"Şu sıralarda, sosyal medya üzerinde Eskişehir'in bitmek üzere olan Stadyumunun ismiyle ilgili bir imza kampanyası var.
Sazova'daki yeni stadyum isminin "Es-Es Arena" olmasına karşı çıkılıyor.
Stadyum isminin "Eskişehir Atatürk Stadyumu" olarak kalması isteniyor.
İsim konusunda referanduma gidilme önerisi de var.
Stadyuma isim koyma hakkının, bu şehirde yaşayanların hakkı olduğunun belirtildiği imza kampanyasında şu açıklama da yer alıyor:
"Bu millet içinde elbette Atatürk'ü sevmeyen insanlar vardır, ama çok sevinmesinler çünkü azınlıktalar. Her zaman referandum referandum diye bağıran yöneticiler bu stadyumu kendi başlarına Es Es Arena diye komik ve ciddiyetsiz bir isimle anamazlar. Yüce Atatürk'ümüze pek çok cepheden aşağılık saldırıların geldiği günümüzde bu değişiklik manidar görünmektedir. Ya stadyumun adı değiştirilmesin, ya da eski adı da seçenekler arasında tutulup Eskişehir'de referandum yapılsın. Görelim o zaman biz de sonucu..."
Bu imza kampanyası amacına ulaşır mı? Bilemeyiz.
Ancak...
Sonuçta böyle bir isteğin de en azından referandum yolu da dahil olmak üzere değerlendirilmesinde yarar olacağı kanaatindeyiz..."
Böyle bir yazı kaleme almıştık bundan iki ay kadar önce.
Yazının yayınlanmasının hemen ardından konuyla ilgili olarak Geçlik ve Spor Müdürlüğünden resmi bir cevap gelmiş ve gelen cevapta "Stadyumun ismiyle ilgili gündemimizde böyle bir durum söz konusu değil" denilmişti.

VE O TAHMİN EDİLEN TEKLİF
GECİKMEDİ
Gelen cevap doğruydu aslında.
İki ay önce, Sazova'ya yapılacak olan stadyumun ismi ile ilgili "Resmi" sayılabilecek ağızlardan herhangi bir teklif ve öneri yapılmamıştı.
Zaten...
İnternet üzerinden stadyum ismi ile ilgili başlatılan söz konusu kampanya da, Sazova'ya yapılacak olan Stadyumdan "Atatürk" isminin kaldırılması ve yeni stadyuma "Arena" ismi verilmesi ihtimali üzerine başlatılmıştı.
Ancak...
O gün için "Resmi" ağızlardan yapılmayan teklif ve öneri önceki gün "Resmi" sayabileceğimiz bir ağızdan, AK Parti Büyükşehir Belediye meclis grubu sözcüsü tarafından yapıldı.
Büyükşehir meclis toplantısında, Sazova'da yapımı tamamlanma aşamasına gelen yeni Stadyuma "ESES Anadolu Arena" isminin verilmesi resmen teklif edildi.
AK Parti grubu adına yapılan teklifin açılımında ise, Stadyumun Anadolu Üniversitesi kaynaklarıyla yapılmış olması Üniversiteye bir teşekkür anlamı taşıması nedeniyle "ESES Anadolu Arena" isminin önerildiği ifade edildi.
Yeni stadyuma konulacak isim teklifinde tahmin edebileceğiniz gibi "Atatürk" yoktu.
"Stadyum" da yoktu ve yapılan öneride "Stadyum" sözcüğü de yerini "Arena" ya bırakmıştı.
Bu ismin teklifine karşı çıktı CHP'liler.
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt "Stadın adına Atatürk isminin verilmemesi için bir çaba harcanmasını doğru bulmuyorum." Dedi.
Sonuç olarak...
Eskişehir'de tamamlanmakta olan bir stadyum var.
Büyükşehir Belediye Meclisi'nde bulunan AK Partililer bu stadyum isminin "ESES Anadolu Arena" olmasını teklif ediyor.
CHP'liler ise, Stadyumun isminin içinden Atatürk'ün neden çıkartılmak istendiğini soruyor.
Stadyumun ismiyle ilgili son karar ne olur bilemiyoruz ama, yukarda da belirttiğimiz üzere, isim konusunda Referandum da dahil olmak üzere bu şehirde yaşayanların ve Taraftarların görüşü mutlaka alınmalı.
Öyle ya...
Bu şehirde yaşayanlar ile taraftarların bugüne ne yapılacağı yer konusunda ne de kapasitesinin ne olması gerektiği konusunda ki görüşlerini dikkate almadınız
Bari isminin ne olacağını sorun!
.....

