(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

KENDİ SONLARINI HAZIRLADILAR


Maçın başlamasına kısa bir süre kala İsmail Kartal'ın sahaya sürdüğü kadroya baktım. Herhalde kimsenin bir itirazı olamazdı. Sonra bir de baktım ki Akhisar kadrosunda dahi bu ligi ağırlığını taşıyabilecek elle tutulur oyuncular var. İçimi garip bir duygu kapladı. Kendi kendime "Demek ki neymiş! Mazeretlere sığınmak yerine geleceği görüp transferde doğru hamleler yapmak daha değerliymiş" dedim.
***
Yeni teknik direktörüyle çıktığı ilk maçında kendi kabuğunu kırmaya çalışırken, kaza kurşununa giden bir takım vardı.
Eskişehirspor yenilgiyi hak etti mi diye sorsak eminim birçoğunuz "Hayır" diyeceksiniz.
Peki galibiyeti hak edecek bir şey yaptı mı?
Orası da büyük bir soru işareti...
***
Özellikle geriye düştükten sonra oyun disiplininden kopan ve ne oynadığı belli olmayan bir takım çıktı sahneye...
Bunda ki en büyük etken, Manisa'ya yola çıkarken psikolojik olarak yorulmuş bir Eskişehirspor gerçeğiydi...
Gördük ki takımda özgüven eksikliği yaratan Skibbe'nin oluşturduğu derin izlerin silinmesi de kolay olmayacak...
***
Maçın başından sonuna kadar aynı sahneler vardı. Eskişehirspor haftalardır üstünde taşıdığı pisliği atmak için çırpınan ama ileride çoğalamayan...
Buna karşılık kaptığı toplarla hızlı hücuma çıkmaya çalışan bir Akhisar izledik.
İsmail Kartal rakibe endeksli oyuna takımını iyi hazırlamış. Eskişehirspor gole kadar rakibe pozisyon vermedi. Golde zaten pozisyon değildi...
Ancak iş üretime geldi mi elinde ki malzemenin yetersizliği kadar oyuncuları fazla tanıyamamasının da sıkıntısını yaşadı Kartal hoca...
Yapılan değişiklikler zamanlama açısından kötüydü ve hiçbiri işe yaramadı. Özellikle geriye düştüğümüz anda kendisinden o dakikaya kadar sabrettiği Pinto'yu çıkarmak yerine risk alarak Emre Güral ile birlikte çift forvete dönmesini beklerdim. Hamle anlamında beni yanılttı...
Hal böyle olunca karşılaşmada bizim istemediğimiz ama son dönemde alıştığımız bir sonuçla sonlandı...
***
Kötü sonu hazırlayan başlangıçlara, "Düzeliriz. Bir galibiyet yeter" diye bakanlar, şimdi önlerindeki maçlara bakmakla durumu kurtaramayacaklarını anlamışlardır belki. O yüzden gecikmiş operasyonu yapan birinci şahıslara, maçın bitiminde haykırdım.
"Eserinizle övünün. Ne hale getirdiniz güzelim kadroyu."
***
Eskişehirspor ligi her sezon Akhisar'ın altında bitirebilir. Bu futbolda olağan da karşılanabilir...
Ancak Akhisar takımı kadar bir kadro kuramıyorsa, işte bu sorgulanır.
Bu yüzden son iki yılda Eskişehirspor ve başarı arasındaki ilişki bittiyse, bunun tek sebebi Mesut Hoşcan'dır. Eskişehirspor'u Mesut Hoşcan'a mahkum ettirenler, bu kulübü nasıl bir yönetime layık gördüklerini de ispat ettiler.
Şimdi o kişiler, takımın bu haline sözde Eskişehirsporluluk duygusuyla boşuna isyan etmesinler.
Çünkü herkes her şeyin farkında...
***
Eskişehirspor bu şehir için başkadır. Başkalığı sıradanlıktan ayırmak büyüklüğün farkına varmakla mümkündür.
O yüzden bu saatten sonra Mesut Hoşcan'ın arkasında durmak, yanlışların arkasında durmaktır.
Maziyi katledenlerle geleceğe yürünmez. Eskişehirspor Mesut Hoşcan ile kaçtıkça yakınlaştığı bir sona koşuyor...
Bu koşturmayı afiş yapıp, şimdi akıl hocalarına postaladım! İster duvarlarına assınlar, isterlerse "Kendilerinden olanı korumak yasasıyla" günahlarına arka çıksınlar.
***
Eskişehirspor ne yazık ki yalan hikayelerle hastalanmış bir takım haline getirildi. Bu yüzden ateşli hastaya su verilmez. Eleştirerek akıl verilir. Bu yönetim gerçekleri, yalan övgülerden çok sevseydi, takım bugün hayal ettiği yerde olurdu zaten. Hâlâ göremiyor olabilirler ama 15 puanın altında kaldığımız anda bu takıma İsmail Kartal'ın da yapacağı bir şey kalmaz...
***
Hepimizin bir gerçeği ve mecburiyeti var. Elde ki mevcut kadroya sahip çıkmak gibi...
Sahada ellerinden gelen mücadeleyi gösteren futbolcu grubunun arkasında olmak gibi...
Biz onlarla başarılı olacağız. Ya da hep birlikte kötü sona yaklaşacağız. Taraftarın bu bilinçle devre arasına kadar takımına her anlamda destek olması birinci yasası olmalı. Kayseri maçı bu anlamda bir başlangıçtır. Kazanalım ve kara bulutları dağıtalım. Ve ara transfer dönemine kadar kulübün geleceği adına bu oyuncu grubu el üstünde tutalım...
Yapılan yanlışları da sineye atalım.
Gün kin tutma, yada hesap sorma günü değil!
Zaten bunun zamanı da değil...
Hesap dökümünde herkesin yanıtlanmasını beklediği soruları olacaktır.
İşin bu yüzden yönetim boyutunu şimdilik düşünmeyin...
Onlar zaten kendi sonlarını çoktan hazırladı...




Önceki ve Sonraki Yazılar
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi