7-Ahmet URFALI (DOLUNAY)

7-Ahmet URFALI (DOLUNAY)

İL GİDER TÖRE KALIR

İbrahim Kafesoğlu, atalarımızın hayatını değerlendirirken; "Bozkırlı, çobanlığın geliştirdiği, sevk-idare kabiliyet ve emretme-itaat alışkanlığını , 'hayvan sürülerinden insan kütlelerine intikal ettirmek ' suretiyle beşeriyet tarihinde çok etkili bir dinamizm içine girerek, bambaşka bir dünya görüşü elde etme şansına erişmiştir. Bu durum, bütün sosyal, ekonomik, hukuki cepheleri ile tarihte ilk sosyal organizasyonun açık belirtisinden başka bir şey değildir, " der. Bu sosyal organizasyonunun ilişkileri töreye göre düzenlenir. Çünkü kalıcı olan töre, devleti yeniden kurabilir.
Nitekim, Orhun Abideleri'nde; töreyi kazanmak, töreyi düzenlemek, törece yaşamak, töreyle büyümek, töreyi bırakmak, töreyi tutmak, töreyi bozdurmamak şeklinde onlarca deyim geçer. Töre kavramı, Kutadgu Bilig'de "küntogdı" sembolüyle anlatılmıştır. Küntogdı anlamı itibariyle güneş manasına gelmektedir. Güneşin tabii yapısına benzetilen törenin yerine konulmuştur. Eserde işlenen ütopik devlet fikri içerisinde Hakanı temsil etmektedir. Yani, Küntogdı=Hakan=Töre=Güneş olarak sembolleştirilmiştir. Küntogdı'nın ifadeleriyle açıklanan güneş=töre benzetmesinin ne kadar yerinde olduğu ortadadır. "Güneşe bak, küçülmez, bütünlüğünü daima muhafaza eder, parlaklığı hep aynı şekilde kuvvetlidir.", "Benim tabiatım da ona benzer, adalet ile doludur ve hiçbir vakit eksilmez", İkincisi- güneş doğar ve dünyayı aydınlatır, aydınlığını bütün halka eriştirir, kendinden hiçbir şey eksilmez", "Benim de hükmüm bu öyledir, ben ortadan kaybolmam; hareketim ve sözüm bütün hak içindir aynıdır.", "Üçüncüsü- bu güneş doğunca yere sıcaklık gelir, o zaman binlerce renkli çiçekler açılır.", " Benim bu törem hangi memlekete erişirse, o memleket baştanbaşa kayalık dahi olsa, hep düzene girer." Tanrı iradesinin, tabiat nizamını tesis edişiyle törenin beşeriyeti ıslahı arasındaki tabii ahengi düşündürmektedir. Nitekim "Güneş doğar temiz veya kirli demeden her şeye aydınlık verir, kendisinden bir şey eksilmez.", "Benim de hareketim tıpkı böyledir, herkes benden nasibini alır", " Bir de güneşin burcu sabittir, bu sabit dediğim, temeli sabit olduğu içindir.", "Güneşin burcu Arslan'dır ve bu burç yerinden kımıldamaz; yerinden kımıldamadığı için evi bozulmaz.", "Benim tavır ve hareketime bir bakın; benim de katiyen değişmez."
Kararlar töreye göre verilir. Ulusun teminatı her şeyden önce töredir. Zira ahlâki, sosyal, siyasi ilkeler töreye göre tespit edilerek, uygulanır.
Törede ortaya konulan ilkelerin doğruluğundan, âdil oluşundan kimsenin şüphesi yoktur.

Zira "töre konuşunca hakan susar." Adalet, bey ile ulusa aynı dağıtılır, kimsenin ayrıcalığı olamaz.
Töre kelimesi ile Türk adı aynı kökten çıkmıştır. Türk ; töreli, kanun-nizam sahibi, Tanrının has yaratığı, töresi olan, güçlü-kuvvetli anlamlarına gelir.
Hakanlar, devleti töre ile yönetirler. Selçuklu ve Osmanlılar, eski örf ve âdetlere "Oğuz Töresi" deyip uyarlardı. Töre, Türk ordu sisteminde hiçbir taviz vermeden günümüze değin uygulanmıştır. Çünkü göçer-bozkır hayatı güçlü bir ordunun sürekli hazır bulundurulmasını gerektirir. Devlet töresini hakan ve kurultay, halk töresini ulus kendisi yürütür. Töre sayesinde dağınık kitleler ulus-millet haline gelir. Törede, yalan söylememek, hırsızlık yapmamak önemli olup, aksi davranış gösterenler çok şiddetli cezalandırılır.
Sosyal dayanışma, toplumsal yardımlaşma, konukseverlik Türk töresinin mühim göstergeleridir. İmece'den kaçana hiç tesadüf edilmez. Muhtaçlara yardım etmek Türk'ün en başta gelen vasfı olmuştur. Aile yapısındaki saygı, sevgi ve bağlılık başlı başına bir örnek teşkil eder. Eline, diline, beline sahip olmak her insanın davranışıdır, Oğuz töresinde. Eline sahip olmak; devletine-milletine, vatanına bağlılıktır. Diline sahip olmak; kötü sözden sakınmak, faydasız söz söylememek, hayrı konuşmaktır. Beline sahip olmak; soyunu korumak, soyuna bağlanmak anlamındadır. Anadolu'da huysuz, geçimsiz, nizacı insanlara "töresiz" denir.
Kut anlayışı, yalan söyleyen hakanın düşürülmesi, hakanların mal yığmayarak yağmalatması, halkı için sürekli çalışması Türk töresinin hakanlarla ilgili düzenlemeleridir. İslam'ın dinamizmi; Türk ahlâkı, doğruluğu ülkü ile birleşerek, hem Türklük ve hem de insanlık için yeni hamleler atılmasına vesile olmuştur.
Hayme Ana'nın öğüdüdür, çağların içinden süzülüp gelen sen ve herkes, her türk için, kulak ver dinle:
"Ululuk isteyen töreden ayrılmasın."



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7-Ahmet URFALI (DOLUNAY) Arşivi