(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

KOCA ŞEHİRDE BİR AVUÇ OY!

Mesut Hoşcan ve arkadaşlarına yeni başkanlık dönemi hayırlı uğurlu olsun. Seçim kazanmakta bir başarıdır. Ve bu başarı da emeği geçenleri kutlamakta herkesin görevidir. Hele ki görev konusu Eskişehirspor ise...
Umarız geçmişten gerekli dersleri alarak bundan sonraki süreçte adımlarını daha sağlam ve yerinde atarlar. Yoksa bu kulübün, özellikle yeni sezonda sportif anlamda ki yanlışları kaldırabilecek ne futbolcu kadrosu ne de maddi bir yapısı var(!)
***
Seçim sonrasında ki en güzel cümle bir taraftara aitti:
"34.000 kişiyle deplasmana gitmiş kulübün başkanını 379 oyla seçmesi; Eskişehirspor taraftarının kaderinin özeti"
Aynı düşünceye paralel olarak; bu durum aslında kulübün geleceğini inşa edememesinin birinci nedenidir.
Eskişehirspor seçimlerinde ki bu kısır döngüde sadece o koltuk için savaşanları ve kulüpte iş kovalayanları görmeye devam edeceğimiz gerçeğinden kaçamayacağız.
***
Seçimde arada gezinen delegelerin, başrol oyuncularından daha önemli figüranlar olduğunu gördük. Kocaman adamların, kendi çıkarları uğruna nasıl pazarlıklar yaptıklarını da biliyoruz.
"Seçime siyaset karıştı!"
Öyle diyorlar.
Bu ülkede hangi seçime siyaset karışmıyor?
Yönetim kurulunda yer alan isimlerde bunu gösteriyor zaten...
***
Seçim öncesinde iki başkan adayının da, başkanlık icabı sahip çıktıkları değerlerle, bu kulübü ne hale getirdiklerini cümle alem biliyordu. Esas vahim olan hep eleştirilen bu iki başkan adayı dışında kulübü sahiplenmeye çalışanın çıkmamasıydı. Her fırsatta ortalıkta muhalefet kesilenlerin Pazar günkü sessizliği seçim sonucundan daha çok irdelenmesi gereken konudur. Anladık ki birileri reklamını yaptı ve kendilerini iyi pazarladı. İşte bu yüzden aslında kimin seçildiğinin önemi yok. Çünkü zihniyetin değişmediği bu ortamda tek kaybeden var. "ESKİŞEHİRSPOR"
***
Bu kez daha toparlayıcı olmasını beklendiğim Hoşcan'ın zafer sarhoşluğuyla kendisini eleştirenleri bir avuç görmesini dinlerken sadece tebessüm ettim. Bırakın başkan da böylesine yalaka ve çıkarcı bir düzende sizi eleştirenlerin bir avuç olma gururu da onların olsun.
Hiç olmazsa sizin iki sezondur taraftara sunduğunuz o bir avuç teselliden daha değerlidir.
Anladık ki başkalarının düşüncesine saygı duymayan ve huylarını terk etmeyen inatçı bir başkan modeli izlemeye devam edeceğiz.
***
Aslında böyle yönetilen bir kulübü ve Mesut Hoşcan'ı eleştirmek, gazeteciliğin en onurlu sayfasıdır. Ve enkaz edebiyatı sızlanması da artık kimseye tat vermeyecektir.
Mesut Hoşcan umarım farkındadır. Çünkü yanlış yapma kredisi sıfırdır.
Ama bir baktık ki Hoşcan kendisi adına yeni bir döneme patlayıcı maddeler taşıyan cümlelerle giriyor.
Biliyorum ki bu şehirde sıkıntıyı hep kulüp ve çalışanı yaşar. Olan hep Eskişehirspor'a olur. Mesut Hoşcan asla sıkıntı yaşamaz!
Hele ki spor medyasında kendisine tav olanlar varken!
En önemlisi seçimlerde kimlerin oy kullanacağını belirleme hakkını bile kendinde bulurken.
***
Son dönemde Eskişehirspor'da en büyük eksiklik güven duygusu ve sevgidir. Ne yazık ki sevginin transferi yapılmıyor. Bir ölünün kulağına fısıldadığınızda, onu canlandıracak kadar güçlü bir şeydir sevgi. Paradan başka şeyi olmayanlar tarafından görülmez.
Ama görünen o ki...
Yeni sezonda futbolun içinden patlayıcı cümleler taşıyan "Tırlar" geçecek.
Hem de Eskişehirspor'un çıkarları için yapılan eleştirilerde kulağının üzerine yatan birinin posterleriyle.
Pof-poflanmayı Eskişehirspor sevdası sanan.
Takımın içini boşaltmaktan sabıkalı. Yapılan yanlış transferlerden sanık.
"Futbol takımını mundar eden düşüncenin başkanı"
Borcu bilmem kaç milyona çıkarmakla, Eskişehirspor'u Avrupa yolundan çıkarmak arasındaki çelişkiyi sormayın. Cevabını veremez!
***
Görüyoruz ki Eskişehirspor yine her şeyi bilen bir adamın kurbanı olacak. Çünkü bildiğini zannedenler, bilmeyenlerden çok daha tehlikelidir.
"Benden hayır yok" diye, kendini bu denli ihbar eden başka bir kadro yaratılamazdı çünkü.
Bu nedenle Eskişehirspor'un önümüzde ki sezon her yönden işi çok daha zordur.
En büyük temennim yeni yönetimin eli yüzü düzgün bir takım yaratma konusunda başarılı olmasıdır.
Yoksa bu sezon olduğu gibi medet umulacak kötü rakipler bulunur mu?
İşte orası tam bir soru işareti...
***
Gerçi biz bu şehirde her şeye alıştık. Yadırgamayız. Kendilerini büyük gazeteci zannedenlerin geçen sezon olduğu gibi yeni transferlere yapacağı muameleyi görün siz. Takımı Avrupa semalarına çıkartıp daha sonra düşmemeyi başarı sayan düşünce sistemini okumaya hazır olun. Bir bakacağız yine elimizde kalanlarla avunmayı bir avuç gurur saymışız. Sonuç; Eskişehirspor'da yine değişen bir şey olmamış.
***
Bu şehirde kendi yanlışlarını sorgulamayan bireysellik futbola hakim oldukça...
Her şey günlük sonuçlardan ibaret olacaktır.
Ne acıdır ki; dürüstlük düşüncesinin de içi boşaltılmıştır.
Hal böyle olunca ahlaki kriterler; kulüp başkanları ve onların saflarında duran gazeteciler tarafından yine ve yeniden yorumlanmaya devam edecektir.
***
Mesut Hoşcan seçim kazanmış olabilir. Ama asıl olan taraftarın gönlünü kazanmaktır.
2 sezon önce Avrupa'yı hedefleyen Eskişehirspor'u, yolundan döndüren bir başkanın bunu yapabilmesi için başarılı bir takım yaratması ve bu kulübün geleceğine yönelik yeni projeler üretmesi şarttır. Yoksa sayın Hoşcan'ı kimse bu koca şehirde bir avuç oyla Halil Ünal'ı iki seçimde de devirdiği için Eskişehirspor tarihine yazmaz...
::::::::::::::::::


Önceki ve Sonraki Yazılar
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi