
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
HER İŞİN BAŞI SAĞLIK
Eşimin rahatsızlığı nedeniyle, okuyucularımızdan bir müddet ayrı kaldık. Ancak telefon ve e-maillerle birlikte olmaya devam ettik. Büyük çoğunluğu, yazılarımızın neden çıkmadığı hususunda idi. Özellikle de bir okuyucumuzun, " ... Sizler, bizim düşünce ve fikirlerimizin adeta temsilcisi idiniz. Özellikle de yerel ve ulusal sorunlarla ilgili yorumlarınızı özledik" sözleri karşısında, ne denebilir ki?
Elbette İstikbal Gazetesi'nde, köşe yazamam, rahmetli iki gazeteci dostuma olan "VEFA BORCU" dur. Ancak okuyucularımızın istekleri yanında, yerel ve ulusal sorunlarında etkisinin olduğu bir gerçektir. Eskişehir' de, hatta bazı kentlerdeki yerel basına yazmış olduğumuz yazılarımızla, pek çok sorunu gündeme getirdik. Faydalı olduğunu gördükçe de mutlu olduk. Ancak birçok okuyucu isteğine de köşemizde yer vermediğimiz için de üzüldük.
Şu bir gerçek ki bazı cazip teklifler de aldık. Ancak "VEFA BORCU" nu, her şeyin üstünde tuttuk. Çünkü bu, bir borç değildir, vicdani bir yükümlülüktür. Maddiyatla da ölçülmeyecek kadar önceliklidir. İstikbale yazmış olduğum her köşe yazısında, Rahmetli gazeteci dostlarımıza olan vefa borcunu anımsar, hakkımdaki düşüncelerini bir kez daha hatırlarım.
Okuyucularımızdan, ayrı olduğumuz süre içinde, sağlık sektörünü de yakından tanıma fırsatı bulduk. Gözlemlediğimiz sağlık kuruluşları sağlıkta, nasıl kaliteyi artı artırabiliriz veya hasta ve yakınlarını nasıl memnun ederiz gayret ve çabası içindedirler. Ancak sağlık platformda kalite ve memnuniyeti artırabilmek için, tüm sektörlerin işbirliğine ve aktivitelerinin de bu amaçla koordine edilmesi şarttır.
Elbette tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de sağlık eşitsizliklerinin ekonomik, siyasal ve sosyal olmak üzere, birçok nedeni bulunmaktadır. Ancak insanların, kolay erişilebilir, ekonomik ve kaliteli, sağlık hizmeti alma hakları göz ardı edilemez. Tüm dünyada özellikle de ülkemizde, sağlık hizmetinin erişilebilir, ekonomik ve kaliteli olması konusunda bir duyarlılığa ihtiyaç bulunmaktadır.
Sağlıkta, kaliteyi ve müşteri memnuiyetini, artırabilmek için, sağlık personeline de büyük iş düşmektedir. Nitekim sağlık sektöründe kalite, nitelikli, eğitimli, bilinçli, vicdanlı, sağlık personeli ile orantılıdır. Bir sağlık personelinin, şöhreti ve kimliği ne olursa olsun, hastayı önemsemiyor, kendine de çok güveniyorsa, hata yapması kaçınılmazdır. Bu hata da hastaya fatura edilir. Çünkü öyle hastalıklar vardır ki vakit, hastalığın seyri açısı dan en önemli unsurdur. Çünkü pek çok hastalığın, erken tanı, teşhis ve tedavisi, insan yaşamı ile orantılıdır.
Öte yandan, hizmet kalitesi, hem sağlık kurum/kuruluşu, hem de hasta için önemlidir. Hastanın istek ve beklentileri, hizmet kalitesinin değerlendirilmesinde, önemli faktörlerdir. Ayrıca Sağlık hizmet kalitesinin tanımlanması, zor olduğu kadar, ölçülmesi de çok güçtür. Ancak hasta perspektifi, özellikle de memnuniyeti, sağlık hizmet kalitesinin, en önemli belirleyicisidir
Sağlık sektöründe, canla başla çalışan, hastasını tedavi için, her türlü fedakarlığı yapan sağlık kurum/kuruluşları olduğu gibi, sağlık personeli de vardır. Eşimin rahatsızlığına teşhis koyan, Gastroenteroloji uzmanı Sayın Dr. Baybora KIRCALI, ameliyatını gerçekleştiren, Sayın Prof. Dr. Bekir YAŞAR, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzman Dr. Gürkan Uysal'ın, tanı, teşhis ve tedavileri, hasta ile olan iletişimleri, ilgi ve alakaları, diğer sağlık kurum/kuruluşlarına örnek teşkil edecek niteliktedir.
Öte yandan, eşim hala Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde, Sayın Prof Dr. Bekir YAŞAR ve ekibi tarafından tedavi edilmektedir. Sayın Prof. Dr. Bekir YAŞAR ve ekibinin ve bölüm hemşire ve çalışanlarının, gayret ve çabalarını gördükçe, sağlık sektörünün geleceğine umutla bakıyoruz. ESOGÜ araştırma ve uygulama Hastanesi' nin, Eskişehir ve bölge için, ne kadar önemli olduğunu da tanık oluyoruz.
Eskişehir halkı, ESOGÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi' ne sahip çıkmalı, her türlü desteği de vermelidir. Çünkü tıp, sürekli ve hızlı değişim içinde olan ve hemen her gün, yeni tıp teknolojisine sahip olan bir alandır. O nedenle de hastaneye yapılacak, her türlü maddi ve manevi destek, hastaların, tanı, teşhis ve tedavisine katkıda bulunurken, geleceğin doktorlarının da en iyi şekilde yetişmesine de, katkıda bulunacaktır.
Ayrıca da eşimin sağlığı için caba gösteren, Sayın Prof. Dr. Bekir YAŞAR ve ekibine, Sayın KIRCALI ve Sayın UYSAL' a ve hemşirelerimize, zor günlerimizde yanımızda olan, bize moral veren, hayırsever insanımız, Sayın Tafur BAYAR ve eşine, hakkımızda olumlu düşünen tüm okuyucu, dost ve yakınlarımıza, teşekkür ediyorum.