
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
GÖNÜLLÜ, İSİMSİZ KAHRAMANDIR
Eğitim Gönüllüleri, Motivasyon Toplantısı, 10 Ocak 2009 tarihinde, Başkent Üniversite' nin, Prof. Dr. İhsan Doğramacı Konferans Salonu' nda yapıldı. Toplantıya, davetli olduğumuz halde katılamadık. Ancak Ankara' dan, edindiğimiz bilgilere göre, bu toplantıda, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı, etkinlik ve faaliyetlerinde yer alan, gönüllüler, eğitim dostları ve yerel destekçiler, bir araya gelerek bilgi alışverişinde bulundu.
TEGV' in, Eğitim Gönüllüleri Motivasyon Toplantısı, diğer STK' lara örnek teşkil edecek nitelikte olup, Gönüllülere verdiği değerinde bir göstergesidir.
Toplantıya, TEGV yönetim kurulu, üyeler, yöneticiler yanında, Ankara, Eskişehir, Afyon, Konya, Nevşehir, Zonguldak, Mersin, Kahramanmaraş ve Yozgat illerinde bulunan 3 eğitim parkı,7 öğretim birimi, 4 Ateş Böceği Gezi Öğretim Birimi olmak üzere, toplam 10 ilden ve 14 etkinlik noktasından eğitim dostları, gönüllüler ve çalışanlar katıldı.
Ayrıca Başkent Üniversitesi' nde, gönüllülerle ilgili etkinliğin gerçekleştirilmesi, Vakıf kavramı açısından da yaralı oldu. Çünkü Başkent Üniversitesi ve TEGV, vakıf kavramının, anlam bulduğu, eğitim kuruluşlarımızdır. Her iki kuruluşumuzda, nitelikli eğitim vermekte ve sosyal sorumluluk taşımaktadır.
TEGV toplantısına, 500'ün üzerinde "EĞİTİM GÖNÜLLÜSÜ" katıldı. Toplantıda Dr. Emre Erdoğan tarafından, "İNFAKTO ARAŞTIRMASI" üzerinde bilgi verildi. Araştırmaya göre, 21. yüzyılın "muhafazakâr" bir yüzyıl olarak başlıyor. O halde, kimin, neyi muhafaza etmeye çalıştığını irdelemek gerekiyor. Yapılan araştırma işte bu irdelemeye Türkiye özelinde ampirik verilere dayanarak ve teorik bir çerçeve oluşturarak, bir katkıda bulunmaya çalışıyor.
Aslında Konuşmacı Dr. Emre Erdoğan "Gönüllük" üzerine geniş kapsamlı bir anket çalışması da yapmış ve TEGV toplantılarında, bu araştırması üzerende katılımcılara bilgi vermektedir. Araştırmaya göre, 55 ülke arasında, gönüllülük bakımından, Türkiye'nin sonuncu sıradadır. Ancak son yıllara gerek yerel, gerekse ulusal bazda ülkemizde, gönüllük kavramı, küçümsenmeyecek sayıda insanımız tarafından kabul görmüştür.
Gönüllülük, bir yaşam biçimidir. Yeni dostluklar kazandırır. Toplumsal projelere karşılıksız katılmaktır. Herkes gönüllü olamaz. Çünkü gönüllüler, kendi kendisini motive etme yeteneğine sahip, başarmayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı ilke edinmiş, iyi ve doğru olduğuna inandığı, bir amaç uğruna çalışan, emeğinin karşılığını 'geleceği yakalayarak' alacağını bilen, nitelikleri olan, insanlarımızdır.
Yine gönüllülük, insanların, sorumluluk anlayışıyla, çıkar gözetmeksizin bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, kendi özgür iradeleriyle, bir sivil toplum kuruluşunun amacı doğrultusunda kullanmalarıdır. Gönüllüler, birer meçhul kahramandırlar. Aynı zamanda, STK' ların, en önemli zenginlik kaynağıdır.
TEGV', gönüllük eğitimi de yapar. Aslında TEGV' in, etkinliklerine katılanlar, özellikle de çocuklarımız, bu eğitimden nasibini alırlar. Gönüllülük, eğitimi alan, her insanımız da gelecekte sosyal projelerde, görev alan birer gönüllü olacaktır. Aslında gönüllük, bir Toplum katılımı" dır. Bir bakıma da insanların, kendi kaderlerini kendilerinin belirlemesidir. Çalıştıkları alanlara, maddi ve manevi katkısı ise çok büyüktür.
Öte yandan toplumsal sorumluluk anlayışı olan, çıkar gözetmeyerek bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, kendi özgür iradesiyle, paylaşmak isteyen herkes, TEGV' e gönüllü olabilir. TEGV, çalışmalarını genelde kadrolu elemanlarla yürütmektedir. Ancak gerektiğinde gönüllülere de ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca sorumluluk duygusu taşıyan, ülkemizin geleceğini düşünen insanlarımız da TEGV' e sponsor olabilir.
Diğer yandan, gönüllülük ve gönüllü katılım yerel, ulusal ve uluslararası alanda, önemini hızla arttıran kavramların başında gelmektedir. Ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve çevresel pek çok alanda, gönüllülük ve gönüllü katılım ile ilgili başarılı uygulamalar bulunmaktadır. Ülkemizde, bu alanda TEGV örnek bir kuruluştur. .
TEGV tarafından, gönüllülükle ilgili bir kamuoyu araştırması yapıldı. Bu araştırma, gençlerin gönüllü faaliyetlere arzu edilen boyutta, katılmadıklarını gösterdi. Türkiye kentsel bölgelerinde yaşayan 18- 35 yaş arası gençler arasında, son bir yıl içerisinde herhangi bir gönüllü faaliyete katılanların oranı sadece yüzde 5 olarak belirlendi
Tüm dünyada olduğu gibi, günümüz Türkiye'sinde de gönüllülük kavramı hızla önem kazanıyor.15 yıl önce, STK' da çalışan gençlere rastlanmazdı. Son yıllarda, STK`larda çalışan genç sayısı hızla arttı. Öğrencilik yıllarında gönüllü olarak STK`larla çalışan gençler, mezuniyetten sonra soluğu STK`ların kapısında alıyorlar. Bu gelişme, gönüllük ve ülkemiz açısından umut vericidir. TEGV ve eğitim gönüllülerini kutluyoruz.