Hayatın bazı gerçekleri vardır.
Terazilerden daha önce icat edilmiş en büyük gerçek vicdandır...
O yüzden sadece çıkarları için ellerini ovuşturanlar.
Herkesten tehlikelidir.
Ama onları bekleyen bir tehlikenin gerçekleşmesi de eninde sonunda kaçınılmazdır.
Halil ünal’ı da bekleyen en büyük tehlike de yanında ki sağa sola kin kusucularıdır.
Tıpkı Sinan özeçolu’nu yanlış yönlendirenler gibi…
***
Sinan özeçoğlu’nun ayrılma zamanlaması yanlıştı. önceki yılların hatalarını yenemeyen bir tarih olarak kaldı.
Kulübü bu noktalara getirdikten sonra kayyumdan kurtarmanın edasını yaşayanlar karınca gibi davranıp ağustos böceğinin hikayesini yazdı.
Eskişehirspor’da yıllardır yapılanlar yine gizlenirken, herkesin bildiği yine bir sır gibi kaldı.
Peki ne oldu?
Bazıları yine el altından kulübe sızdı.
***
Sezon başında bir anda gelen transfer yasağı Sinan özeçoğlu ve yönetimine yapılan haksızlıkların ilk taksitidir dersem.
Haksızlık etmiş sayılmam.
çünkü haksızlığın yansımasıdır bu!
Eskişehirspor’da kurulan kumpasın üzerinden istediğini alan yine bu cezaya sebep olanlarsa, orada sorgulanması gereken gerçekler vardır.
Zamanında yapılan sözde sükseli transferin cesetleri de kıyıya vuralı çok olmuştur da.
Şimdi bedelleri ödetiliyordur.
***
Ama şu unutulmamalı…
Kulübün bu noktalara gelmesine sebep olanlara gebe kalanlarında ödeyecekleri daha çok bedel var.
Su gibi harcanan paranın sorumluluğunu kimseye hesap vermeyecek boyutlara taşıyanlar, çaresizliklerini takımın tabelada başarılı olmasıyla gidereceklerini zannediyorlar.
"Geçen sezon Süper Lig’e çıksaydık bu hallere düşülmezdi" diyenlerin trajikomik halleri de cabası!
Kimse de demiyor ki, “Ya arkadaş! Bu borçlar zaten o adına süper denilen ligde kulübün sırtına yük edildi” diye…
Asıl amaç Eskişehirspor’un borçlarının kapanmasını değil,  müptelası olunan paranın döngüsünü sağlamak…
Buradan da bize kalan “Küllerini çoğaltmakla yangın sönmez”
***
Şu da var. Para kaybedilir, kazanılır.
Ama zarafetin sefaleti kadar büyük bir kayıp yoktur.
Gel gelelim ki, öznenin para olduğu yerde, bazıları için biraz daha Eskişehirspor macerasının getirisi de fena sayılmaz!
Bu işlerden anladığını söylemekle, fırsattan istifade etmek arasında sıkışanlar.
Zamanı geldiğinde kapıların arkasında kalırlar…
Ve artık şu unutulmamalıdır. Bunda sonra kimsenin ahı da kimsede kalmaz!
***
Neyse bu konulardan daha değerli işleri ön plana çıkartmak lazım bugünlerde…
4 yıl önce sorgulaması yapılmayan sağlık harcamalarını bugünlerde işlemekten daha değerli olan şeyleri mesela…
Bir futbol filminde sadece afişlere bakmamak gerek.  Sezon içindeki gerçek oyuncuları ve onların gösterdiği duruşu konuşmak gerek...
***
Böylesine bir ortamda mesela teknik direktör Yücel İldiz’i en az futbolcular kadar ön plana çıkartmalıyız.
öğrencileriyle çektirdiği fotoğraflarda bile görünmemeye çalışan adamı.
Elinde ki değerli oyuncuları en iyi şekilde kullandı.
Teknik direktör felsefesinin yok sayıldığı, bir çoklarının sırtını kabalığa, zorbalığa ve siyasete dayadığı bir ülkede.
Böyle adamların hakkını vermek de bizim gibi futbol sevdalılarına düşsün.
***
Sadece aldığı parayı düşünen teknik adamlar ülkesinde.
Yücel hoca eski zaman filmlerinin afişlerinde o herkesin sevdiği bir baba gibi duruyor.
ülkedeki birçok teknik adamdan farklı bir duruşu var.
Popülerliğin tuzağına düşmeyen...
çamura batmamış cümleleri olan...
Ama zerre kadar kompleksi olmayan.
Teknik adamlığın sadece koltuğun cakasını satmak olmadığını gösterdi.
İnce tespitleri ve gençlere şans vermekte ki cesaretiyle geleceğe yönelik yatırımları var.
En azından omuz omuza duygusunu bütün takıma aşıladı.
Bu İldiz’in bu ligde yaşadığı şampiyonlukların tesadüf olmadığının da en büyük kanıtıdır.
***
Bugün Bolu’da ki sonuçtan önce ben son dönemde ki futbolcu arkadaşların gösterdiği duruşun peşinde olacağım. Onlar yine sonuna kadar mücadele edecekler. Bundan şüphem yok! Yapılacak tüm fedakarlıkları zaten yaptılar. Ve sonuna kadar alkışı hak ettiler. Kazanmak kadar kaybetmemenin de değerli olduğu bir süreçte, devre arasında ki stratejiyi dahi belirleyecek iki maç…
Fakat her ne olursa olsun bu sezon Eskişehirspor’un kaderini belirleyecek olan, sadece ama sadece o formayı giyenlerin duruşu olacaktır. Bugün olduğu gibi…