
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
İnsanlar bildiklerine şaşırıyor ya aslında bu da şaşırtıcı...
-"Vay be! Nasıl bu kadar örgütlenebilmişler?"
-"Devletin hemen her kademesine kadar nasıl oldu da sızabilmişler arkadaş!"
-"O da fetö'cü çıkmış iyi mi? Hiç tahmin eder miydin?"
-"Devleti yönetenlerin bile en yakınında bulunan insanlar nasıl olur da bu örgütün elemanı olur? ----
-"Hiç mi kendilerini belli etmemişler?"
15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan tutuklamalar, gözaltıları ve görevden almaların yaşandığı şu günlerde herkesin birbirine hayretle sorduğu sorulardan bazıları bu yukarıda yazdıklarımız.
Hemen herkes Fetö terör örgütü ve yapılanması ile ilgili büyük bir şaşkınlık yaşıyor.
Aslına bakacak olursanız, yaşadığı şaşkınlığın aslında şaşılacak bir şey olmadığını da biliyor.
Çünkü.
-Söz konusu örgütün yıllar itibariyle nasıl örgütlendiğini, devlet kadrolarına ne şekilde geldiğini, nasıl bir zincir oluşturduklarını hemen herkes gayet iyi biliyordu.
-En azından 17-25 Aralık sürecine kadar, bu örgütün illerde valilerini olduğunu, örgüte yakın olmayan hiç kimsenin kurumların başına getirilmediğini, örgütün kendi mensuplarını sınav sorularını vermek dahil hemen her türlü işe yerleştirdiğini herkes biliyordu.
-Bu örgütün her yerde öğrenci evlerinin olduğunu, bu örgüt içinde olmayan hiçbir müteahhidin devletten iş alamadığını, örgütün kendi içindeki işadamlarını zenginleştirirken, kendinden olmayan iş adamlarını resmen batırdığını bilmeyen yoktu.
Sadece bunlar mı? Elbette değil...
-Söz konusu örgütün Asker, polis, yargı, medya ve diğer tüm kurumlar içinde nasıl etkin olduğunu...
-Kendisinden olmayan herkese karşı nasıl sahte deliller ve iftiralarla kumpaslar kurduğunu...
Ve
-Düzmece senaryolarla görevden alınan ve tutuklanan insanların yerine nasıl kendi insanlarını tek tek monte ettiğini de bilmeyen yoktu.
Hatta...
-Söz konusu örgütün gelinen süreçte devletin neredeyse geneline hakim olduğunu, bu örgütün her an devlet yönetimini ele geçirebileceğini ve Amerika'da bulunan örgüt liderinin bir gün Türkiye'ye aynı Humeyni gibi gelmek istediği tahminini herkes konuşuyordu.
Aslına bakarsanız...
AK partilisinden CHP'lisine, MHP'lisinden HDP'lisine kadar bu ülkede yaşayan herkes, bu örgütlenme ile ilgili ucundan kıyısından her türlü olup bitenin farkındaydı.
Şimdi herkes gelinen noktaya bakıp şaşırıyor.
Aslında, gördüğü, şahit olduğu, hissettiği ve tahmin ettiği sonuca şaşırıyor.
Daha doğrusu duyduklarına, bildiklerine ve tahminlerine hayret ediyor.
.....
Güncel bir hikaye...
Konya'lıların iyi bildiği bir hikâyedir bu.
Bilenler mutlaka vardır.
Biz bu hikâyeyi bilmeyenlere anlatalım istedik.
Köylerin Ağaları toplanmış bir gece.
Geç saatlere kadar sohbet sürmüş.
Gecenin bir yarısı acıkmışlar tabii.
Göz gözü görmeyen zifiri karanlıkta sürünün içinde kuzu diye Eşek sıpasını kesip bir güzel yemişler.
Sabah olunca bir de bakmışlar ki yedikleri Kuzu değil, Eşeğin yavrusu.
Ağalardan biri "Anaa! Biz ne yaptık böyle?" derken...
O demiş "Ben yemedim" bu demiş "ben yemedim"
Soruyu soran ağa "Ulan sen yemedin, o yemedi de, koskoca Eşek sıpasını kim yedi o zaman?"
Tutuklananlara bakıyorsun, "Ben onlardan değilim" diyor.
Görevden alınanlara soruyorlar "Ben hiç onlara yakın olmadım" diyor.
Gözaltında olanlar ifade veriyor "Benim onlarla işim olmaz" diyor.
Dışarıda olanlara bakıyorsun, "Onlar beni çok mağdur etti" diyor.
Birkaç kişi dışında kimse bu örgüt ile bağının olmadığını söylüyor.
Herkes, bu örgüte başından beri karşı olduğunu dile getiriyor.
Çoğu insan, bu örgütten zannetmesinler diye adeta 9 takla atıyor.
Tüm bunlar olurken, ortada da yenilip yutulmuş bir sıpa yatıp duruyor...
.....
İnsanlar anlamakta zorlanıyor...
Milletimizi bir arada tutan tarihi kurumlarımız vardı.
Bütün kültürümüz ve tarihi değerlerimiz bu kurumlarda hyat buluyordu.
15 Temmuz darbesini yapan kafanın amacı zaten bu kurumların içine sızıp, yönetimleri ele geçirerek, var olan bu kurumları kurum olmaktan çıkartmaktı.
Dindar diye tarif edilen aynı kafa yaptı bu darbe girişimini.
Girişim sonrasında ise ilk yapılan iş, Milleti bir arada tutan tarihi kurumları kapatmak oldu.
Şimdi insanlar merak ediyor?
Dindar adıyla tarif edenlerin yapmış olduğu darbe girişimi ile, onların amacına ulaşmaları halinde yapacakları ilk işi bugün yapanların nerede ayrıştığını bulmakta zorlanıyor insanlar.
Sonuçta...
Darbe girişiminde bulunan örgütün başarılı olması halinde yapmak istediğinin, bugün yapılmakta olduğunu düşünüyor.
Bu yaşananlardan sonra bu tarihi kurumların kapatılıp kapatılmaması konusu elbette tartışılır ama...
Sanki, kapatmak en son çözüm gibi geliyor...