Geçtiğimiz yıl yapılan milletvekili Genel seçimlerinde, neredeyse iki kişiden biri iktidarda ki AKP'ye oy verdi.
Öylesine bir oy aldı ki iktidar partisi.
Neredeyse, aldığı oya kendisi bile şaşırdı.
Her ne kadar seçim sonrası herkes şaşkın bir biçimde;
-"Kim verdi bunca oyu AKP'ye" diye sorsa da...
AKP aldığı oy ile, adeta Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Geçtiğimiz yıl yapılan ve AKP'nin mutlak zaferiyle sonuçlanan seçimlerin sonrasında pek çok analiz yapıldı.
AKP'ninnasıl bu denli oy aldığı tartışıldı.
Neticede...
İnsanların büyük bir bölümünün "İstikrar" adına AKP'ye oy verdiği ortaya çıktı.
Hatta...
-"Ben AKP'li değilim ama. Tek parti yönetiminin olması, ekonominin düzelmesi ve Ülkeye huzur gelmesi için oyumu verdim" diyenler oldu.
Bunun yanı sıra...
-"Borcum var. Eğer tek parti iktidara gelmez ise, faizler yükselir, benim borcum katlanır hiç ödeyemem. O yüzden AKP'ye oy verdim" diyenler de bir hayli çoğunluktaydı.
Bunun sonucunda, AKP'ye bu denli oy sağlayan en önemli etkenin, Vatandaşın biraz da korkudan olsa gerek "İstikrar" beklentisi olduğu ortaya çıktı.
Eskişehir'de bile konuştuğumuz pek çok seçmen, seçim sonrasında "İstikrar gelsin diye oy verdim" demişti.
Şimdi önümüzde mahalli seçimler var.
Yapılacak olan mahalli seçimlerde partilerden çok, kişiler yani adaylar önemli.
O yüzden...
Mahalli seçimlerde vatandaşın "Koalisyon olmasın, Tek parti olsun" şeklinde ki beklentisi...
"Ekonomi daha da kötü olur" şeklinde de bir korkusu olmayacak.
Çünkü yapılacak olan seçimler, Belediye Başkanlarının belirleneceği seçimler.
O yüzden...
Milletvekili seçimlerinde vatandaşın "İstikrar" beklentisi AKP'ye bu denli oy kazandırdı.
İster misiniz aynı "İstikrar" beklentisi bu kez Büyükerşen'e yarasın...
Öyle ya, seçmen tıpkı Milletvekili seçimlerinde "İstikrar bozulmasın, devamı gelsin" diye düşünüp nasıl AKP'ye oy verdiyse...
Mahalli seçimlerde de aynı şekilde davranıp, "İstikrar Bozulmasın, devamı gelsin" diyerek, neden Büyükerşen'i tercih etmesin ki?