4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

İNSAN VE DOĞA DOSTU OLMAK

İnsanlar, dostları ile nice güzellikleri paylaşır. Nice değerin farkına dostları ile beraber varırlar. Ömürlerinde, en güzel, en taze, en saf yıllarında; insan olmanın güzelliklerine, birlikte tanık olurlar.
Oysa insan ömrü, çok kısadır. Ancak insan isterse, o kısacık ömürde, çok şeyler yapar ve pek çok olaya ve gelişmeye de tanık olur. Zaman için de bunları, bir vesile hatırlar, büyük haz alırken, dost olmanın, yaşamın ve yaşananların, ne kadar güzel olduğunun da farkına varırlar.
En samimi dostluklar, hakiki sevgi ve saygı üzerine bina edilir. Bu da ancak gönüllerimizdeki ilâhî aşk'tan nasip almakla mümkündür. Zira arzu edilen böylesi güzel dostluklar, kalplerimizde yer etmiş güzellikler neticesinde, ortaya çıkar.
İnsan ömrü boyunca, nice insanlarla dostluklar kurmuş, doğa ve toprak sevdalısı olarak dikkat çekmiştir. İnsan dostu, doğa ve toprak sevdalısı insanlarımızdan biri de, TEMA Vakfı Eskişehir İl Temsilcisi Sayın Dr. Halil GÜNGÖR' dür.
İnsan ve doğa dostu olan Sayın Dr. Halil GÜNGÖR, 20 yıldır sürdürdüğü Tema Eskişehir İl Temsilciliği görevinden, kendi isteği ile ayrıldı. Görevden, ayrılması nedeniyle geçen hafta Çarşamba günü, düzenlenen törene, Eskişehir Vali Yardımcısı Sayın Ömer Faruk Günay, Tema Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Deniz Ataç, Tema Genel müdürlüğünden, Sayın Başak Yalvaç Özçağan, Kenan Doğan ve Tema gönüllüleri katıldı.
Törende, duygulu anlar yaşandı. Özellikle de Sayın Dr. Halil GÜNGÖR ve törene katılanlar, TEMA gönüllüsü olmanın, onuru yaşandı. Çünkü "GÖNÜLLÜ OLMAK" herkesin harcı değildir. Çünkü gönüllülük, bir yaşam biçimidir. Toplumsal projelere, karşılıksız katılmaktır. Herkes gönüllü olamaz. Çünkü gönüllüler, kendi kendisini motive etme yeteneğine sahip, başarmayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı ilke edinmiş, iyi ve doğru olduğuna inandığı, bir amaç uğruna çalışan, emeğinin karşılığını 'geleceği yakalayarak' alacağını bilen, nitelikleri olan, insanlarımızdır.
Yine gönüllülük, insanların, sorumluluk anlayışıyla, çıkar gözetmeksizin bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, kendi özgür iradeleriyle, bir sivil toplum kuruluşunun amacı doğrultusunda kullanmalarıdır. Gönüllüler, birer meçhul kahramandır.
Ayrıca insanlar, zor anlarında, yanı başında dostlarını görmek, derdini açmak ve paylaşmayı arzu eder. Psikolojik sıkıntılar peş peşe oluşarak, işin içinden çıkılmaz bir hâl oluşabilir. İşte o anlarda insanın, en büyük ihtiyacı dosttur. Sayın Dr. Halil GÜNGÖR, bu dostlarımızdan biridir.
Sayın Dr. Halil GÜNGÖR, evrensel düşünür ama ülkesinin menfaatlerini, ön planda tutar. Ülkesi ve Doğa için de maddi ve manevi, hiçbir fedakârlıktan çekinmez. Türkiye ve doğa sevdalısı, bir insanımızdır.
Sayın Dr Halil GÜNGÖR, TEMA ve çalıştığı kurumlarda, kaynak yarattı, ya da var olan kaynakları, en iyi şekilde değerlendi, insanları takım haline getirdi, doğru insanları, doğru yerlere yerleştirdi. ve onların ihtiyaçlarını karşıladı, gerektiğin de az eğlendi ve daha çok çalıştı, en önemlisi de yaşanılan yoğun stres, tahammül etti. Yeni bilgilere ve gelişmelere, ayak uydurabilmek için de kendini sürekli geliştirdi.. Hata yapma gibi, bir lüksü olmadığını hep düşündü, Çünkü söz konusu olan toplum ve doğaydı.
Sayın Dr. Halil GÜNGÖR, yenilikçi, sempatik ve insanı rahatlatan, yaratıcı, analitik düşünceye sahip, sabırlı, dikkatli, düzenli ve dinamik, yapısıyla da örnek bir kişidir. TEMA ve Ziraat Fakültesinde öğretim görevli olması ise öğrenciler ve insanımız için, büyük bir şanstır. İnsanlarımızın ondan alacağı çok ders vardır.
Sayın Dr. GÜNGÖR, vatan, toprak ve doğa sevgisi ile yaşadı. Ayrıca insanımızın örnek , alabilecek mükemmel bir dava adamı, çok iyi bir dost, kardeş, sırdaş ve arkadaştır.
Sayın Dr. GÜNGÖR, TEMA' da görevli olduğu 20 yılda," GÖNÜLLÜLÜK" ve " SOSYAL SORUMLULUK" konularında, topluma ciddi katkı sağladı. . Ülker ve doğa sorunları üzerinde verimli çalışmalar yaptı. Çalıştığı TEMA ve Kurumlarda, düşünen, sorgulayan ve sorunlara çözüm üreten, insanların yetişmesine katkıda bulundu.. En önemlisi de, "uzlaşma kültürü", Toplum Katılımı"," Takım Ruhu" ve "Ortak Payda" gibi kavramlara, etkinliklerinde yer vererek, bir bakıma bu kavramların da eğitimini yaptı.
Sayın GÖNGÖR, " TOPRAK " ve "AĞAÇLANDIRMA" dan, bahsederken gözleri dolar. Heyecanı, sesine ve vücut diline yansır.. 1992 yılında toprak sevdalısı, Toprak Dede, Hayrettin KARACA ve Yaprak Dede, A. Nihat GÖKYİĞİT tarafından kurulan TEMA, kıvılcımının, defalarca. Sayın Dr. GÜNGÖR' ün, sözlerinde ve icraatında, nasıl ateşe dönüştüğüne de tanık olduk.
Sayın Halil GÜNGÖR, doğa ve toprak sevdalısı, bir vatanseverdir. Çünkü vatan, doğa ve toprak sevgisi, lafla değil, " ONLARA HİZMETLE ÖLÇÜLÜR".
Öte yandan topluma hizmet etmek ve eser bırakmak, yani kalıcı olmak, insanın bir özelliğidir. Hayatımız, bizden önceki hayatları kendimize katmak ve sonraki hayatlara da aktarılmak üzerine kuruludur. İnsan başkaları için de yaşar. Eserleri ile de kalıcı olur. Bu aynı zamanda bir manevi zenginliktir
Sayın Dr. Halil GÜNGÖR, bu insanlarımızdan biridir. O, doğa ve toprakla ilgili, çalışmaları ile bir manevi zengindir. İnsanlar arasındaki dostluklarda, doğa ve toprakla ilgili, çalışmalarda, özellikle de TEMA çalışmalarında, sürekli hatırlanacak, nesillere de örnek olurken, gönüllerde de yaşayacaktır.
Tören, bir veda değil, hoş bir sedaydı. Çünkü yarınlar, hepimiz için, yeni bir gündür... Yolun, yolumuz, hep açık olsun, insan, toprak ve doğa dostu güzel insan...

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi