Tıp fakültelerinde görev yapan öğretim üyelerinin muayenehane açması sıkça gündeme gelen bir konu…

Gündeme gelmesi boşuna değil…

Her şeyden önce büyük bir haksızlık söz konusu…

Dahası yaratacağı ciddi sorunlar var.

Emeklilik hakkı kazanan öğretim üyeleri arasında üniversiteden ayrılmayı düşünenlerin sayısı oldukça fazla…

Aralarında emeklilik dilekçesini hazırlayanlar var.

Zamansız ayrılıklar üniversitelerde ciddi bir kadro zafiyeti yaratacak.

Üniversitelerde kadro sıkıntısı olduğu bilinen bir gerçek…

Yeni ayrılanlarla birlikte sıkıntı daha da büyüyecek.

Bazı dallarda ders verecek hoca bulunamayacak…

Tüm bunlar haksızlık içeren uygulamanın genel sonuçları…

Onların dışında Eskişehir’de yaratılan özel bir olay var.

Aslında ‘’skandal’’ demek bile yanlış olmaz…

Yaratıcısı da İl Sağlık Müdürlüğü…

Dün uzun uzadıya dile getirdik…

ESOGÜ’lü öğretim üyeleri, Bursa İstinaf Mahkemesi’nde açtıkları davayı kazandılar.

İl Sağlık Müdürlüğü, davayı Danıştay’ a taşıdı.

Bursa İstinaf Mahkemesi’nin öğretim üyeleri lehine verdiği karara itiraz etti.

Bu da İl Sağlık Müdürlüğü’nün yasal hakkı…

‘’Neden itiraz etti’’ diye kızılamaz…

Yukarılarda ‘’itiraz edin’’ talimatı gelmiştir de zaten…

Bu tamam da, itiraz sırasında yapılan bir iş var ki inanılır gibi değil…

Davayı kazanan öğretim üyeleri için Danıştay’a itiraz edilirken bir öğretim üyesi hakkındaki karara itiraz edilmez…

İtiraz edilmeyince ne olur?

Danıştay Onuncu Dairesi tarafından oy çokluğu (3’e 2) ile alınan karar, itiraz dışı bırakılan öğretim üyesini bağlamaz…

Diğer öğretim üyeleri, ‘’ya üniversiten ayrılma ya da muayenehaneyi kapatma’’ tercihine zorlanırken, Prof. Dr. U.İ böyle bir durumla karşı karşıya kalmaz…

Bir başka anlatımla da o öğretim üyesi hem ESOGÜ Tıp Fakültesi’ndeki görevine devam edecek hem de açtığı muayenehanede hasta kabulü yapabilecek.

Böylesi bir olaya ‘’skandal’’ denmez de ne denir…

Dün de sorduk…

Tüm öğretim üyeleri hakkındaki karara itiraz edilirken U.İ hakkındaki karara neden itiraz edilmedi?

Neden olarak akla gelenler belli…

‘’Gözden kaçırılmış’’ olabilir mi?

Hakkındaki karara itiraz edilen öğretim üyesi sayısı çok olsa belki ‘’olabilir’’ denilebilir.

Ancak sayı çok değil…

20 kadar ya var ya yok…

20 kişilik bir listede bir ismin gözden kaçırılma olasılığı ‘’yok’’ denilecek kadar az…

İlk kontrolde tespit edilir ve eksik giderilir.

Onun için itiraz edilmemesini nedeni ‘’gözden kaçırma’’ olamaz…

‘’Neden’’ sorusuna yanıt olarak akla gelen bir başka şey var.

O da ‘’kıyak yapmak’’…

İl Sağlık Müdürlüğü, Prof.Dr U.İ hakkındaki karara bile isteye itiraz etmemiş olabilir mi?

Bir başka deyişle de o öğretim üyesine ‘’kıyak yapıldı’’ mı?

İnsan inanmak istemiyor.

Ancak ‘’neden’’ sorusuna karşılık akla gelen başka bir yanıt yok.

Hiç istenmese bile ‘’kıyak yapıldı’’ yanıtı inandırıcılık kazanıyor.

Bizim yaptıklarımız yorum ve tahmin…

İşin aslını bilen belli…

O da İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici…

Oluşan soruların yanıtı onda…

Dün soruları kendisine yönelttik…

Henüz bir yanıt vermiş değil…

Onun için bir kez daha anımsatalım istedik…

Evet, İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici… Yanıtlarınız bekliyoruz…