
Gazi Özdemir
KUR'AN'A GÖRE PEYGAMBERLER VE HZ. MUHAMMED - 1
Bütün Nebiler bir gruptur ve her Peygamber hem görevi için, hem de sonra gelecek Peygamberi haber verme konusunda söz vermektedir. Hz. Muhammed ise son Peygamber olduğu için, sadece görevi için söz vermiş olmaktadır. Çünkü Peygamberler de görevlerinden dolayı hesaba çekilecekler ve bu hesaplaşmanın yapılacağı Mahşer'de her Peygamber kendi ümmetinin başında şahit olarak bulundurulacaktır (Ahzab-7. Biz, peygamberler olarak Senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan, tek Allah, tek insan nesli ve tek din temelinde vahyettiklerimizi insanlara tebliğ etmeniz konusunda anlaşma yapmış ve hepinizden sapasağlam bir söz almıştık. 8. Böyle yaptık ki, söz vermiş sizleri, bu sözlerinize olan sadakatleriniz çerçevesinde kıyamet günü hesaba çekebilelim. Furkan-30. Elçimiz Muhammed de, şahit olarak bulundurulacağı mahşerde, Kur'an'a muhatap olup iman etmiş diye bilinen Müslüman toplumunun bu olumsuz durumunu görünce.....).
Her peygamberin Ruh kısmı, Dünya'ya gönderilmeden önce, görevini en iyi şekilde yapacağına yönelik sadakat sözü vermekte, fakat Beşer olarak Dünya'da yaratılınca bu sözünü unutmaktadır (Al-i İmran-81. Kaldı ki Allah, elçilik görevi ile Dünyaya gönderirken nebilerle: "Size kitap ve hikmet vereceğim. Sizden sonra da, size verdiklerimi tasdik etmek üzere yerinize görevlendireceğim yeni bir elçi /resul olacağını kabul edecek ve onu desteklemek üzere onun hakkında ön bilgiler vermeyi ve onun da geleceğini haber vermeyi kabul ediyor ve bu söz¬leşmeyi yerine getireceğinize söz veriyor musunuz?" şeklinde bir anlaşma /misak yapmıştı. Tüm peygamberler de "Kabul ettik, söz veriyoruz" deyince, Al¬lah da "Öyleyse hepiniz bu sözleriniz için birbirinize şahit olun, Ben de sizinle beraber şahit olanlarda¬nım" demişti).
Hz. Muhammed öncesindeki bütün Peygamberler Hz. İbrahim'in oğlu İshak'ın soyundan olmuşlardır. Sadece Hz. Muhammed, Hz.İbrahim, İsmail, Adnan, Mudar, Kenan, Haşimi ve Kureyş kabileleri şeklinde olan soy kütüğün içindeki Kureyş kabilesindendir. Kureyş kabilesi hem Kâbe'ye bakma, hem de yaz aylarında Şam, Filistin, Irak, Mısır ve İran'a, kış aylarında da Yemen, Habeşistan ve Somali'ye olan ticareti yapma avantajına sahip ve Kur'an'da ismi geçen bir kabiledir (Kureyş-1. Allah, Kureyş kabilesinde yaşayanları birlik ve dayanışma haline getirdiği 2. Ve kendilerine kış ve yaz turizmi ile ticaret olanaklarını sağladığı için, 3. Onlar da ahde vefa gösterip Kâbe'nin tek ilahı olan Rablerine ibadet etmeli ve saygılı olmalıdırlar).
Meryem-21 nci ayete baktığımızda, bütün Peygamberlerin, Allah'ın birer rahmeti ve görevli olmak üzere gönderilmiş olduklarını anlıyoruz (Meryem-21. Melek de Meryem'e dedi ki, "Evet! Sen doğru söylüyorsun. Ama Senin Rabbin, 'O iş bana kolaydır. Doğacak çocuk, insanlar için gücümüzü gösteren bir işaret ve kendimizden bir RAHMET olsun diyedir ve ka¬rarlaştırılmış bir iştir' bilgisini sana bildirmemi söyledi" Tevbe-61. Ya Muhammed! O münafıklara de ki: "O elçi sizin için hayırlı bir kulaktır. Ve O elçi Allah'a inanır ve mümin olanlara da inanıp güvenir ve sizden iman edecekler için de Allah'ın büyük bir rahmetidir /lütfudur". Şunu da iyice bilin ki, Allah'ın elçisini incitenler için, elem verici bir azap vardır.).
