Büyükerşen'in Cumhurbaşkanlığı işi ile ilgili konuşacağız...
Biliyorsunuz, ülke gündeminde en çok konuşulan isim Büyükerşen...
Çünkü;
Ak Parti adayının karşısına en çok O'nun yakışacağını düşünüyor herkes...
Başta da CHP'liler...
***

Hem parti, hem de grup toplantısında ortak görüş Büyükerşen'den yana oldu...
Parti tavanı tarafından yapılan yoklamalarda da yine O'nun adı geçti.
Ancak;
Henüz bu işin adını koyması gerekenler tek laf etmedi.
***

Kılıçdaroğlu bu süreçte Eskişehir'e de geldi.
Büyükerşen'le buluştular.
Herkes ikilinin Cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerine konuştuğunu düşünüyordu.
Fakat tek kelime etmediler.
Bırakın bu işi konuşmayı, nasıl bir Cumhurbaşkanının seçileceği konusunu bile görüşemediler.
Ki;
Bu konuda ilk düşüncesini açıklayan Büyükerşen oldu.
"Cumhurbaşkanının yasal statüsü nasıl olacak?
Görev yetkilerinde neler olacak?
Önce bunların cevaplarını bulalım, sonra isimleri konuşalım.
Biz her zamanki gibi yanlış yapıyoruz, yine isimler konusunu gündeme getiriyoruz" dedi.
***

Büyükerşen bunları söyleyince, Kılıçdaroğlu'da tekrarını söylemeye başladı.
Hem de konu her açıldığında, noktasına virgülüne aynı şeyleri tekrarlamaya başladı.
Ahalinin de aklı karıştı böyle olunca.
"Her ikisi de aynı şeyleri söylediğine göre, anlaştılar" yorumları yapıldı.
***

Aslında ilk söylediğimiz doğruydu.
Yani, ikili sahiden de bu konuyu hiç konuşmadılar.
Ancak;
Her iki kişinin de aklından aynı şeylerin geçtiğini söyleyebiliriz.
Kılıçdaroğlu;
"Büyükerşen bu işe uyar!" diye düşünüyor.
Büyükerşen'de;
"Ben bu adaylığı yaparım, herkesi de kendi etrafımda toplarım!" diyor...
Bunlar net!
***

Hatta daha ileri gideyim...
Büyükerşen bir teklif gelmesi durumunda adaylık işine kesinlikle girecek.
Ciddi ciddi adaylığa sıcak baktığını düşünüyorum.
Gelen haberler de, Büyükerşen'in böylesine bir düşüncede olduğu doğruluyor.
Fakat;
Büyükerşen'in önünde iki tane engel duruyor.
Birisi;
Partisi bu teklifi yapacak mı?
İkincisi ise;
"Teklif gelirse, Eskişehir'i bırakır gidersem ne olur" endişesi...
***

Endişe boşuna değil...
Çünkü kanun, başbakanın istifa etmesi ile yerine vekil bırakıp aday olabileceğini yazıyor.
Yani seçimi kaybettiğinde Başbakan yine Başbakanlığına devam edecek.
Ancak;
Belediye Başkanları için kesin bir hüküm yok.
Kanun "Görevine geri döner" demiyor.
Ancak;
"Görevine geri dönemez" de demiyor...
Bu muallak Hoca'nın kafasını karıştırıyor.
Anlayacağınız;
Şu an geçilmesi gereken iki set var.
Aşıldığında Ak Parti'nin karşısındaki aday Büyükerşen olacak...
Bu kesin!