Hz. Peygamberin, hayatında ve öğütlerinde, kişisel ve toplumsal hayatımızı aydınlatacak güçlü bir ışık, güzel bir örnek vardır. Sünnetinin, bütün yönleriyle tanınması, insanlığın, huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrının, güncelleştirilerek, hayatımıza yansıtılması, güzel ahlâkının davranışlarımızın, mihveri ve rehberi yapılması ile mümkündür.
Kur'an-ı Kerim'de, "büyük bir ahlak üzere" (Kalem, 68/4) olduğu bildirilen Sevgili Peygamberimiz, insanı insan yapan, erdemlerin ve değerlerin, odaklandığı yüce bir şahsiyettir. İslâm'ın, öngördüğü kâmil insan modeli onun, hayatında tecessüm etmiştir.
Nitekim Kur'an-ı Kerim'de, "Andolsun ki Resûlullah'da sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı zikredenler için, mükemmel bir örnek vardır." (Ahzâb, 33/21) buyrularak, onun hayatı bizlere 'yaşanabilir, en güzel örnek' olarak takdim edilmektedir.
Her yıl, Hz. Muhammed'i, bu yönleri ile doğru ve etkin bir şekilde tanımak ve tanıtmak, Hz. Peygamber sevgisi etrafında, toplumumuza, birlik ve beraberlik mesajları sunmak amacıyla, ülkemizde ve yurt dışında, 1989 yılından, itibaren, her yıl 14-20 nisan tarihleri arası, sabit kıldığı hafta olarak kutlanmaktadır. Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri, dinî ve kültürel hayatımıza, canlılık ve ayrı bir mana getirdi. Ülkemiz ve ilimizde, beklenen bir kültür faaliyeti ve güzel bir gelenek oldu. Birlik ve beraberliğimize de katkıda bulunuyor.
Kutlu Doğum Haftası' nda, Hz. Muhammed 'i tanımak, tanıtmak, anlayıp, anlatmak, kişi/kişiler için, bir haktır. Bu sayede, insanlar arasında, kardeşlik, sevgi, saygı ve yardımlaşma duygusu daha da güçleniyor.
Nitekim 2015 yılı, Kutlu Doğum Haftası, ana teması, "Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Hukuku" olarak işlenmesi uygun görülmüştür. Bu temanın birincil amacı, birlikte yaşama hukukunun öncüsü olan Hz. Peygamber'in evrensel mesajını, İslam medeniyet havzalarında üretilen tecrübelere de referansla yeniden duyurmaktır. İkinci olarak, insanlığın her geçen gün daha da derinleşen kimlik bunalımları, kimlik çatışmaları ve mağduriyetlerinin sosyolojik ve sosyo-psikolojik temellerini tahlil etmektir.
Yine Kutlu Doğum Haftası' daki etkinliklerinde, kişi/kişiler, Hz. Muhammed' in hayatını öğrenerek, ahlakın güzelliklerini, dürüstlüğün, doğruluğun, erdemli bir davranışın, hoşgörünün en mükemmelini, insana saygının, en yücesini, şefkat ve merhametin sınır tanımayan boyutunu, kısaca her şeyin, en iyisini ve en güzelini, öğreniyorlar.
Kutlu Doğum Haftası'nda, Peygamberimizin yaşayarak sunduğu ahlak modelini, örnek aile hayatını, onun kin, nefret ve intikamı sevgi ve müsamahaya dönüştüren rahmet ve barış yüklü mesajını, çağın söyleyişi ve sunuş teknikleri ile insanlığa tanıtmayı öncelikli sorumluluklarımızdan arasında görüyor, evrensel barış kültürünün, gerçek anlamıyla yaşatılmasını da vesile oluyoruz.
Nitekim ATATÜRK, "...Büyük bir İnkılâp yaratan Muhammed' e, karşı beslenen sevgi, ancak onun ortaya koyduğu fikirleri, esasları, korumakla tecelli etmek gerekti. Peygamber ölür ölmez düşünülecek şey, O'nu, bir an önce toprağa tevdi etmek değildi. Yaratmış olduğu inkılâbı emniyet altına almaktı." "demişti.
Çarşamba günü, İl Müftüsü Niyazi ERSOY, başkanlığında, Orman Bölge Müdürlüğü salonunda, bu yılki " Kutlu Doğum haftası" ile ilgili toplantı yapıldı. Geniş bir katılım oldu. Toplantıya, "TOPLUM KATILIMI", " ORTAK AKIL" gibi, kavramların hakim olması, sivil otoritenin, etkinliklerde görev alması, bu yılki "Kutlu Doğum Haftası" nın, daha da verimli ve görkemli geçeceğinin de işaretiydi. Müftülülüğün, bu tabloya süreklik kazandırılması ise diğer kurum/kuruluşlara, örnek teşkil edecek niteliktedir. Kutlu Doğum haftası etkinlikleri, her yıl olduğu gibi, bu yılda Eskişehir' de, geniş katılım ve kapsamlı bir programla kutlanacak. Haftanın, her türlü ideolojik, siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında tutulması, her yıl katılımı daha artırdı. Eskişehir' de, birlik beraberlik, dayanışma ve bütünleşmeye de ciddi katkıda bulundu.
Bu yıl da Kutlu Doğum Haftası' nda, Konferanslar, kermes, konser, okullar arası kompozisyon yarışması, sergi, hasta ve huzurevi ziyareti, peygamberimizle ilgili kitap dağıtımı, gibi etkinlikler yer alacaktır.
Elbette Kutlu Doğum haftasında, kişi/kişilere de görev düşmektedir Allah Resulü' nü, tanıtan kitaplar okunmalı, videokasetleri veya film CD'leri, ev halkı ile beraber izlenebilir. Yine Peygamberimizin, hayatından kesitler sunan, ses kasetleri de dinlenebilir.
Kutlu Doğum Haftasında, her Müslüman'ın hedefi, Hz. Peygamberi anmak ve anlamak, örnek şahsiyeti ve ahlakını, bugünkü ve gelecek nesillere benimsemek, sevdirmek, onun insanlığın, huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrıyı, hayatımıza yansıtmak, olmalıdır. Bu, her Müslüman için, bir görev ve ödev olduğu kadar, bir haktır da.
Ne mutlu, Allah' ın Resulünü tanıyanlara ve tanıtanlara...