
Spor -6- Ferit Alp DOĞAN (90+1)
KAZANMA ZAMANI
Camia olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Nedenleri hakkında uzun uzun yazıp kafa bulandırmaya gerek yok. Zaten böyle zamanlarda herkes gergin olur. İyi niyetle söylenmiş bile olsa, her lafın altında bir şeyler aranır. Aynısını yaşıyoruz. Kimsenin en ufak bir eleştiriye, yol gösterilmesine tahammülü yok. Normal zamanlarda gülüp geçilecek şeyler, şimdi başka şekilde yorumlanır oldu. Böyle zamanlarda sakin olmak gerekiyor. Susmasını bilmek, her konuşulana cevap yetiştirme çabası içinde olmamak da lazım...
Hafta sonu çok önemli bir maç oynayacağız. Kazanmamız halinde çok şey değişir. Eleştiriler azalır, yönetim, Ertuğrul Hoca ve futbolcular üzerindeki baskı kalkar. Maalesef bu işin doğası böyle... Kazanırsan en iyi sensin. Kaybedersen de en kötü... Bu yüzden rahatlamak, bir nebze olsun baskılardan kurtulmak için Kayseri Erciyes spor maçını ne yapıp edip kazanmalıyız. Fakat rakip hiç de kolay lokma değil. Özellikle puan cetvelindeki konumuna bakıp kimse yanılmasın. Kayseri Erciyes bize ters gelen futbol anlayışına sahip takımlardan birisi... Dikkat edin, iyi kapanan, hızlı kontrataklarla golü arayan rakiplere karşı bir türlü çare bulamıyoruz. Pek çok takım bu taktikle oynayıp buradan puan ya da puanlarla döndü. Kaldı ki, Erciyes kendi sahasında bile bu taktikle oynuyor. Ertuğrul Sağlam bu konuya bir türlü çare üretemedi. Geçen sezonda, bu sezon da aynı sıkıntı devam ediyor. Gol atalım derken, golü biz yiyoruz. Ama artık yemeden, atmanın yollarını da bulmalıyız. Bu dönemde iyi futbol oynamak ikinci planda kaldı. Kazanamadıktan sonra güzel futbol oynamışsın, izleyenlere keyif vermişsin bir anlamı yok. Kimse güzel oynadın diye sana fazladan puan vermiyor. Şu anda geçerli olan, kazan da nasıl kazanırsan kazan zihniyeti. Eskişehirspor olarak bu zihniyetle karşımıza çıkan rakiplere karşı kaybeden hep biz olduk. Adamlar işi çözmüş. Atıyorlar, sonra da yatıyorlar. At ve yat taktiği... Rizespor'lu Kıvanç'ın yaptıklarını unutmadım mesela. Ertuğrul Hoca artık bunları da düşünmeli ve planını buna göre yapmalı.
Bundan sonra kendi sahamızdaki bütün maçları kazanmalıyız. İlk yarı sonuna kadar kendi sahamızda sırasıyla Kayser Erciyes, İst. Başak şehir, Karabük ve Gaziantep ile karşılaşacağız. Eğer bu dört maçı da kazanırsak yirmi puan eder ki, bu aşama da hiç de fena olmaz. Geçmiş yıllara baktım, ilk yarı sonunda 15 puan ve altında kalanların düşme oranı çok yüksek. Ordu gibi 20 puanla, İ.B.Belediye gibi 21 puanla ilk yarıyı kapatıp düşenler de var. Belki bunları konuşmak yanlış ama ne olur olmaz diye işi baştan sağlam tutmak lazım. Kazanalım biz hesap kitap işlerinden, takımda eleştirilerden kurtulsun.