Malum;
İktidar partisi kentsel dönüşüm işine büyük önem veriyor.
Büyük kentlerde dönüşüm üzerine örneklerde verildi.
Çağ dışı görüntüler gitti, modern yaşam alanları geldi.
'İşin içinde rant vardı, şuydu buydu' başka mesele.
Çirkin gidiyor, yerine güzel geliyor.
Bu pencereden bakıyoruz biz.
Millet hak ettiği alanlarda yaşamaya başlıyor çünkü.
+++++
Bu işin Eskişehir ayağı yapılmak istendi.
Gündoğdu Mahallesi seçildi.
Hem gecekondu tarzı yaşam biçimi son bulacaktı, hem de kentin vitrini modern hale gelecekti.
Bu işin apar topar şekilde ve "Afet Riski" adı altında yapılmasına karşı çıkanlardan olduk.
Ortak bir mutabakatın olması gerektiğini söyledik.
CHP'de aynı dönem adeta ayağa kalktı.
Gündoğdu'ya çıkartma yaptılar.
Sonuçta, tüm yaşananlar belediyenin bu bölgede geri adım atmasına neden oldu.
Önümüzde süreçte, bu konuyla ilgili yeni gelişmeler yaşanırsa, belediyenin zorda kalacağını söylemek gerekli.
Neyse bu başka konu...
Başka zaman yazarız.
++++
Biz Çankaya'daki dönüşüme bakalım.
"Dağıttık anahtarları, dağıtıyoruz falan" dendi.
"Şu gün, bu gün" derken bir yıl geçti.
Şimdi de süreç için "bu yıl" diyorlar.
Bakalım bu yıl içinde o anahtarları görecek miyiz?
+++
Asıl mesele ise şu;
Şehre yukardan bakın...
Belki de kentin en merkezi yerine bir dönüşüm uygulanıyor.
Geniş bir alan üzerinde kondular kalkıyor, modern denilerek binalar yapılıyor.
Şehrin tam tepesine...
15'er katlı binalar.
Kentin her yerinde görünen "modern konutlar"
Anahtarlara az kaldı hadi, tamam da.
Galiba, belediye bu dönüşüm işini değil, seçimden önce tüm kente şu dimdik binaların mantıklı yanını anlatmaya çalışacak.
Hele hele, ikinci etaptaki lüks konutlar yapılmaya başlansın da, asıl kıyamet o zaman kopacak.
Yani belediye 'iyi bir iş yaptık' tarzı sözler yerine hep savunmada olmak zorunda kalacak.
Bu da siyaseten elbette yıpranma ve olumsuz bir tablo demek.
Bakalım Çankaya Tepesinden Eskişehir'e siyaset nasıl akacak?

*******************

GAYE USLUER İYİDEN İYİYE ISINMAYA BAŞLADI

Gaye Usluer, CHP'nin genel merkezdeki tek görevli ismi.
Bu yüzden sürekli genel merkez ile dirsek temasında bulunan bir isim.
Elbette genel merkezin daha da yakınına giren isimler yok değil!
Ancak;
Parti içerisinde bu şansı bulan birkaç ender isimden birisi olmakta ayrıcalık yaratacak bir durum.
++++
Usluer'in son dönemde hayli aktif bir siyaset yürüttüğünü kolayca gözlemliyoruz.
Özellikle gezi direnişi olayları sırasında gerek halk hareketine ortak olarak, gerekse sosyal medyadan verdiği mesajlar ile siyaseti iyi yapacağının sinyallerini verdi.
Bununla birlikte, yukarıda bahsettiğimiz genel merkez ile olan ilişkilerini birleştirdiğimizde, ortaya yerel seçimler öncesi bir aday profili de çıkmış oluyor.
Hepsinden önemlisi;
Usluer'in hem akademik kariyeri, hem de kadın siyasetçi misyonu, adaylığını güçlendiren diğer hususlar oluyor.
Ve elbette;
Yerel seçim öncesi de, kendisi Odunpazarı için favori adayların hemen başına geliyor.
+++
Bakalım Usluer'in üzerinde toplanan bunca olumlu misyon, aday olmasına yetecek mi?
Malum;
Odunpazarı bölgesi için Büyükerşen son seçimde bir kadın adaydan yana tavır koymuştu.
Belki de aynı tavır bu seçimde de olur ve belki de o kadın aday Usluer olur...

********************

ÖMER ALTAN'IN DURUŞU!

Kongrenin sürpriz ismi oldu Ömer Altan.
Hem şehrin, hem spor camiasının, hem de delegelerin ikiye bölündüğü, hatta işin fanatizme döndüğü bir ortamda iki listeye de giren tek kişi oldu.
Bu Ömer Altan adına olumsuz bir tablo değil.
Her kesime olan yakınlığının göstergesi...
Belki de kentin en vitrinindeki mahallesinin artık rakipsiz muhtarı konumunda olması da bu yüzdendir.
Malum;
Her kesime hitap etmek, herkese yakın olmak, herkese kendinizi sevdirmekte bir hünerdir.
Ve belli ki Ömer Altan bunu sadece mahallesinde değil, toplumun her kesiminde başarabiliyor.
Milletin adeta birbirine düşman olmaya başladığı bir kongrede her iki listeye de girmeyi başarabiliyor.