Pazartesi günü, Ağrı Emniyet Müdürlüğü'nden, Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'ne atanan Naci Kuru'yu, ziyaret ettik. Tekrar Eskişehir'de, görev almanın, heyecanı içinde, Eskişehirlileri, huzur ve asayiş içerisinde yaşatmak içinde kararlı gördük. Yıllar önce, Eskişehir' de görev yapması ve kenti tanıması ise hem kendisi, hem de Eskişehirliler açısından, büyük avantajdır. Dikkat ettik. Görüşme süresince spesifik oldu. Öneri ve sorunlara pozitif yaklaştı. Öneri ve eleştirilerini, bir sonuca bağladıktan sonrada talep etti.
Sayın KURU, Uşak, Eskişehir, Malatya'da görev yaptıktan sonra 1993-1996 yılları arasında İsviçre-Bern Büyükelçiliğinde Güvenlik Ataşeliği görevinde bulundu. Evli ve 2 çocuk babası olan Naci KURU 1997 yılında, 4.Sınıf Emniyet Müdürü olarak Bursa'ya atandı. Güvenlik, Çevik Kuvvet, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüklerinde bulunduktan sonra, Bursa ve İzmir illerinde, 5 yıl Asayiş Hizmetlerinden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcılığı görevini yürüttü. 2008 yılında 1.Sınıf Emniyet Müdürlüğüne terfi etti. İzmir Bölgesi Polis Başmüfettişliği görevini yürütürken 20 Aralık 2008' de Ağrı İl Emniyet Müdürü olarak atandı. 2 yıl Ağrı İl Emniyet Müdürlüğü görevinden sonra 22 Aralık 2010 tarihinden itibaren Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü görevini yürütmektedir.
Sayın KURU, faktörler ne kadar değişse de, değişen koşullara uyabilen ve insanlarla da çok iyi ilişki kurabilen, bir yönetici olarak gördük. Özellikle de güler yüzlü olması, insana güven veriyor. Yönetme ve çalıştırma yöntemleri, günümüzün değişen koşullarına ve içinde bulunduğu özelliklere veya şartlara göre, değişiklik gösteriyor. Sorumluluk alanlarındaki işleyişi, yalnızca izlemekle yetinmeyip, aktif bir biçimde işleyişi içinde yer alıyor.
Ayrıca Sayın KURU, bir yönetici de sahip olması gereken bilgi, deneyim, önsezi, işinin başında olma, yetki ve sorumluluk trafiğini, doğru yönlendirme, denetleme, ekibini motive edebilme ve eğitebilme, başarı başarısızlıkları paylaşabilme, gibi meziyetleri yanında çalıştırdığı ve ilişki kurduğu kişi/kişilerin, uzmanlık konularına yatkınlığı ve yakınlığı ile dikkat çekiyor.
Sayın KURU, bir yandan içinde bulunduğu koşulları değerlendirip, olup bitenleri çok iyi görürken, diğer yandan geleceği tahmin etmek için gayret gösteriyor. Gerçi Bilgi birikiminin, her türlü gelişmenin, büyük bir hız kazandığı günümüzde, ileriyi tahmin etmek zorlaştı ama Sayın KURU, bu zorluğu aştığı oranda, ekibi ile birlikte başarılı olacağını biliyor. O nedenle de yetki alanları içindeki işlerde, aktif bir biçimde rol alıyor, sürekli proje üretiyor. İşlerin doğru yapılmasından ziyade, doğru işlerin yapılmasını istiyor.
Sayın KURU, Eskişehir'de bireysel özgürlükleri kısıtlamadan, hukuk çerçevesinde güvenlik çıtasını yükseltecekleri inancında. Bu hususta, Eskişehir'in, demografik yapısında güveniyor. Nitekim Sayın KURU, " Eskişehir'de ciddi bir öğrenci potansiyeli var. Genç nüfus var. Bu nedenle özellikle onların, halkımızın güvenliği için, gereken çalışmaları yapacağız. Bunları yaparken, vatandaşımız ile iç içe olacağız. Onların taleplerini alacağız. Onların talepleri doğrultusunda tabii ki bireysel özgürlükleri kısıtlamadan, hukuk çerçevesinde güvenlik çıtasını yükseltmek için çalışacağız." sözleri ile de umutlandırdı.
Sayın KURU' ya göre, insanların doğuşuyla birlikte sahip oldukları, bir kısım hakları vardır. İfade özgürlüğü, bu hakların, en temel olanlarındandır. Bu temel hak ve özgürlük, her kişinin sosyal ekonomik, kültürel ve siyasal gelişimi için, gerekli olduğu gibi, sosyal ve kültürel grupların, ulusların ve uluslararası toplulukların da uyumlu bir biçimde gelişmesinin ön koşuludur. Kişi/kişiler, düşünce ve ifade özgürlüklerini, yasal izin almak kaydıyla, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapabilir, fikirlerini diğer insanlara duyurabilirler.
Şu bir gerçek ki kişi/kişilerin, güvenliğini sağlamak, dışarıya karşı yapılabilecek ve dışarıdan gelebilecek saldırıları ve provokatörleri engellemek, farklı görüş sahiplerinin, bir birleri ile çatışmasını önlemek, hiçte kolay iş değildir. Ayrıca Sayın KURU' yu, anayasa ve kanunlar çerçevesinde, kişi/kişilerin, dernek, vakıf, sendika ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, kendi konuları doğrultusunda, şiddet içermeyen ve kargaşasız eylemlerini gerçekleştirmelerinin de teminatı olarak gördük.
Şu bir gerçek ki Eskişehir' de, güvenlik yalnız güvenlik güçlerinin gayreti ile sağlanamaz. Eskişehir halkı da mutlaka güvenlik güçlerine, destek vermeli, işlerini kolaylaştırmada üzerlerine düşen görevleri yapmalıdır. Çünkü tüm sektörlerde, halka rağmen başarılı olmak mümkün değildir. O nedenle de Sayın KURU, bu yönde Eskişehirlilere güveniyor, güvenliği sağlamada,"TAKIM RUHU" "ORTAK AKIL, " TOPLUM KATILIMI" ve "ORTAK PAYDA" gibi kavramları, ön planda tutuyor. Eskişehirlilerin, 24 saat kendilerini, güven içinde hissedeceklerini de sıkça vurguluyor,
Hülasa Eskişehir'de, güvenlik emin ellerdedir.
Sayın KURU' yu, kutluyor, yeni görevinde başarılar diliyoruz.
