1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Herkes seçim tahminini kendi yapsın...

 


Bir önceki seçimin sonuçlarına bakarak bir sonraki seçimin sonuçlarının ne olacağını söylemek kesinlikle mümkün değildir.


Ancak…


Bir önceki seçimin sonuçlarına bakarak bir sonraki seçim sonuçlarının ne olabileceği konusunda ancak tahmin yürütülebilir.


Şöyle ki:


Eğer ülkede bir önceki seçim şartları bir sonraki seçim şartlarından daha da iyiye gittiyse, bu işten iktidar avantajlı çıkar…


Dolayısıyla…


Yapılacak seçimi iktidarın kazanma olasılığı bir hayli yükselir.


Eğer ki, ülkede bir önceki seçim şartları, bir sonraki seçim şartlarından daha kötü hale gelmişse, bu durum iktidara dezavantaj, muhalefete ise avantaj yaratır.


Yani…


İktidarın seçimleri kazanma olasılığı bir hayli düşer…


Sonuç olarak…


Yapılacak seçimlerin sonuçlarına ilişkin tahminde bulunmak için bakılması gereken tek yer, bir önceki seçim ile bir sonraki seçim arasında geçen o süreçtir.


Son yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimlerinden bu yana geçen 8 aylık süreci herkes kendince değerlendirip, kendi tahminini rahatlıkla yapabilir…


Hatta herkes…


Bu 8 aylık süreçte işler iyiye gitmiş, en azından aynı seviyede devam etmişse “İktidar bu seçimleri yeniden kazanır”, işler kötüye gitmişse “İktidar bu seçimleri kaybeder” yorum ve tahmininde rahatlıkla bulunabilir…


 


.....


 


Aynı havayı soluyoruz ama…


 


Bazı kişiler:
-Başkalarının eleştirilerine gelemezler.
-Karşısındakileri kendi istekleri ve amaçları için kullanmayı severler.
-Güç ve sevgide doyumsuz, kendilerini eşi bulunmaz biri olarak görme özellikleri vardır.
-Kimseyle empati kuramazlar.
-Karşısındakilerden onay ve ilgi beklerler.
-Beklentileri karşılanmadığında benlik saygıları sarsılır, kırgınlık ve çökkünlük yaşarlar.
-Kendilerine ilgi göstermeyen, saygı duymayan herkesi küçümserler.
- Hayallerini abartmaya, kendilerini haklı çıkartmaya, başkalarını kandırmaya çabalarlar.
-Umutsuzluğa kapılmadan, tüm gerçekleri saptırırlar.
-Başkalarına imrenir, rahatlarından ödün vermezler.
-Başkalarını kıskanır, kendilerini beğenirler.
-Bu kişilik bozukluğunun teşhisi oldukça zordur.
-Bu kişiler yaşları ilerledikçe, güzellikleri ve güçleri kayboldukça oldukça zorlanırlar.
-Olumsuzluklar karşısında öfkelenir, intikam duygusu beslerler.
-Yaşamlarına yapılan eleştirilerde umursamaz hal alırlar.
-Yapılan eleştirileri değersiz görürler.
-İnsanları kullanmayı severler.
İşte bu belirtiler kişilik bozukluğunu gösterir ve bu özelliklere sahip kişilerin yakalandığı hastalığa da NARSİS denir.
Narsistik kişilik bozukluğu tanısı koymak aslında çok da basittir.
-Kendisinin çok önemli olduğunu düşünen kişiler
-Sürekli olarak sınırsız güzellik, zeka, güç veya kusursuz sevgi üzerine kafa yoran kişiler
-Her zaman beğenilmek isteyen kişiler
-Kendinin eşi bulunmaz biri olduğunu düşünen kişiler
-Kendinin kayırılacak biri olduğunu düşünen ve hak kazandığını zanneden kişiler
-Başkalarını kendi çıkarları için kullanan kişiler
-Başka insanların duygularını anlamada isteksiz kalan, empati yapamayan kişiler
-Başkalarını kıskanan ya da başkalarının onu kıskandığını düşünen insanlar
-Kendini beğenmiş ve küstah bir kişiliğe sahip olan kişiler
Yukarıdaki kriterlerin en az beş tanesinin bir arada olması halinde, biz bu insanla ilgili “Narsistik kişilik bozukluğuna sahip” diyebiliriz.
Sonuç olarak…
Her birimiz, çevremizde, bizi ülke genelinde ve yerelde yönetenler de başta olmak üzere çok sayıda narsis insanla yaşıyoruz.
Zaten bu yazıyı okurken bile her birinizin aklına en az 5-6 ismin geldiğini hissediyor gibiyiz.
Biz bu yazıyı, biri ya da birileri için yazmadık elbette.
Ancak…
Yazdığımız bu yazıyı okuyanların, bu yazıyı birilerine yamayacağını da biliyoruz.
Zira…
Yönetenlerden komşulara, akrabalardan arkadaşlara kadar her bir yanımız maalesef narsistik kişilik bozukluğuna sahip insanlarla dolu.
Ve biz tüm bu insanlarla aynı havayı soluyor ve varlıklarına resmen sabrediyoruz…


 


.....


 


Eski AKP’li yeni CHP’li Mustafa önder’in ilginç paylaşımı


 


Mustafa önder AK Parti’nin Tepebaşı ve Büyükşehir belediye Meclis üyesiydi.


AK Parti’den istifa etti.


CHP’ye geçip, CHP’den belediye meclis üyeliğine aday adayı oldu.


CHP meclis üye listesinde hem Tepebaşı hem de Büyükşehir meclis üyeliğine seçilebilecek bir yer buldu.


Eski AK Partili, yeni CHP’li Mustafa önder önceki gece, yani Kandil gecesi, kişisel sosyal medya hesabı üzerinden ilginç bir kandil kutlaması paylaşmış.


Paylaşımında, Büyükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in dua ederken çekilmiş fotoğrafının üzerine “Allahım bu kentin bozulmasına müsaade etme. Hayırlı Kandiller” yazmış…


önder’in bu paylaşımı ilginç bulunmuş olmalı ki, söz konusu paylaşım gece boyunca sosyal medya üzerinde dolaşıp durmuş…


Doğrusu paylaşım bize de ilginç geldi!


.....


 


Seçim bürosu değil reklam bürosu…


 


Mahalli seçimler nedeniyle partiler ve adaylar, buldukları hemen hemen her boş dükkanı seçim bürosu haline çevirdi.


Şehirde her adım başı bir parti ya da başkan adayının seçim bürosuyla doldu.


Dün bir mail aldık bununla ilgili…


Maili gönderen vatandaş, “gözümüzü nereye çevirirsek bir parti ya da başkan adayının seçim bürosuyla karşılaşıyoruz. üzeri parti bayrağı ve aday fotoğraflarıyla giydirilmiş bu seçim büroları her yerde. Ancak dikkat ediyorum, seçim bürosu olarak açılan yerlerin neredeyse büyük bir bölümü kapalı. Yani seçim bürosu olarak açılmış, üzerleri bir güzel giydirilmiş ama kapısı kilitli, içerde hiçbir şey yok. Sadece reklam amaçlı yapılmış” dedi.


Dikkat ettik, söylediklerinde gerçekten haklılık payı var.


Zira…


Açılanlar seçim bürosu olmaktan ziyade reklam bürosu olmuş…

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi