Profesör öğrencilerine “Stres Yönetimi” konusunda ders veriyordu. Su dolu bir bardağı kaldırıp öğrencilerine sordu;
“Sizce bu su dolu bardağın ağırlığı ne kadardır?”
Yanıtlar, 200 ile 400 gr. Arasında değişti.
Bunun üzerine profesör şöyle dedi;
“Gerçek ağırlık fark etmez. Fakat durum, bardağı elinizde ne kadar süre ile tuttuğunuza göre değişir. Eğer, bir dakikalığına tutarsam, problem yok. Bir saatliğine tutarsam, sağ kolumda bir ağrı oluşacaktır.
Bir gün boyunca tutarsam ambulans çağırmak zorunda kalırsınız.
Ağırlığı aynıdır ama ne kadar uzun tutarsanız size o kadar ağır gelir.
Eğer sıkıntılarımızı her zaman taşırsak, er ya da geç taşıyamaz duruma geliriz, yükler gittikçe artarak daha ağır gelmeye başlar.
Yapmamız gereken bardağı yere bırakıp bir süre dinlenmek ve daha sonra tutup tekrar kaldırmaktır.”
Yükümüzü ara sıra bırakmalı, dinlenip tazelendikten sonra tekrar yolumuza devam etmeliyiz… İşten eve döndüğümüzde, iş sıkıntınızı dışarıda bırakın. Evinize taşımayın. Yarın tekrar alıp taşıyabilirsiniz...