Sezon başından beri, kötü futbol dışında hiçbir tanıma sığdıramadığımız bir takım.
Her maçı bir korku...
Kayseri gibi kritik bir maçta kıpırdanma bekliyorsun!
Hayati maç diyorsun. Birlik beraberlik oluşsun diyorsun...
Kazanmak hayaliyle insanlar stada geliyor. Hem de heybelerinde "Yönetim istifa" yüküyle...
Bu kez de psikolojik baskının ağırlığından ezilen bir futbolcu ordusu çıkıyor sahneye...
***
Kayserispor, pozisyonları ezberine almış da, hep aynı biçimde Eskişehirspor kalesinin önünde bitiverdiler.
Orta alanı rüzgar gibi geçtiler.
Sarı-Kırmızılı futbolcular maç boyunca birbirine yakın oynadı ve bir anda çoğaldılar.
Buna karşılık Eskişehirspor'da hayat uzak ara.
Hatlar kopuk...
***
İlk yarıda sağ kanatta yapay bir hareket var ama solda hayat durmuş.
Kaan'ın varlığını hakeme itirazında fark ettim.
Savunma bitişik düzen, adam kaçırmaca oynuyorlar.
Orta sahada herkes birbirine uydu olmuş dönüyor.
***
İkinci yarıda, "Bu takıma acil enerji gerekir" diye düşünürken, rollerin değişmediğini gördük.
Kayserisporlu futbolcular 10 kişi kaldıkları anda işçi tulumlarına giydiler Eskişehirsporlu oyuncular ise korkularıyla yüzleşmeyi seçtiler.
Ve kaçınılmaz son...
***
Eskişehirspor'da bu gidişat tedavisi imkansız bir hastalığa dönüşecek gibi duruyor. Ve kaçtıkça kötü sona yaklaşıyoruz duygusu tüm şehirde oluşmaya başladı...
Mesut Hoşcan ve yönetiminin futbol takımına da zarar vermekten başka bu camiaya vereceği bir şey kalmamış.
Gördük ki bundan fazlası artık zarar...
Bir kez daha anladık ki Mesut Hoşcan'ın halt ettiği yerde; Eskişehirspor mat olmuştur...
***
Bu şehirde utanma duygusunu gösteren bir ayna yok mu diyeceğim ne fayda...
Zamanında Eskişehirspor'u bu çıkmaz sokağa sokan adamın yakasına yapışmayanlar da, bu suçun ortaklarıdır.
Hiçbiri "dur" demedi bu gidişe.
Göz yumdular üstelik.
***
Eskişehirspor tarihinde sanırım hiçbir başkan bugünkü Mesut Hoşcan kadar gitmeyi hak etmedi.
Ve sadece o koltuğa oturma endeksli gelenlerin havalı yönetim safahatı bitti. Eskişehirspor resmen iflas etti. Şimdi gerçeklerle yüzleşme zamanı geldi.
Sayın Mesut Hoşcan. Bütün Tırlarınızı satsanız da.
Eskişehirspor bu yıl düşerse...
Bu hesabı ödeyemezsiniz.
O yüzden size yakışan şuanda radikal bir karar alarak gitmeniz.
Hataları görüp bazen yenilgiyi kabullenmek de bir erdemliktir.
Bakın simsiyah saçlarınız dahi ağardı.
Sağlığınız da gitti.
Ve en kötüsü bu şehirde krediniz de bitti.
Korkmayın... Şöyle bir deneyin...
İstifa etmek size çok yakışacak.
Bunu lütfen esirgemeyin bizden...
***
Göreve geldiği ilk günlerde yazmıştık. Eskişehirspor başkanlığı herkesin kaldırabileceği bir apolet değildir" diye.
O zaman Hoşcancı takılıp bize düşman olanlar, şimdi tribünlerde taraftarı yönetime karşı örgütlüyorlar. Ne ilginçtir ki...
Hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmıyor.
Halil Ünal'ın gidişatı öncesi komplo senaryoları hazırlayıp, perde arkasında çalışanlar şimdi Mesut Hoşcan'ı kemiriyorlar...
Eskişehirspor taraftarı işler yine tabelada kötü gidince gerçeği fark etti.
Ancak zamanında haykırılmayan gerçeklerin, iş işten geçtikten sonra hükmü yoktur.
Uçak düştükten sonra kara kutunun hükmü olmadığı gibi.
***
Eskişehirspor taraftarının kendi içinde birbirine düştüğünü gördükten sonra benim bildiğim tek gerçek... Eskişehirspor'u artık çok zor bir süreç bekliyor.