Eskişehir, siyaseti renkli olan illerin belki de en başında geliyor.

özellikle seçim dönemlerinde sıkı bir çekişme yaşanıyor şehirde.

Bunun nedeni, Eskişehir’in pek çok kente göre siyasi farklılıklar yaşamasından kaynaklanıyor.

örneğin;

Her genel seçimde Ak Parti’yi iktidar için öneren Eskişehir Halkı;

Aynı şekilde her yerel seçimde de CHP’nin adaylarını göreve layık görüyor.

Bu yüzden her iki taraf, bu döngünün tamamen kendi taraflarına dönmesi için mücadelesinden hiç vazgeçmiyor.

CHP, genel seçimlerde de birinciliği isterken;

Ak Parti, bir türlü alamadığı Eskişehir’deki belediyeleri kapmak için çalışıyor.

+++

Dediğimiz gibi, bu yarış çoğu zaman güzel görüntülere sahne oluyor.

“Demokrasi şehri” Eskişehir’de böylesine bir mücadele gerçekten bu ünvana yakışıyor.

Herkes siyaseten söylemlerini ortaya koyup, halktan teveccüh almak için gece gündüz çalışıyor.

Zaman zaman tatsız tuzsuz olaylar yaşanmıyor değil.

Ancak kol kırılıyor, yen içinde kalıyor.

çünkü ortak amacın Eskişehir’e hizmet olduğunu herkes iyi biliyor…

++++

Ama fakat lakin…

Son günlerde siyaset öyle bir şey üzerinden yapılmaya başlandı ki;

Bu şehir için asla ve asla kabul edilemez bir siyaset aracı ile karşı karşıya kaldık.

çünkü bu kez, Eskişehir’in en önemli değeri olan Kalabak, siyasete malzeme yapılmaya başlandı.

Ortaya çıkan, çıkarılan kötü durumu fırsat bilenler, en büyük markamız olan Kalabak’ı politik zemine çekip, karşı tarafı vurma amacına girişti.

+++

Kalabak damacanalarına ilişkin ortaya çıkan ve direk halk sağlığını etkileyen sorumsuzluğu asla ve asla kimse savunamaz…

Savunmaya bile kalkamaz.

Ortada büyük bir sorumsuzluk olduğu apaçık duruyor zaten.

Kullanma günü geçmiş damacanalarla, hala ve hala Eskişehirlilere su servisi yapmak ise, başlı başına olmayacak bir iş.

Bu yanlışı da, neredeyse her platformda dile getirdik.

Bunu yaparken de; “Ortada bir sorumsuzluk örneği olsa da, Kalabak’ın marka değerini düşürmeden şehir olarak bu sorunu çözelim” dedik.

“Diğer şehirlerin su şirketleri, Eskişehir pazarını kapmak için aportta bekliyor” uyarısını yaptık.

Zaten o süreçte de, meselenin hem adli, hem idari boyutu anlamında gerekli soruşturmaları da başladı.

+++

Başkan Büyükerşen’de zaten işin başındaki ismin istifasını alarak, olaya müdahalesini yaptı.

Su konusunda Büyükerşen’in ne denli hassas olduğunu da söylemeye gerek bile yok!

Porsuk Barajı, yeni su saynakları, baraj, gölet, isale hatlarının yenilenmesi gibi pek çok konuda büyük mücadeleler vermiş bir isim Büyükerşen.

Eskişehirli’ye en sağlıklı suyu getirmek adına büyük çabalar harcamış bir yönetici.

Ve şimdi tamamen ESKİ’yi yönetenlerin sorumsuzluğunun neticesini böylesine bir isme yıkmak için mesai harcamaya başladı birileri…

+++

Kalabak’ın pazar payı kimsenin umurunda değil.

Kalabak’ın ülke boyutundaki ünü kimseyi ilgilendirmiyor.

Kalabak’ın, şehrin en önemli simgesi olduğunu kimse hatırlamıyor.

Kalabak’ın marka değeri ile oralı olan bile yok.

Ne var?

Siyaset var!

Yani şehrin değerini, diğer şirketlere kaptırmamak adına bir iyi niyet değil;

Tamamen Kalabak’ı siyasete alet edip, puan kazanma gayretleri var.

+++

Ama Kalabak gibi bir sembolü, politik malzeme yapanlar unutmasın ki;

Bu işten onlara istedikleri paye çıkmaz.

Aksine, son günlerde ortaya koydukları tavırla, Büyükerşen’in hanesine daha çok puan yazdırdıklarını bilmeliler…

Sonuçta, tüm bu olup biteni gören Eskişehir halkının;

“Hoca kimlerle mücadele ediyormuş” düşüncesine kapılması işten bile olamaz.

Ki, halk arasından bu yönde çok fazla söylem duymaya başladığımızı da ifade etmeden geçemeyiz…

+++

Sonuç olarak…

Kriz, belki kısa bir süre sona erecek.

Sonrasında bu işte sorumlu olanlar gerekli cezayı da alacak.

Sorun, yenilenen damacanalarla, daha güzel, daha sağlıklı dağıtımla yerini normale bırakacak.

Herşey, eskisi gibi Kalabak ile Eskişehir’in birbiri ile olan ünlü ilişkisine dönecek.

Ama asla ve asla güzel şehrimizin güzel markasını siyasete alet edenler unutulmayacak…