Vali Sayın Dr. Kadir KOÇDEMİR, her vesile ESKİŞEHİR 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ ile ilgili olarak kamuoyunu bilgilendiriyor. Hatta İzmir' de bulunduğumuz süre içinde, sohbetlere de konu oldu. Elbette kamuoyu ile paylaşılanlar, önümüzdeki yıl içinde görülecektir. Ancak Kültür Başkentliği, Türk cumhuriyetleri ile her alandaki ilişkilerin, özellikle de ekonomik faaliyetlerin, kalıcı olmasına da vesile olmalıdır.
Vali Yardımcısı ve Kültür Ajansı Genel Sekreteri Azmi ÇELİK' le, yaptığımız görüşmede, ESKİŞEHİR 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ AJANSI ile ilgili çalışmalar hakkında, bilgi aldık. Sivrihisar İlçesi ile ilgili çalışmaları ve yapılması istenen çalışmaları kendisine aktardık.
Sayın ÇELİK' in, konulara hâkimiyeti ve önerilere gösterdiği ilgi, ikna kabiliyeti, en önemlisi de sade, duru ve pak konuşmaları ile dikkat çekti. Ayrıca işin ehli bir yöneticimizdir. Bir yöneticini sahip olması gereken, bilgi, deneyim, dinleme, önsezi ve takip etme, yetki ve sorumluluk trafiğini doğru yönlendirme, ekibini motive edebilme, ekibini eğitebilme gibi, özelliklere de sahiptir.
Diğer yandan Kültür Başkentliği ilişkileri, yerel bazda olduğu kadar, ulusal bazda da gerçekleştirmek, gerekir. O nedenle de ülke geneline hitap sivil toplum örgütleri, kurum/kuruluşlar, özellikle de TOBB ve TÜSİAD gibi örgütler, Türk Cumhuriyetlerindeki
karşıtları ile çeşitli etkinlikler yapmak, ülke ve Eskişehir açısından yararlı olacaktır.
Nitekim Vali Sayın KOÇDEMİR 'in, "Eskişehir 'in neler kazanacağı bize bağlı. Sivil toplum kuruluşlarıyla, vatandaşlarımızla kazanma yönünde yeni yöntemler ve yollar bulunması, buna uygun çabalar içinde olmamız, bizim ne kazanacağımızı belirleyecektir" sözlerine katılmamak mümkün mü?
Eskişehir, demografik yapısı ile 2013 Türk Dünyası Kültür Başkentliği en layık illerden biridir. Çünkü Kent nüfusunun çoğunluğunu Kırım'dan gelen Tatarlar, ayrıca Nogaylar, Batı Trakyalılar, Üsküp'ten, Bosna'dan, Kazan'dan, Karaçay ve Balkar'dan gelen soydaşlarımızla birlikte Uygurların evlatları-kardeşleri olan Oğuz-Türkmen boyları oluşturuyor. Bu bakımdan Eskişehir'in, Türk Dünyası'na yabancı olmadığını söylenebilir.
Ayrıca Vali Sayın KOÇDEMİR İn, "Burada ESKİŞEHİR' in, Türk Dünyasının numunesi olduğunu gösterelim. Yani tek tip değil Balkanlı, Kosovalı, Pomak, Boşnak, Kırım Tatarı, Kazan Tatarı, Çerkez, Adige, Karaçay, hepsini renk cümbüşü içinde, o renklerin ahengini de hep beraber o gün ESKİŞEHİR 'in sokaklarında gezerek gösterelim." önerisi en iyi şekilde gerçekleştirilebilir.
Eskişehir' in, Türk Dünyası Başkenti olmanın getirisi, bu sosyal etkinlikleri biraz daha çoğaltmak değil, Eskişehir'e, devam eden yıllarda da fayda sağlayacak kalıcı eserler bırakmak ve ilişkileri kalıcı kılmak olmalı. Eskişehir'i ve Türk Dünyası'nı, temsil eden simgesel yapılar oluşturulmalı. Turizm kültürü, Eskişehir halkına, özelliklede esnafına benimsetilmeli, bu tür etkinliklere de örnek teşkil edilmelidir.
Her türlü İcraat ve etkinliklerde, "TOPLUM KATILIMI", "ORTAK PAYDA, "ORTAK AKIL" ve " BEYİN FIRTINASI " gibi kavramları, ön planda tutmak, İcraatı başarılı kılarken, etkinliklerin de daha görkemli şekilde kutlanmasına vesile olur.
ESKİŞEHİR 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ etkinlikleri, alanında alınan kararlar, hayata geçirilmek isteniyor, verim ve başarı bekleniyorsa; Halk türbinden sahaya inmeli veya indirilmeli, halkın istekleri de dikkate alınmalıdır. Çünkü halka rağmen, başarılı olmak veya arzu edilenleri elde etmek çok zordur.
Kültür Başkentliği, Eskişehir'in, 250 milyonluk Türk Dünyası' nda, tanıtımına vesile olacaktır. Ayrıca bu unvan, şüphesiz, kentin kültürel, turistik, sosyal ve ekonomik gelişimine de büyük katkı sağlarken, "marka kent" olma yolunda mesafe kaydedecek, sadece ulusal değil, uluslararası alanda tanınan, bilinen bir kent haline gelecektir.
2013 yılında, Eskişehir çifte başkentlik unvanı alarak, dünya çapında bir organizasyonlar süreci ve tanıtım fırsatı yakaladı. Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ve UNESCO 2013 Somut Olmayan Kültürel Miras Başkentliği sayesinde, Eskişehir kültür, sanat ve turizm alanlarında, kendini tüm dünyaya daha iyi tanıtabilecek ve etkisi daha sonraki yıllarda da sürecek, yeni bir marka imajı kazanacaktır. Eskişehir'de, yaşayan veya yaşamayan, Türk olmaktan gurur duyan herkesin,
TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ etkinliklerinde, elini taşın altına koymak gibi, bir vatandaşlık ödev ve görevi vardır. Bu süre içinde, hiç kimse, bu mesele vilayet ve belediyelerin meselesidir, diyemez. Çünkü söz konusu olan, Türk dünyası ve Eskişehir'dir.
Trafik kazası geçiren, Valimiz Sayın KOÇDEMİR ' e ve şoför Sedat Erdem'e geçmiş olsun dileklerimizi sunar, acil şifalar ve aynı araçta bulunan koruma memuru Rahmetli Şenel Çakır'a da, Allah'ta rahmet dileriz...