1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Hindistan'dakilerden daha fazla öküz geziyor bizim cadde ve sokaklarımızda...

-Adam kullandığı aracı yol üzerinde öyle bir yere koyuyor ki, koca yolun trafiğe kapanıyor olması umurunda bile değil...
-Adam kullandığı araçla kaldırımda yürüyen insanların yanından öylesine hızlı geçiyor ki, kaldırım kenarında biriken suyu sıçratarak, insanları tepeden tırnağa ıslatması derdi bile değil.
-Adam kullandığı araçla yaya geçidine öyle bir hızla geliyor ki, geçitten karşıya geçmeye çalışan yaya canını zor kurtarıyor. Bir de üstüne üstlük okkalı bir küfür yiyor.
-Adam kullandığı aracı AVM otoparkının kapısına yakın olsun diye göz göre göre getirip, engelliler için ayrılan yere bir güzel koyuyor. Uyardığınızda neredeyse "Ne olacak canım. Onlar da biraz yürüyüversin" diyecek.
-Adam öküzlüğe öyle alışmış ki, e ışık yanar yanmaz önünde araç olmasa dahi varmış gibi kornaya basıyor uzun uzun.
-Adam sicim gibi yağmurun yağdığı bir ortamda kavşağa öyle bir geliyor ki, bırakın o yağmurda karşıya geçmeye çalışan çoluk çocuk ve kadınlara yol vermeyi, neredeyse vatan haini ilan edecek.
-Adam kullandığı aracını kaldırım üzerine park edip gidiyor.
-Adam bisiklet ve motosikletini yaya yolu üzerindeki en yakın ağaca bağlayıp, yaptığı gayet normalmiş gibi davranıyor.
-Adam tramvay yolunu kendine ayrılmış yol gibi kullanıyor.
-Adam kullandığı araçla kırmızı ışık nedir bilmiyor.
"Adam" diyoruz ama yukarıda saydıklarımızı yapanların adamlık ile alakası yok.
Hani zaman zaman "Cadde ve sokaklar Hindistan trafiği gibi" benzetmesi yapılıyor ya...
Aslında Hindistan'ın gözünü seveyim.
Zira...
Bizim Cadde ve sokaklarımızda Hindistan'dakilerden daha fazla öküz geziyor...

.....
Servisler kendisini
tramvay mı zannediyor?
Tramvayların özel bir durumu var.
Kavşağa yaklaştığında tramvay kullanan vatman'lar aracın bir düğmesine basarak sinyalizasyon sistemini değiştirebiliyor.
Yani...
Tramvay kavşağa yaklaşırken, kavşakta bulunan ışıkları yaya ve araçlara kapatabiliyor.
Böylelikle.
Tramvay kavşakta durmayıp, yoluna devam etmiş oluyor.
Tabi bu sadece tramvay'a özel tasarlanmış bir durum.
Ancak...
Tramvay'a özel bu durumu sanki kendilerine de özelmiş gibi kullanan servis araçları var.
Yani...
Okul ve personel taşıyan servis araçlarından bahsediyoruz...
Bazı servis araçları, kavşağa geldiğinde, kendilerine kırmızı ışık da yansa durmuyor.
Bastırıp geçiyor.
Hâlbuki böyle bir ayrıcalığı yok.
Sinyalizasyonu yönetme durumu da yok.
Ama gelin görün ki, hiçbir ışıkta durmuyor.
Üstelik...
Bunu alışkanlık haline getiriyor.
Dahası...
Hem karşıdan karşıya geçen yayaları hem de kendisine yeşil ışık yanan araçları tehlikeye atma pahasına yapıyor bunu.

Sonuç olarak...
Eskişehir Cadde ve sokaklarında kendisini tramvay zanneden servis araçları dolaşıyor.
Hiçbir trafik kuralı onlar için işlemiyor.
İşin tuhaf tarafı...
Hiçbir ceza da işlemiyor olmalı ki, her biri bunu yapmaya ısrarla devam ediyor...

.....
Hükümet bu uygulama
ile ayağına mı sıktı?
Hükümet, yaşanan ekonomik sıkıntıyı da göz önüne alarak KOSGEB aracılığıyla 15 Bin KOBİ'ye 50 bin TL faizsiz kredi verilmesi kararı aldı.
Bu, KOBİ'lere ekonominin kritik günler yaşadığı süreçte "Can suyu" olarak duyuruldu.
Ancak...
Söz konusu faizsiz krediden yararlanmak için 250 binin üzerinde müracaat oldu.
Yani...
15 bin KOBİ söz konusu 50 bin TL faizsiz krediyi almaya hak kazanırken, 200 binin üzerindeki müracaat sahibi bu haktan yararlanamadı.
Dolayısıyla...
Hükümetin aldığı karar doğrultusunda uygulanan 50 bin TL faizsiz kredi verilmesi kararı, bu parayı almaya hak kazanan 15 bin kişiyi sevindirdi.
Ancak...
Müracaatta bulunduğu halde faizsiz krediyi alamayan 200 binin üzerinde kişi hayal kırıklığı yaşadı.
Sonuç olarak...
Faizsiz kredi alan 15 bin kişi hükümete dua ediyor.
Faizsiz krediyi alamayan 200 binin üzerindeki kişi ise hükümete veryansın da bulunuyor.
Dahası...
Müracaatta bulunmasına rağmen kredi alamayanlar, kredi alanların hükümete yakın eş, dost, akraba olduğuna, bu işte torpil döndüğüne falan inanıyor.
Ne diyelim?
Hükümet galiba müracaatların bu denli fazla olacağını hesap edemedi?
Yoksa, övgü alacağı bir uygulama bu denli tepkiye döneceğini bilse bu işe bu şekilde girer miydi?

.....
Asgari Ücrete
ne zam ama!
Memur, patronuna giderek:
– Zam istiyorum efendim.. Demiş.
– Peşimde koşan üç şirket var. Yoksa yakında beni bulamayacaksınız, bilesiniz..!
Patron sormuş:
– Hangi şirketler onlar?
Memur:
– İnanmıyorsanız söyleyeyim efendim.. Demiş.
Elektrik, doğalgaz ve su şirketleri..!
Asgari ücrete 104 lira zam geldi.
1300 lira olan Asgari ücret 1404 lira oldu.
Bu zam sonrası yukarıda yer alan fıkrada olduğu gibi pek çok insan patronunun yanında alacak soluğu.
Muhtemelen...
Fıkrada olduğu gibi "Elektrik,doğalgaz ve su şirketleri peşimde" diyecek...
Yalan da değil hani!

.....
Biraz da gülmek laz›m
Kadının biri, yanında 10 tane çocukla anaokuluna gitmiş. Çocuklarını anaokuluna yazdıracakmış. Müdire hanım şaşırmış ve çocuklarının isimlerini sormuş. Kadın da, "Ahmet" demiş. Okul müdürü bayan yine şaşırmış:
– "Yani hepsinin ismi Ahmet mi? Nasıl zor olmuyor mu hepsi tek isim?" Kadın zor olmadığını mamafih işinin daha kolay olduğunu söyler. Hatta şöyle bir örnek verir:
– "Ahmet yemeğe gel diyorum, hepsi geliyor. Ahmet hadi çıkıyoruz diyorum, hepsi benimle dışarı çıkıyor." Müdüre hanım şaşkınlık içinde, "Peki bir tanesine özel birşey yapsan nasıl çağırıyorsun, karışmıyor mu?" diye sormuş. Kadın da:
– "O tür durumlarda soy isimleriyle sesleniyorum."

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi