Yunus Emre Haftası ile ilgili çalışmalar, Vali Sayın Kadir Koçdemir, Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Vali Yardımcısı Sayın İsmail Küreci, Odunpazarı Belediye Başkanı Sayın Burhan Sakallı ve diğer ilgililerin katıldığı toplantıda ele alındı. Hülasa halkın ve sivil toplum örgütlerinin, hatta YUNUSEMRE KÜLTÜR SANAT VE TURİZM VAKFI' nın da, olmadığı toplantıda, ne gibi kararlar alındı bilmiyoruz ama halka ve sivil toplum örgütlerine rağmen, 'YUNUS EMRE' yi yerel, ulusal ve everensel alanda, tanıtmakta mümkün değildir.
Ayrıca "YUNUSEMRE" ye gönül veren, her türlü maddi ve manevi fedakârlıktan çekinmeyen ve ilimizde, bir "YUNUSEMRE KÜLLİYESİ" yapılması için de büyük çaba sarf eden, Sayın Tayfur BAYAR gibi insanlarımız, niçin davet edilmedi bilinmez. YUNUSEMRE hayranı, insanlarımız, bu tür toplantılarda yer alsa veya her türlü kolaylık gösterilse, Eskişehir' de, Mevlana Külliyesi' ne eşdeğer, YUNUS EMRE KÜLLİYESİ", gerçekleştirilecek, YUNUS EMRE, yerel, ulusal ve uluslararası alanda daha iyi tanıtılacaktır.
Çağımızda, slogan haline gelen, " HALKA RAĞMEN BAŞARILI OLUNMAZ" sözü ortada iken, Eskişehir' deki, icraat ve etkinliklerde, bu kavram, dikkate alınmaz. Sonuçta alınan karalar ve uygulamalar da sürekli olmadığı gibi, halk tarafından da kabul görmez. Her gelen yöneticiye göre de, şekil değiştirir.
Oysa geçmişte Yunus Emre ile ilgili etkinliklerin, "SİVİL OTORİTEYE" devredilmesi veya "KURUMSALLAŞTIRILMASI" hep söylendi. Nitekim Vali Yardımcılarımızdan, Sayın KILIÇASLAN, etkinliklerin, "MÜESSESİZLEŞMESİ" ni önermiş, bir yazımızda, "...Etkinlikleri müesseseleştirme önerisi, gerçekleşir mi bilinmez ama Yunus Emre etkinliklerinin, "Mevlana etkinlikleri" gibi sürekli kalıcı ve sonuç alıcı olması için, Sayın KILIÇASLAN' ın, önerisi, mutlaka hayata geçirilmelidir." demiştik.
Önerilerin, hiçbir hayata geçmediği gibi, Yunus Emre etkinlikleri, her yıl yöneticilere göre değişikliğe uğradı. Hatta kurulan komitelerin aldığı kararlar bile dikkate alınmadı. Vilayet, hazırladığı programlarla, gün kurtarılmaya çalışıldı. Halk katılımı ise yok denecek kadar az oldu.
Nitekim geçen yıl, e-mail gönderen, törenlere de katılan bir okuyucumuz, "... Vilayet önündeki törene 30-40 kişi katıldı. Bu tören, adet yerini bulsun kabilinde bir anma töreni oldu. Bu durum, şehrimiz için hüzün vericidir. Yunus Emre Vakfı'ndan kimse yoktu... Bu tablo, Eskişehir' e yakışmıyor" derken, bir katılımcı da "Yunus Emre ile ilgili konferansa, 5 kişi katıldı. Salon öğrenci getirilerek dolduruldu." diyerek üzüntülerini belirtmişti.
Elbette YUNUS EMRE etkinliklerinde, beklenen katılımın olmamasının, nedenleri var. En önemli neden, çağımızın, başarı için olmazsa olmaz kavramlar haline gelen, "ORTAK PAYDA" ve "EKİP RUHU" , özellikle de " TOPLUM KATILIMI" ve "BEYİN FIRTINASI" gibi kavramların, Yunus Emre etkinliklerinde, ön planda tutulmasıdır. Bu kavramlar, etkinliklere hakim olsa, halkımız, Bu kavramlar sayesinde, toplumdaki kaynaklar harekete geçecek, etkinlikleri maliyetlerini düşecek, halkımız, YUNUS EMRE hakkında daha da bilinçlenecektir.
Öte yandan Eskişehir' de, YUNUSEMRE KÜLTÜR SANAT VE TURİZM VAKFI var. Yıllar önce kurulmasına rağmen, vakıf, bir türlü etkinliklerde, arzu edilen başarıyı gösteremedi. Eskişehir'de, etkili bir icraatı da yok. Hal böyle olunca da Vakıf, ya yeniden yapılandırılmalı, görev alanlar da, " YA GÖREVİNİ ETKİN BİR ŞEKİLDE YAPMALI, YA DA GÖREVİNİ YAPMAYAN ÜYELER İSTİFA EDEREK, vakıf'ı, etkin hale getirecek, kişi/kişilerin, vakıfta görev almaları sağlanmalıdır. Çünkü sürekli kaybeden, hep Eskişehir ve YUNUS EMRE etkinlikleri olmaktadır.
Eskişehir, 'YUNUS EMRE' ye, yeteri kadar sahip çıkmazken, ülkemizde pek çok kent, ilçe ve belde sahip çıkmaktadır. Nitekim Pendik Belediyesi`nin, yaptırdığı, kültürel ve sosyal etkinliklerin düzenlenebileceği, 7 bin metre karelik bir alana sahip, Yunus Emre Kültür Merkezi gerçekleştirdi. Eskişehir' de ise bazen etkinlikleri yapacak salon bulmakta zorluk çekiliyor.
Ayrıca Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftasında, yapılan, sempozyum, sergi, konser, panel gibi, etkinliler, YUNUS EMRE ile örtüşmelidir. Örtüşmeyen hiçbir program, bu etkinlikler içine yer almamalıdır.
Uluslararası Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası" da, strateji, YUNUSEMRE' yi, "TANIMAK " ve "TANITMAK" olmalı, her kesim de etkinliklerde elini taşın altına koymalıdır. Yunus Emre Haftası da mutlaka kurumsallaştırılmalıdır. Çünkü YUNUS EMRE ile ilgili etkinlikler, Valiliğe, belediyelere, bırakılmayacak kadar önemlidir. Aksi halde, Eskişehir, NASREDDİN HOCA gibi, YUNUS EMRE' yi de başka kentlere kaptıracaktır.
