Şu bir gerçek ki dünyada ve ülkemizde, kadınlar, her sektörde ve kademe de başarılı performans sergiliyorlar. Orta ve üst düzey yönetime gelebilen kadın sayı artıyor. Ancak hala Yüzde 3-4 oranında, temsil ediliyorlar. Oysa kadınların, kamu ve özel sektörün üst düzey yönetim kademelerine ulaşmaları, evrensel bir durumdur. Yönetim ve profesyonel kadrolar arasında, cinsiye ayrımcılığı azalmasına karşın, kadınların üst düzey yönetici kadrolarına gelmesi, hala engelleniyor. Erkeklere nazaran, daha az ücret alıyorlar.
İLO' nun, raporlarına göre, Japonya'da 50 yıldır kadınlar, yönetimin her kademelerinde, yüze 86 oranın da daha fazla yer alıyorlar. Ancak üst düzey kadrolarda, bu oran yüze 1' dir. Batı da durum, farklı değildir. İngiltere' de üst düzey kadınların oranı yüzde 2' dir. Almanya' da yüzde 3' dür. Türkiye' de ise her 10 yöneticiden biri kadındır. Sermaye sahibi kadın sayısı ise çok azdır.
Oysa kadınlarımız, her alanda erkeklerle, eşit haklara sahip olmalıdır. Nitekim Büyük önder ATATÜRK, " İnsan topluluğu, kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı, toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin? ' demiştir
Türk Kadının, ne batılı, ne de doğulu hemcinslerinden hiçbir farkı yok. Kadınlar, her sektör ve kademe de aktif olarak çalışıyorlar. Büyük çoğunluğu, başarılı kariyer çizgisine sahiptir. Sempozyum da gördük ki kadınlar, kendisi gibi olmaya karar verdi. Başkalarının kuralları ile değil, kendi kuralları ile sahnededirler. Yeter ki ESOGÜ gibi, onların kendilerini ifade edebilecekleri yaşamın, her kademesinde, imkân ve olanaklar sağlansın. .
ESOGÜ Kadın Araştırmaları Sempozyumu'na katkıda bulunanları kutluyoruz.
