Ersun Hoca'nın adını ilk duyduğumda Halil Başkan iyi bir tercih yaptı diye düşünmüştüm. Ancak Ersun Hocam beni yanılttı. Bunu alınan sonuçlara bakarak söylemiyorum. Bir kere kendi oyun tarzını takıma yerleştiremedi. Sezonun ilk yarısındaki o mücadeleci takım gitti yerine sıradan bir takım geldi. Hâlbuki Ersun Hoca göreve başladığında, Skibbe dönemini kastederek, Eskişehirspor oyunun tek tarafını iyi oynuyor, bundan sonra hücumu da iyi oynayacağız demişti. Seyir zevki yüksek bir futbol izleyeceğimizi beklerken, bırakın zevk almayı sinirden hasta olmak üzereyiz. Üstelik en iyi becerdiğimiz savunmayı da artık yapamıyoruz. İlk yarının son beş haftasında kalesinde tek gol görmeyen Ivesa, şimdi öyle goller yiyorki, bir anda istenmeyen adam oldu.
Eskişehirspor'un kadro kalitesi olarak ligdeki birçok takımdan iyi olduğuna inanıyorum. Bazı mevkilerde eksiğimiz olduğu doğru ama buna mevcut kadro içinden çare üretmek de Hoca'nın görevi. İşte Ersun Hoca bu çareyi üretemedi. Kaptan Sezgin sakatlandıktan sonra sağımız koridor oldu. Bu bölgede sıkıntı hala devam ediyor. Ayrıca gol bölgesindeki oyuncu tercihlerindeki istikrarsızlık, hem oyuna hemde sonuca yansıdı. Anlaşılan kulüp takımı çalıştırmadan geçen zaman içinde Ersun Hocamın bazı yetenekleri paslanmış. Özellikle oyuna müdahale etme konusunda kendisini hayretler içinde izliyorum. Kayseri Hocası Şota daha 34.ncü dakikada iki değişiklik yaptı ve bir anda oyun yön değiştirdi. Rakip orta sahayı parsellerken Ersun Hoca hiçbir varlık gösteremeyen Tello'ya 90 dakika sabretti. Zaten Antep maçında her şey aleyhimize gelişirken oyuna müdahale etmeyerek tepkileri üzerine çeken Ersun Hoca, bu sefer de yaptığı etkisiz değişikliklerle hepimizi şaşırtmaya devam etti. Önümüzde mutlaka kazanmamız gereken maçlar var. Bu yüzden kalan maçlarda Ersun Hoca'dan kariyerine ve klâsına yakışır bir kenar yönetimi beklemek hakkımız diye düşünüyorum.
Normal sezonun kapanış maçında Mersin ile karşılaşacağız. Avrupa Kupasına katılma yolunda devam mı edeceğiz, yoksa hiçbir anlamı olmayan Bahar Kupasında gazozuna maçlar mı oynayacağız, bu hafta sonu belli olacak. Mersin tam bir deplasman takımı. Hatta takımların dış saha maçlarına göre yapılan puan cetvelinde ikinci sırada yer alıyorlar. Kendi sahalarında oynadıkları Karabük maçını televizyondan seyrettim. Karabük iki attı ama en az iki üç katını kaçırdı. Mersin ligi erken bitirmiş havasında. Eğer biz bu haldeki Mersin'i yenemez ve play off'lara katılamazsak gazeteler "Herkes gider Mersin'e, EsEs gitti tersine" diye atacak başlıklarını. Hiç birimiz istemeyiz böyle bir şeyi. Layık olanı layıkıyla yapalım, play off hakkını söke söke alalım.