Uluslararası piyasalarda, sular bir türlü durulmak bilmiyor. ABD borsalarına hakim olan satışlar, etkisini önce Asya'da, arkasından da İMKB ve Avrupa'da gösterdi. Uzmanlara göre İMKB dış piyasalara bağlı hareketini devam ettirecek. Özellikle ABD' de, hava düzelmeden içeride de boranın düşüşe son vermesi çok zor gözüküyor. Borsadaki düşüşün, Avrupa'nın çok daha üzerinde gerçekleşmesi içeride, ısınan siyasi gündeme ve türban tartışmalarına bağlanıyor.
Geçen hafta, Sayın Unakıtan' ın, dünyadaki ve Türkiye'deki ekonomik gelişmeler yanında, 2007 yılı bütçe uygulama sonuçlarına ilişkin basın toplantısında, kamuoyu ile paylaştığı öneriler kamuoyu tarafından dikkatle izlendi. Ancak "mali disiplin " ve "özelleştirme" en önemlisi de mali "yapılanma" ve "reformlara" devam edileceğini açıklaması piyasaları biraz olsun rahatlattı.
Sayın Unakıtan, Türkiye'nin, son yıllarda makro ekonomik gelişmeler açısından, pek çok ülkeden daha iyi bir performans sergilediğini ve önemli iyileşmeler sağladığını, belirterek, enflasyonun aşağı çekildiğini, bütçe açığının azaltıldığını, faizlerin düştüğünü, kamu maliyesinde disiplin sağlandığını, dünya ekonomisi ile entegrasyonunun hızlandığını, finansal dengelerin kurulduğunu ve borç yükünün korku aracı olmaktan çıkarıldığını söyledi.
Ayrıca bugüne kadar yapısal reformlar yapılarak, ekonominin güçlendiğini ve istikrarlı hale geldiğini kaydeden Sayın Unakıtan, Türkiye'nin şimdiye kadarkilerle kıyaslandığında, en şansı bir durumda olduğunu da belirterek, Türkiye'nin ekonomik yapısı, dış sorunları kaldırabilecek güçtedir." Diyerek, piyasalara moral verdi.
Sayın Unakıtan, daha sonra "Türkiye'nin yumuşak karnı" olarak düşünülebilecek konularla ilgili değerlendirmeler de yaptı. Bunlardan birinin cari açık olduğuna işaret eden Unakıtan, ""Cari açıktan dolayı sıkıntıya girmeyiz dedi. Ve " bu şokta da, küresel dalgalanmalarda da etkilenmeyiz. Bakın özelleştirmeler var. Bu sene özelleştirmeye, daha fazla önem vererek devam ediyoruz. Tekel'i yakında özelleştireceğiz. İzmir Limanını 1 milyar 275 milyon dolara, Petkim'i 2 milyar 40 milyon dolara sattık. Danıştay'da neticelenmeyi bekliyoruz" diyerek de piyasaları az da olsa rahatlatmak istedi.
Sayın Unakıtan, " Özelleştirmeler, olumlu neticelendiğinde bu paralar peşin olarak kasamıza gelecek" dedikten sonra da " Halk Bankası, Telekom'un kalan hissesi özelleşecek. Otoyol ve köprüler, Milli Piyango özelleşecek. Bunlar büyük miktarlı özelleştirmeler. Enerji dağıtımlarını, hatta üretimleriyle birlikte özelleştirmeyi düşünüyoruz." sözleri ile de kamuoyuna güven verici mesajlar verdi.
Basın toplantısında, Türkiye' de kamu maliyesi ile bankaların güçlü olduğunu söylendi ama dünyadaki bu şoktan, Türkiye' nin etkilenmemesi mümkün değildir. İnsanımız, özellikle de yatırımcılar çok dikkatli olunmak zorundadır. Sayın Unakıtan'ın söylediği gibi Dolar veya Avro geliri yoksa insanımız ve özel sektör, bu parlarla borçlanmamalıdır.
Eskişehir'deki kurum/kuruluşlarımız, yapılacak yatırımlarda, Bakanın bu önerilerini dikkate alır mı bilinmez ama geçmiş yıllarda benzer gelişmeler, dikkate alınmadan yapılan yatırımlarda başarı sağlanamadı.
Nitekim Eskişehir'de, sabit kur politikasının sanayileşmede ciddi etkisi oldu. Özelliklede Eskişehir Sanayi Bölgesi'nde odaklaşan, 1970' li yıllarda, realize edilen yatımların pek çoğu, o güne kadar hükümetlerin uyguladığı "Sabit kur" ve "düşük faizli kaynak" sağlanması ve "ithal ikamesi sağlanmayan malların korunması" politikaları veri olarak alınmıştı.
Bu politikalar, bölgedeki yatırımcıya zarar verdi. Çünkü yatırımcılar hükümetlerin uyguladıkları ekonomik politikaları veri olarak alır. Nitekim 1970'li yıllarda, Eskişehir'deki ikinci kuşak sanayiciler de, böylesi bir yaklaşımla yatırımlarının fizibilitesini yapmışlardı. Ancak 1980'li yıllarda, yürürlüğe konan ekonomi-politik kararlar, geçmiş yıllardaki uygulamaları, bir geçe de değiştirdi. Yatırımlarda, kurulan dengeler bozuldu. Kur farklarının kaldırılması nedeniyle, döviz kurlarındaki artış, borçları ve yatırım kredilerinin maliyetlerini de artırmıştı. .
Sayın Unakıtan'ın, "Hesabınızı iyi yapın, döviz geliri olmayan dövizle borçlanmasın" uyarısı ve makro ekonomik gelimeler, Eskişehir'deki yatırımcılar tarafından mutlaka dikkate alınmalı, gereği de yerine getirilmelidir. Çünkü geçmişte hükümetlerin aldığı makro ekonomik kararlar, Eskişehir'deki yatırımcıları, çok zor durumda bıraktı.