Kahretsin! Nasıl bir ülke olduk?

Daha Karaman'daki iğrenç olayın yarattığı şoku üzerimizden atmamışken benzeri iğrenç bir olay yanı başımızdan, en büyük ilçemiz olan Sivrihisar'dan geldi.
Olayın iğrençliğine bir bekın!
Sivrihisar Meslek lisesinde okuyan 17 yaşındaki erkek öğrenci yaşamına son veriyor.
Bunun üzerine, aynı okulda öğrenim gören arkadaşı polise gidip "Bana tecavüz ettiler. Muhtemelen o arkadaşa da tecavüz ettikler için yaşamına son verdi" diye ifadede bulunuyor.
Bunun üzerine polis harekete geçiyor.
3 kişiyi gözaltına alıyor.
Bir kişi tutuklanıyor.
Ölen gencin yakınları, gözaltına alınan ama serbest bırakılan şahsın dükkân camlarını kırıyor.
Nasıl bir ülke haline geldik anlamak mümkün değil?
Bu nasıl bir psikopatlıktır?
Bu nasıl akla ziyan bir iğrençliktir?
Bu nasıl bir yozlaşmadır?
Hayvan bile denilmeyi hak etmeyen bu insanlarla nasıl aynı havayı teneffüs edebiliyoruz ki?
Dileriz,(O da en az bunun kadar kötü ve iğrenç ama) iddiadan ibarettir yaşananılar.
Dileriz, olayın üzeri kapatılmaya çalışılmaz.
Dileriz, adil ve müdahaleden uzak bir yargılama süreci yaşanır.
Dileriz, bu olayın da siyasetlerine zarar vereceği düşüncesi ve korkusuna kapılan sivri zekalılar çıkıp "Bir defa olmuş" gibilerinden laflar etmez.
Ve dileriz, eğer gerçek anlatılanlar gibiyse, bu işin zanlı ya da zanlıları verilebilecek en büyük ceza ile karşı karşıya kalır.
.........

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Yakışıklı bir Amerikalı çiftçi kasabaya inmiş. Bir kova, bir çekiç, iki tavuk ve bir de horoz satın almış. Çiftçinin bütün bunları taşımakta zorlandığını gören dükkân sahibi ona akıl vermiş - Çekici kovanın içine koy, kovayı bir elinde taşı. Tavukları koltuk altlarına sok ve horozu da öbür elinde taşı..! Çiftçi, adamın dediğini yapmış ve kamyonetine doğru yürümeye başlamış. Yakışıklı çiftçinin yolunu bir kadın kesip:
- Affedersiniz, acaba Çılgın Boğa Çiftliği'ne nasıl gidebilirim? Çiftçi Şansınız var, benim çiftliğim Çılgın Boğa'ya çok yakın. Atlayın kamyonete sizi götüreyim...! Kadın : Peki ama, sizin beni şimdi bir duvara yaslayıp, bana tecavüz etmeyeceğinizi nereden bileyim ? Çiftçi - Hanımefendi insaf, bir elimde içinde çekiç olan kova, koltuklarımın altında birer tavuk, öteki elimde bir horoz varken, ben sizi nasıl duvara yaslayıp tecavüz edebilirim? .. Kadın - Çok basit..! Horozu yere koy, üstüne kovayı geçir, çekici de kovanın üstüne koy ki horoz kaçamasın...! Ben de tavukları tutarım...'