4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

KEDİ YETİŞEMEDİĞİ CİĞERE MUNDAR DERMİŞ

Sayın Prof. Dr. Büyükerşen'in, gölet yaptırarak Eskişehir'i su sıkıntısından kurtardığı yönündeki haberi eleştiren, Ankara Anakent Belediye Başkanı Gökçek, "Orası 3 milyon metreküplük bir piknik gölet. Göletin, şehre su bağlantısı yok. Su Porsuk'tan geliyor. Böyle bir gölet Eskişehir'in, 15 günlük su ihtiyacını karşılar. Böyle rezalet olmaz. Adamı karınca, 58 milyon metreküplük Kavşakkaya Barajı'nı 14 ayda bitiren beni, ağustosböceği yaptılar. Göleti, baraj diye yutturmuş." diyerek Sayın Prof Dr. Büyükerşen' e, eleştiri de bulunmuş.
Sayın Gökçek ve birileri, bu tavırları ile "Kedi yetişemediği ciğere, mundar der" atasözünü de hayata geçirmiş oldular.
Ayrıca Eskişehir' in, su sıkıntısı olmadan böyle bir göletin, bırakın yapımını düşünülmesi bile, başlı başına bir başarıdır. Çünkü Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Prof Dr. Yılmaz Büyükerşen, tüm engellemelere ve eleştirilere, üstelik yatırım bütçesinde ödenek bulunmamasına rağmen, belediye imkânlarıyla, 2005 yılında, Mamuca Köyü yakınlarındaki vadide baraj göletini, kendi personeli ile 5 ayda tamamlayarak hizmete açtı, Mamuca Göleti' nde, halen 3 milyon metreküp su toplandı.
Sayın Gökçek ise Ankara' nın susuz kalacağı kendisine iletildiği ve İktidar Partisinin de Belediye Başkanı olduğu halde, önerileri dikkate almamıştır. Nitekim Ankara' da 13.5 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Melih Gökçek'in, dünyanın en büyük su firmalarından Thames Water'in 5 yıl önce yaptığı "Ankara susuz kalacak" uyarısını kulak arkası ettiği de söyleniyor. Ardından başkente içme suyu sağlayacak Gerede Barajı için, "Su önceliğimiz değil" diyen Gökçek'in, bu proje için sağlanan Japon kredisinin görüşüleceği Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlenen toplantıyı da boykot ettiği de belirlendi. 12 Mart 2004 Hazine Müsteşarlığı' da Japon Hükümet Temsilcisi, T.C. Dışişleri Bakanlığı Temsilcisi, DSİ temsilcileri ve Hazine Müsteşarlığı temsilcisi, proje için gerekli yaklaşık 250 milyon dolar tutarındaki "Uygun Koşullu Kredi" anlaşması için hazır bulunmuşlar. Ancak, Ankara Büyükşehir Belediyesi, ASKİ Genel Müdürlüğü'nün de temsil edilmesi gerekiyordu. Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, toplantıya ASKİ temsilcisini bile göndermemiş.
Oysa BM'nin, su raporunda, 2005 yılının, kuraklık için dönüm noktası olduğu kaydedildi. Yine raporda, Türkiye, 2005 yılından itibaren kuraklığın baş göstereceği ülkelerden biri olarak, 2025 yılında itibaren su sıkıntısı çekeceği de belirtilmişti.
Sayın Gökçek, bu raporları ya okumadı, ya da okudu gereğini yapmadı. Ne mazeret üretirse üretsin Ankara' da su sıkıntısından, kendisi sorumludur ama fatura ise halka çıkarıldı. Ankara'da su, iki gün akacak, 2 gün akmayacak
Halbuki dünyanın, hiçbir başkentinde sular kesilmez. Belki dünyada, birkaç azgelişmiş ülkede olabilir! Çölün göbeğindeki Suudi Arabistan gibi, ülkelerde bile böyle bir olay yok. Hac' a gidenler buna tanıktır.
Ankara'ya Kızılırmak'tan, su getiriliyor. Bunun da en az altı ay zaman alacağı söyleniyor. Bu nedenle de okulların geç açılması düşünülüyor. Hatta Sayın Gökçek tarafından, Ankara' da yaşayan sakinlerin, bir müddet yakınlarının yanına gitmesi de öneriliyor.
Yıllarca, Ankara ve İstanbul belediyelerinden övgü ile söz edildi. Bugün övgü ile bahsedilen Belediyelerin, mücavir alanları içinde toplam 19 milyon insan, susuzlukla karşı karşıyadır. Yıllardır hiçbir önlem alınmadı. Belediye kaynakları, altgeçit-üstgeçitler, savurganlık ve gereksiz harcama yapıldı, paralar toprağa gömüldü ama su konusunda, hiçbir tedbir alınmadı.
Kars Belediye Başkanı AKP'li Naif Alibeyoğlu, Ankara ve birçok ilde yaşanan susuzluk sorunuyla ilgili olarak, yerel yönetimleri sorumlu tuttu. Ve "İki milyon kişiye yetecek su, nüfusu, 5-6 milyona çıkan büyük kentlere elbette yetmeyecektir" dedi.
Yine Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğüne göre, mevsimsel yağışlar, normaller civarında gerçekleşse dahi, olumlu etkilerin görülmesi için, daha uzun süre gerekiyor.
Meteorolojiye göre, Türkiye, deprem riski gibi, kuraklık riskiyle de yaşamasını öğrenmek durumunda. Hal böyle olunca da, Sayın Gökçek, laf ve mazeret üreteceğine, Ankara' ya, su getirmek için proje üretsin...Sayın Gökçek ve birileri, ne düşünürse düşünsün, Sayın Prof. Dr. Büyükerşen, hükümetten tek kuruş almadan, belediye imkânlarıyla, Türkiye' de bir ilki başarmıştır. O'nu örnek alınması gerekirken, eleştiri de bulunulması, kıskançlıktan başka bir şey değildir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi