
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Kimine göre iflas,kimine göre vurgun ama...
Yayınlanma:
Eskişehir'de herkes, kimine göre iflas edip batan, kimine göre de vurgun yapıp ortadan kaybolan Et firması ile sahibini konuşuyor.
Ama herkes...
Kayıplara karışan firma sahibinin, kimlerin hatır çeklerini kullandığını, kimlerden borç para aldığını, kimlerin "işlet, karı paylaşalım" diye verdiği paraların miktarını konuşuyor.
Yine herkes...
"Battı" ya da "Vurdu kaçtı" diye hüküm verdiği firma sahibinin, hangi bankadan ne kadar kredi çektiğini, Eskişehir'de birlikte iş yaptığı hangi firmayı batma noktasına getirdiğini, kimleri iflasa sürüklediğini de konuşuyor herkes.
İnanın...
Eskişehir'in her yerinde bu olay konuşuluyor.
Kendisiyle birlikte ortadan kaybolduğu söylenen milyon liralar adeta havalarda uçuşuyor.
Firma sahibinden mal alan, firma sahibine mal ve para veren, hatta görünmez ortak olanların içine düştüğü durum anlatılıyor hemen her yerde.
Ortalardan kaybolan firma sahibine ait fabrikaya kimin el koyduğu, makinelerini kimin aldığı, mağazalara kimin göz diktiği, Gaziantep'ten gelenlerin, bunlara nasıl çöktüğü konu oluyor her mecliste.
Çevreyolu üzerinde bir lokantanın sırf bu yüzden nasıl satıldığı, söz konusu firmadan mal alan Eskişehir'in en büyük kurumunun ne kadar zarara uğradığı, alacaklıların alacaklarını tahsil için nasıl sıraya girdiği de...
Her şey konuşuluyor da konuşulmasına...
Kimine göre battığı, kimine göre vurgun yapıp ortadan kaybolduğu söylenilen firma sahibinin çalıştırdığı, aralarında emekliliği gelmiş, iki aydır maaş yüzü görmemiş, meydana gelen bu olayla birlikte bütün emekleri ve hatta yaşamları bitmiş 80-90'ın üzerinde ki firma çalışanının ne halde olduklarını kimse konuşmuyor.
O işçilerin, çocuğu ve çocuğuyla birlikte tüm gelecek hayallerinin bir gecede söndüğü kimsenin umurunda bile değil.
Ne yazıktır ki...
O işçilerin yaşadığı kıyamet kimsenin ilgisini çekmiyor.
Eskişehir'in en büyük et firmasının kapanması ve sahibinin de ortadan kaybolmasıyla birlikte 100 milyon lirayı aşkın olduğu söylenilen para, söz konusu işçilerin alacakları da eklendiğinde, tam bir yıkım çıkıyor karşımıza...
......
Allah belanızı versin!
Büyüklerimiz sık sık uyarırdı bizi.
-"Sakın ha beddua etme!" diye.
Genelde bu beddua konusunda çok sık uyarı aldığımız için uyardık söylenilenlere.
Beddua etmek pek tarzımız olmadı bu güne kadar.
Ama...
Öyle anlar geliyor ki!
Öyle olaylarla karşılaşıyorsunuz ki!
Beddua etmek kaçınılmaz oluyor.
Tıpkı şimdi size anlatacağımız olay gibi.
Odunpazarı Belediyesinin başlatmış olduğu güzel bir proje var.
Esbis projesi.
Şehrin çeşitli yerlerine Bisikletler konuluyor. Binmek isteyen,kira ücretini verip, ya belirli saatler zarfında, ya da tam gün bu bisikletleri kullanabiliyor.
Hatta.
Abone olup, istenildiği an istenilen yerden bir bisiklet alınabiliyor.
Bu uygulama öyle bir tuttu ki, yeni olmasına rağmen 600 abonesi oldu projenin.
İşte...
Önceki gece, Odunpazarı Belediyesi önünde bulunan Bisikletlerin hepsinin lastikleri kesilmiş.
Kim kesti bilinmiyor.
Neden kesti?, o da meçhul.
Ama ortada bir gerçek var ki, birilerine battı o bisikletler.
Lastikleri kesildiği için dün kimse alamamış oradan bisiklet.
Şimdi gelin de beddua etmeyin!
Vallahi ediyoruz...
O bisikletlerin lastiklerini durup dururken kesenlerin Allah belasını versin.
......
Burhan Sakallı çıktı ortaya...
Eskişehir'de iki dönem üst üste Odunpazarı Belediye Başkanlığı görevi yapan Burhan Sakallı'nın hedefinde Büyükşehir adaylığı vardı.
Bunu saklama gereği de duymadı.
30 Mart seçimleri öncesinde açık açık ifade etti.
Ancak olmadı.
Büyükşehir adayı yapılmadı Burhan Sakallı.
Büyükşehir adayı olmayınca, Odunpazarı adayı olmaya da sıcak bakmadı.
Aday olmayacağını açıkça ilan etti.
Bunun ardından, Odunpazarı adaylığı için ikna çabaları başladı Burhan Sakallı'yı.
Devreye Bakanlar ve Genel Başkan yardımcıları girdi.
Söylediğinden geri dönmedi Sakallı.
Aday olmadı ve görev süresi bitince de köşesine çekildi.
Sakallı'nın aday olmama kararı üzerine parti yeni aday arayışlarına başladı.
İşte bu arayışlar sırasında bizzat başbakan tarafından Eskişehir'deki partililere "Burhan bey bizi en ihtiyaç duyduğumuz bir anda yalnız bıraktı. O yüzden başka bir isim üzerinde yoğunlaşın" dediği ifade edildi.
Ve bu ifadeden hareketle "Burhan bey aday olmama kararı ile AK partide gelecekte siyaset yapma imkânını da kaybetti" yorumları yapılmaya başlandı.
Başbakan seçim öncesi böyle bir şey söylemiş miydi?, bunu söylediğine şahit olanlar var mıydı? Bilemiyoruz.
Ancak...
Burhan Sakallı ile ilgili bu yorumlar seçim süreci boyunca çok konuşuldu.
AK parti'nin olağanüstü kongresi yapıldı geçtiğimiz günlerde.
Eskişehir'den de kongre için gidenler oldu.
Gidenler arasında Burhan Sakallı da vardı.
Görevi bittikten sonra AK parti ile ilgili belki de ilk organizasyondu görüldüğü ve katıldığı.
Aday olmayışı sonrasında söylenenlerin aksine, siyaset yapmayı sürdürecek bir yüz ifadesi de vardı Burhan Sakallı'nın...
.......
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Dünyanın en ünlü kalp doktoru De Bakey'ın arabası bozulmuş, arabasını tamire götürmüş. Tamirci arabasının kaputunu açmış ve De Bakey'e dönerek:
- "Size bir şey soracağım neredeyse ben ve siz aynı işleri yapıyoruz. Mesela ben şimdi itina ile kaputu açacağım bir bakışta problemin nerde olduğunu anlayacağım, kapakçıkları temizleyeceğim, gerekirse kabloları, motor yağını değiştireceğim, hatta çok gerekli ise motoru çıkarıp yerine yenisini takacağım!!. Söylesenize nasıl oluyor da siz milyon dolarlar kazanıyorsunuz ama ben meteliğe kurşun atıyorum?"
Bunun üzerine De Bakey tamircinin kulağına eğilmiş ve şöyle demiş:
- "BUNLARIN HEPSİNİ MOTOR ÇALIŞIYORKEN YAPMAYI DENESENİZE!