Hz. Muhammed, özel yetenekli ve diğer insanlardan farklı olarak özel hafıza gücünde yaratılmıştır (Kalem-4. Çünkü Sen, üstün ve farklı bir yaratılış ve iyi bir ahlâk üzeresin. A'la-6. Ya Muhammed! Biz Sana Kur'an'ı öğreteceğiz /okuyacağız ve asla unutmayacaksın. 7. Allah'ın istemediği dışındaki açığı da, gizli olanı da öğreneceksin. 8. Zor olanı da, Sana iyice kolaylaştıracağız.). Farklı yaratmanın dışında, Hz. İbrahim'in öyküsünden de anlıyoruz ki, Peygamberlik görevinin tebliğ edileceği yaşlar öncesinde, diğer Peygamberler gibi Hz. Muhammed de hazırlanmak üzere çeşitli sınavlardan da geçirilmişlerdir (Bakara-124. Yine hatırlayın ki! Rabbi bir zamanlar İbrahim'i sınavlara ta¬bi tutmuş, İbrahim de hepsini başarıp arınanlardan olmuştu). Demek oluyor ki, Hz. Muhammed bu hazırlık aşamalarında başarılı olmuştur.
Kur'an'dan anlıyoruz ki Allah, Peygamberlik görevini Hz. Musa'ya ve Hz. Muhammed'e, birer ağaç aracılığı ile bizzat tebliğ etmiş ve görevlerini hatırlatmıştır (Tekviyr-23. Yemin olsun! Muhammed, O görünmeyeni /Allah'ın kudretinin yansımasını /tecellisini apaçık ufukta görmüştü).
Hz.Muhammed'den, ayrıca Hz. İbrahim'in dinine uyması istenmiş ve bu şart koşulmuştur (Nahl-123. Ya Muhammed! Şimdi de Sana: "Bu makbul özellikleri yanında, hiçbir şekilde Allah'a şirk koşması olmayan ve hanif olan İbrahim'in dinine uy" diye vahyediyoruz).
Yine önceki bütün Peygamberler gibi, Hz. Muhammed de Dünya'daki bütün İnsan /Beşer ve Cin âlemlerine gönderilmiştir (En'am-86. Ayrıca İsmail, Yesea, Yunus ve Lut'a da dosdoğru yolu göster¬miştik. Hepsini bütün alemlere gerçeklerimizi tebliğ etsinler diye gönderdik. En'am-130. Allah, mahşerde;"Ey Cin ve İns toplulukları, size, ayetlerimi /uyarılarımı anlatan ve bugün sizi kandırıp saptırmış olduklarınızla ahrette yüz yüze karşılaşacağınız konusunda sizi uyaran elçiler gelmedi mi?" diye soracak. Sad-87. "Bu anlattıklarımı içeren Kur 'an, sadece siz Araplara de¬ğil, tüm İnsan ve Cin alemlerine bir çağrıdır"). Ve her Peygamber, kendisine vahyedilen bilgileri, insanlar anlayıp yaşantılarında uygulasınlar ve Dünya Okulundan Nefs derslerinden başarılı olabilsinler diye, gönderildiği toplumun ana dili ile tebliğ etmiştir (İbrahim-9. Ey insanlar! Sizden önce gelmiş Nuh, Ad ve Semud kavminin ve onlardan sonra gelip de, sayılarını sadece Allah'ın bildiği halkların sonlarının ne olduğunu biliyor musunuz? Her topluma gönderdiğimiz elçilerin her biri kendi halklarına Allah'a şirk koşmamalarını ve Allah'ın apaçık ayetlerini yine anlayacakları kendi ana dilleriyle bildirmişlerdi).
NOT-1: Ayrıntılı bilgiyi NÖVAK Vakfının "SON DAVET KUR'AN (Kısa tefsirli tercüme)" ve "İSLÂM'IN ŞARTI SADECE 5 DEĞİL" kitaplarında bulabilirsiniz.
NOT-2: 6 MAYIS 2015 Çarşamba günü saat 17-30-19.00 da Özdilek Sanat Merkezinde Halka açık "KUR'AN SOHBETLERİ"ne inşallah devam edeceğim.