Fuat Gürcüoğlu, Büyükşehir ve Tepebaşı Belediye Meclis üyesiydi.
Yasanın müsaade etmesiyle Meclis üyeleri arasından Tepebaşı Belediye Başkan yardımcılığı görevine getirildi.
Uzun süredir de bu görevini yapıyordu.
Geçtiğimiz Cuma günü akşamı Başkan yardımcılığı görevinden istifa ettiğine dair istifa dilekçesini,Pazartesi gününden geçerli olmak üzere verdi Fuat Gürcüoğlu.
Dün de Belediyede ki odasını boşalttı.
Kısa bir konuşma yaptık telefonda kendisiyle.
-"Eminim bu istifa sonrasında bir çok spekülasyon yapılacaktır ama şunu bilin ki istifamın altında sadece böyle olması gerektiği yatıyor" dedi.
Meclis üyeliklerinden istifa etmedi Fuat Gürcüoğlu.
Partiden de öyle...
Sadece Belediye Başkan yardımcılığından ayrıldı.
Ve bu ayrılışı sonrasında hemen herkesin ortak değerlendirmesi "Fuat Gürcüoğlu Odunpazarı Belediye Başkanlığına aday adayı mı olacak?" şeklinde oldu.
-----------------------
Her yer Eskişehir gibi çağdaş olacak
Pişmiş Toprak Sempozyumunun kapanış konseri için geldi ünlü sanatçı Ferhat Göçer Eskişehir'e.
Neo Alışveriş Merkezi önünde ki alanda verdi konserini.
Kelimenin tam anlamıyla coşturdu kalabalığı Ferhat Göçer.
Tepebaşı Belediyesinin dağıttığı Türk Bayraklarıyla bir anda Gelincik tarlası gibi oldu konser meydanı.
Konser sonunda Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın hediye ettiği Eskişehirspor formasını sırtına giyen ünlü sanatçının "Merak etmeyin.Çok yakında Türkiyenin her köşesi yaşadığınız bu kent kadar güzel, huzurlu,aydın ve çağdaş olacaktır" sözü ise, geceye damgasını vuran söz oldu.
-----------------
Hoca gidin köyleri gezin dedi...
CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Erdal Çakıcıer ile Büyükşehir belediye meclis üyesi Ertan Koşarsoy yanlarına 5 ilçe yöneticisini de alarak seçim çalışması için köylere gitmeye karar vermiş.
Partinin minibüsü ile çıkmışlar yola.
Tam İmişehir kavşağına geldiklerinde bir araç gelip CHP minibüsüne çarpmış.
Kaza oldukça ciddi.
Allahtan can kaybı ve ağır yaralı yok.
Ertan Koşarsoy'un alnına 7 dikiş atılmış.
Erdal Çakıcıer ve diğer yöneticilerde de ufak tefek sıyrıklar.
Ertan Koşarsoy ile konuştuk kazadan hemen sonra...
Kazanın nasıl olduğunu öğrendik önce...
Onlar da anlamamışlar kazanın nasıl olduğunu.
Korkmuşlar da bir hayli...
Ertan Koşarsoy "Hoca köylere gidin çalışın dedi. Biz de atladık Minibüse ve çıktık yola. Nasıl oldu hala anlamış değiliz. Birden bir çarpışma sesi ve sonrası malum. " dedi.
"Geçmiş olsun" dedik önce...
Ardından da...
-"siyasette her türlü kaza olabiliyor işte. Önemli olan can sağlığı" dedik ve kapattık telefonu...
-----------------
Sonunda güzel sayılabilecek bir proje ...
Eskişehir, Başbakan Erdoğan şehre gelip de Odunpazarı meydanından yapılacağını duyurana kadar böyle bir projeden haberdar değildi.
Benzeri iki örneği vardı projenin.
Birincisi;
"2010 yılında yapılan İstanbul Avrupa Kültür başkenti" projesiydi, ikincisi de, geçtiğimiz yıllarda Atsana'da yapılan "Türk Dünyası Kültür Başkenti" projesiydi.
Başbakan "2013 Türk Dünyası Kültür başkenti Eskişehir olacak" dediğinde açıkça söylemek gerekirse herkesi bir heyecan kaplamış, hevesli bir bekleyiş başlamıştı.
Ancak...
Ne bir hazırlık vardı bu büyük proje için ne de bir heyecan.
Ajansın kurulması aylar aldı.
Bütçenin çıkması da...
Açılış töreni hayal kırıklığı yaratırken, beraberinde yapılan etkinlikler göz doldurmadı.
Böylece geçti 9 ay.
Tam 250 gün.
Halbuki her gün bir fidan dikilse, 250 fidanlık bir alan yeşillendirilirdi.
Her ay bir kat çıkılsa, 9 katlı bir kalıcı eser olurdu.
Her 3 ayda bir eski yapı restore edilebilseydi, 3 tane eser ileriki nesillere aktarılacaktı.
Ama olmadı...
Bırakın Eskişehir'in isminin Türk Dünyası ülkelerine duyurulmasını, böyle bir projeden Türkiye'nin diğer illeri, hatta Eskişehir'in içinde ki mahalleler haberdar olamadı...
Şimdi proje kapsamında yeni bir etkinlik planlanmış.
Protokolü de önceki gün imzalanmış.
Yapılacak etkinliğin ismi "Türkvizyon Şarkı yarışması"
Yani...
Eurovizyon benzeri Türk Devletlerinden katılan grupların yarışacağı bir organizasyon.
Bize kalırsa iyi düşünülmüş, Eskişehir'in sesini Türk Devletlerine duyurabilecek ve güzel bir tanıtım sağlayacak bir etkinlik.
Ama yine de tedbirli yaklaşmadan kendimizi alamıyoruz.
Umarız hayal ettiğimiz gibidir...
Çünkü...
Bu proje, ilk duyduğumuzdan bu yana bizi hep hayal kırıklığına uğratıyor...
------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Hırçın bir kadın sesi, otel katibine çıkıştı:
- Size 350 numaralı odadan telefon ediyorum. Ne biçim otel burası böyle? Tam karşıma gelen odada genç bir adam çırılçıplak dolaşıyor. Çok rica ederim kendisine ihtarda bulunun...
- Şimdi efendim. Şimdi bahsettiğiniz beyin odasına bir vazifeli gönderiyorum. Hiç merak etmeyin...
Birkaç dakika sonra otel katibi yanında vazifeli bir dedektif ile şikayet sahibi kadının odasına girdi.
- Haklıymışsınız, hanımefendi. O bey çıplak dolaşıyormuş odasında, ama pencereleri yüksek olduğu için dışardan ancak göğsüne kadar olan yeri görünüyor.
Kadın bu sefer daha büyük bir hışımla, yumruklarını sıkarak bağırdı:
- Gelin şu karyolanın üstüne çıkın da öyle bakın bir kere.
