
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK
GERÇEKLERE DİZ ÇÖKÜN...
Rize karşısında ki Eskişehirspor'un, gizlemek istediği bütün sırları su yüzüne çıkarken, ligin geri kalanı içinde aslında kendini ihbar etti.(br)Bir takım 3 günde 4 mevsim yaşar mı? Eskişehirspor yaşıyor... (br)Bu takım deplasmanda ne kadar kalabalıksa. Evinde o kadar tenha... Kurban bayramının bilançosu: İçerdeki Eskişehirspor, deplasmandakine 3 puan daha borçlandı.(br)(br)Beşiktaş maçındaki takım savunmasına methiyeler düzdük. Pazar günü ise mumla aradık. Erkan Zengin için, geçen yılın tozlu raflarından kendini indirir mi diye düşündük. Aynı tas aynı hamam... (br)Maçı izlerken, "Ömer veya Mirkan'ın gol atma şansı, çok karılmış bir destede, ilk çekişte as bulmak gibi bir şey" dedim. Yanılmadım. (br)Pazar günü seni şaşırtın üç şey neydi diye sorsalar, "Lawal, Lawal, Lawal" derim... Onu hiçbir maçta böylesine ruhsuz ve bitkin görmemiştim. (br)(br)Rakip kale önünde, yaptırım gücü yüksek bir anlayış hakim olamadığı içindir ki.(br)Eskişehirspor, kazanma duygusuna ortak olmakla kaderine küsmek arasındaki çizgide kalakalıyor. Evinde ki son 2 maç bunun en büyük göstergesi.(br)Üzülerek yazıyorum ama Beşiktaş ve Galatasaray maçları aslında herkesi yanılttı. O maçlardaki mücadeleye hiç kimsenin bir lafı olamaz. 'Eskişehirspor aynı mücadeleyi sahaya yansıttığı takdirde Bursa ve Mersin'den puan alamaz' da diyemeyiz. Ancak futbolun doğrusu şu ki; büyük hedefler için oyuncu kaliten ve bununla paralel olarak oyun kalitende yüksek olacak!(br)(br)Gerçekleri gizlemek adına, bu puan kayıplarını yalnızca rakiplerinin kapanmasına bağlayanlara ise yalnızca gülüyorum.(br)Çünkü Galatasaray ve Beşiktaş maçında aynı tarza yakın oynayan Eskişehirspor'a gereğinden fazla methiyeler düzenlerin aynı kişiler olduğunu biliyorum.(br)Benim asıl meselem; işlerine geldiği zaman her şeyi Eskişehirsporluluk adına yaptıklarını söyleyerek, futbolcu ayıran yorumculuk.(br)Hazırlık maçında kavga çıkartan, formayı fırlatanlara sahip çıkanlarla, Serdar Özkan'ı acımasızca taraftarın önüne atanların aynı insanlar olması tesadüf müdür(!) (br)Eskişehirspor'un bugünkü kadro kalitesinin bu hale gelmesinin sebebi de; yalan transfer uzmanı menajer gibi çalışan yönetici görünümlüler ile onların yandaş şakşakçı yazarlarıdır...(br)Bazı oyuncuların ne kadar şişirme olduğunu daha göreceğimiz çok maç var önümüzde...(br)(br)Taraftara da seslenmek istiyorum... (br)Bu takım sizin... (br)Ancak sosyal medyada görüyorum ki taraftarın önde gelenleri dahi Rize maçının ardından oyuncuları futbolun acımasız mahkemelerinde sorgu sınavına çekiliyor da... Aynı futbolcuları Beşiktaş ve Galatasaray maçlarında ki futboluyla, yere göğe sığdıramıyorsa... Taraftarında sorgulaması gereken gerçekler yok mudur? Kazanan haklıdır da, kaybedenin hakkı nerdedir? (br)Aslında bu oyuncu grubunun suçu yoktur. Ne yazık ki bazılarının kaliteleri bu kadardır. Suç; enkaz edebiyatıyla ucuz yollu transfer politikası izleyip bu çocuklara o formayı taşıtanlardadır...(br)(br)İlk yarının sonuna kadar iyi niyetlerinden şüphe duymadığımız ve duymak istemediğimiz bu oyuncularla yola devam edeceğimize göre...(br)Kaybetmenin meydanında adam gibi yas tutmayı bile beceremeyenlere karşılık, yürekli ve takımına her şartta sahip çıkan bir düzen oluşturmalıyız.(br)İşte o zaman Eskişehirspor sahada kaybetse de kaybetmiş sayılmaz...(br)Tıpkı Konya'daki final maçında ki gibi...(br)(br)Son olarak;(br)Bir ülkede siyaseti, cemaati futbola egemen olmuşsa...(br)Popüler olma adına yorumculuk ve yazarlık striptiz yapacak hale gelmişse.(br)Ve hakemler futbolun önüne geçmişse.(br)Artık iş işten geçmiştir.(br)Ne diyelim Allah Ertuğrul Sağlam'ın yardımcısı olsun. Eskişehirspor'un ligdeki sıralaması onun taktiksel kabiliyetine de dayalı olacak. Gördük ki; Rize maçında olduğu gibi biraz geç kaldığında sonuç ne yazık ki böyle oluyor.(br)İşte bu yüzden, gerçekleri görmezden gelerek taraftara mavi boncuk dağıtan ve şartlar böyleyken dahi hala bu takımı Avrupa kupalarına gönderen futbol meczuplarına ne diyebiliriz ki! (br)"Herkes kendi gerçekleri önünde diz çökmeli" demekten başka!(br)